- İzmir
- 06.05.2025 21:45
Ege İhracatçı Birlikleri’nde düzenlenen “Kaliteli ve Katma Değerli Mobilya” panelinde, sektörün ihracatta rekabet gücünü artırmak için kalite, tasarım ve sürdürülebilirliğin önemi masaya yatırıldı
KEMAL ÖZKURT Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği, mobilya sektöründe ihracat birim fiyatını artırmak ve katma değerli üretimi teşvik etmek amacıyla “Kaliteli ve Katma Değerli Mobilya” başlıklı panel düzenledi. Ege İhracatçı Birlikleri’nde yapılan etkinlikte, sektörün gelişimi için kaliteli malzeme kullanımı ve özgün tasarımın önemi ele alındı. “Kaliteli Malzeme” ve “Özgün Tasarım” başlıklı iki oturumdan oluşan panele sektör temsilcileri, ihracatçılar ve tasarımcılar katıldı. Açılışta konuşan Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, Türkiye'nin sadece mobilya üretmekle sınırlı kalınırsa, küresel rekabette geri düşeceğini belirterek, "Bizi geleceğe taşıyacak olan şey; hammaddeden son ürüne kadar değer zincirinin her halkasında katma değere odaklanmaktır. Düşük hacimde yüksek gelir sağlayan bir ürün grubuna sahip olmak, Türkiye ekonomisinin dış ticaret açığını azaltacak temel taşlardan biridir" dedi.
Mobilya sektörünün, Türkiye’nin en güçlü üretim kalemlerinden biri olmasının ötesinde; istihdam yaratan, yenilik üreten ve yerli katma değeri yüksek olan stratejik bir sektör olduğunu vurgulayan Eskinazi, "Bugün burada, sadece bir üretim alanını değil, Türkiye'nin küresel ölçekte yükselen rekabet gücünü, tasarım anlayışını ve dönüşüm vizyonunu konuşmak için bir aradayız. Ancak, sadece mobilya üretmekle sınırlı kalırsak, küresel rekabette geri düşeriz. Bizi geleceğe taşıyacak olan şey; hammaddeden son ürüne kadar değer zincirinin her halkasında katma değere odaklanmaktır. Katma değerli üretim demek; tasarımın, fonksiyonun ve çevreye duyarlılığın buluşmasıyla ihracatta kilogram başına düşen geliri artırmak demektir. Düşük hacimde yüksek gelir sağlayan bir ürün grubuna sahip olmak, Türkiye ekonomisinin dış ticaret açığını azaltacak temel taşlardan biridir. Kilogram başı ihracat değerinde hedefimiz 2 dolardan 4-5 dolarlık seviyelere ulaşmaksa, bunu ancak katma değerli ürünlerle, yani işlenmiş, tasarlanmış, inovatif ürünlerle başarabiliriz. Önümüzdeki dönemde Ar- Ge, markalaşma ve sürdürülebilirlik gibi üç temel alana odaklanacağız. Güçlü üretim, sürdürülebilir ihracat, yüksek katma değerle geleceğe yürümeye devam edeceğiz" diye belirtti.
İhracattaki en büyük sorunlardan birinin de kilogram başına düşen birim fiyatının düşük olmasından kaynaklandığını belirten Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ali Fuat Gürle, "Bugün ihracatımızın en büyük sorunlarından biri kilogram başına düşen birim fiyatın düşük olması. Geçtiğimiz yıl yaklaşık 262 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Ancak kilogram başı ihracat birim fiyatımız yalnızca 1,4 dolar seviyesinde. Bu rakamı yuvarlarsak yaklaşık 1,5 dolar diyebiliriz. Türkiye geçtiğimiz yıl 175 milyon tonluk ihracat gerçekleştirdi. Bu rakam Almanya gibi ülkelerde kilogram başı 3,5 euro’ya kadar çıkıyor. Yani aynı tonajla Almanya, yaklaşık 700 milyar euro ihracat geliri elde ediyor. Bu fark, markalaşma, katma değerli üretim ve tasarım gücünden kaynaklanıyor" dedi.
Türkiye ormanlarında yeterli kaliteli ağaç bulunmadığına dikkat çekeni Sülekler Orman Ürünleri A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Murat Sülek, "Türkiye'de 184 çeşit ağaç türü bulunmaktadır. Bunlardan 14'ü endüstriyel alanda kullanılmaktadır ve genellikle iç tasarımlarda tercih edilmektedir. Ayrıca 39 çeşit geniş yapraklı endüstriyel ağaç da kullanılmaktadır. Ancak, ahşap kereste ve kaplama sektöründe, Türkiye ormanlarında maalesef yalnızca 5-6 çeşit ağaç kullanılmaktadır. Bunun çeşitli sebepleri bulunmaktadır, özellikle de ahşap kaplama sektöründe bu sınırlı çeşitlilik söz konusudur. Mobilya ve dekorasyon sektörleri için gerekli olan 1. ve 2. sınıf ağaç türlerini bulmakta zorlanıyoruz. Yerli üretimimiz, talebi karşılamakta yetersiz kalıyor. Bugün ham maddemizin sadece yüzde 5-7’sini yerli ormanlardan temin edebiliyoruz. Kalanını Afrika, Amazon ormanları ve Amerika’dan ithal ediyoruz” şeklinde konuştu.
Starwood Pazarlama Müdürü Volkan Yıldız, sektörde kaliteyle ilgili bir sorun olmadığını, asıl meselenin piyasanın alım gücüne göre şekillenen talepler olduğunu söyledi. Hem kendi firmalarının hem de rakiplerinin dünya standartlarında üretim yaptığını vurgulayan Yıldız, “Levha üretiminde bugün kalite sorunu yaşamıyoruz, sorun tüketicinin ‘daha ucuz’ arayışıyla birlikte yoğunluğu düşürülmüş, daha düşük segment ürünlerin talep edilmesinde” dedi. İç pazarda süregelen fiyat rekabetinin, üreticileri kaliteden değil, malzeme yoğunluğundan taviz vererek alt gruplar oluşturmaya ittiğini belirten Yıldız, bu durumun sektöre uzun vadede zarar verdiğine dikkat çekti. “16 yıl önce bir bölge sadece birinci kalite ürün talep ederken, bugün aynı bölge daha düşük segment ürünle yetiniyor. Oysa bu ürünler ne iç piyasada ne de ihracatta bize değer katıyor”ifadelerini kullandı.
Ahşap tasarımı ve üretimi üzerine akademik çalışmaları da bulunan Ananas Mobilya Kurucusu Çağdaş Ertürk, sektörün en büyük ihtiyacının yalnızca teknik beceri değil, düşünsel katkı sunabilen takım arkadaşları olduğunu vurguladı. Ertürk, “Biz kaliteli işçiden çok, yaptığı işe düşünsel değer katan, sorumluluk alan, inisiyatif geliştirebilen ekip arkadaşları arıyoruz” dedi. Mobilya sektöründe tasarımın hâlâ yeterince kurumsallaşmadığını dile getiren Ertürk, “Tasarımcıya ihtiyaç var ama o tasarımcıyı yönetecek sistem eksik. İşe katkı sunan kişi, kurumsal hafızanın bir parçası olur ve yenilere yolu açar” diye konuştu.