EÜ ÇEVMER iklim kriziyle mücadeleye bilimsel katkı sunuyor

Ege Üniversitesi, çevre sorunlarına odaklanarak "Yeşil Metrik Türkiye Ulusal Çalıştayı 2024"ü düzenleme kararı aldı. Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin dünya genelinde ciddi tehdit oluşturduğu bir dönemde, üniversite çevre sorunlarına yönelik bilimsel çalışmalarıyla öne çıkıyor. Ege Üniversitesi Çevre Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi (ÇEVMER), sürdürülebilir kampüs ilkesi doğrultusunda bilinçlendirme faaliyetlerinin yanı sıra bilimsel projeleri de hayata geçiriyor. Üniversite, çevre temalı ulusal ve uluslararası bilimsel etkinliklere liderlik ederken, bu yıl "Yeşil Metrik Türkiye Ulusal Çalıştayı 2024"ü düzenleyerek çevre konusundaki duyarlılığı artırmayı hedefliyor.


  • Oluşturulma Tarihi : 18.03.2024 11:45
  • Güncelleme Tarihi : 18.03.2024 08:45
  • Kaynak : BÜLTEN
EÜ ÇEVMER iklim kriziyle mücadeleye bilimsel katkı sunuyor haberinin görseli

Ege Üniversitesi Çevre Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi Araştırma Görevlisi Dr. Tuğçe Kalkan Dağlıoğlu, dünya genelindeki iklim değişikliğiyle ilgili endişeleri dile getirdi. Dr. Dağlıoğlu, bilim insanlarının '2°C' sıcaklık artışı sınırını belirlediğini ve bunun için atmosferik karbon emisyonunun 450 ppm seviyesinde sabitlenmesi gerektiğini belirtti. Ancak, Şubat 2024 verilerine göre bu seviyenin 424.55 olduğunu ifade etti. Dr. Dağlıoğlu, 2023 yılının insan faaliyetlerinin neden olduğu iklim değişikliğinin yol açtığı en sıcak yıl olduğunu da vurguladı.

DAĞLIOĞLU

AŞIRI İKLİM OLAYLARINI YAŞAMAYA BAŞLADIK

İklim kırılganlığı ve halk sağlığıyla ilgili uyarılarda bulunan Araştırma Görevlisi Dr. Dağlıoğlu, ülkemizin iklim kriziyle ilgili olarak tarım, ormancılık, balıkçılık ve aşırı sıcak gün sayısında artış gibi birçok alanda yüksek düzeyde kırılganlık yaşadığını belirtti. Dr. Dağlıoğlu, özellikle çiftçilerin kuraklık nedeniyle düşen verimlerle karşı karşıya kaldığını ve bu durumun ciddiyetini ilk olarak onların yaşadığını ifade etti. Ayrıca, ani yağışlar veya orman yangınları gibi aşırı iklim olaylarının da yaşandığını vurguladı. Bu durumun, su krizleri, gıda sorunları, biyoçeşitlilik kaybı ve halk sağlığı açısından zor günleri beraberinde getirdiğini sözlerine ekledi.

İklim krizi ve çevre kirliliği ile ilgili önemli uyarılarda bulunan Dağlıoğlu,” “İnsanlık, geçmişten günümüze dek büyük değişimlerden geçti. Geldiğimiz noktada ise artık yapay zekâdan söz edebiliyoruz. Çevreyi kirleten etkiler 3 faktöre dayanıyor. Bunlardan birisi popülasyon; yani nüfusumuz. İkincisi her bir insan tarafından kullanılan kaynak sayısı ve her bir kaynak kullanımı için oluşan etki. Bunlardan herhangi birisi arttığında çevre kirliliği de orantılı bir şekilde artıyor. Ayrıca, doğanın, kendini yenileme gücünün çokça üstünde doğayı kirlettik. Su kaynaklarını bilinçsiz kullandık, hala fosil yakıtlara bağımlıyız. Ormanları yine kendini yenileme gücünü kullanmasına izin vermeden yıkıp biçtik. Sonuç olarak; insan bu kibrinden vazgeçip doğanın bir parçası olduğunu kabul etmedikçe sorunun ana kaynağı yine bu şekilde kalacak diye düşünüyorum” dedi.

ÇEVRE

TEMİZ SU, TEMİZ HAVA, GÜVENİLİR GIDA

Araştırma Görevlisi Dr. Tuğçe Kalkan Dağlıoğlu, iklim krizine karşı bireysel önlemlerin önemine değindi. Sürdürülebilirliğin bu mücadelede kritik bir rol oynadığını vurgulayan Dr. Dağlıoğlu, “İklim krizi ile mücadelede yapmamız gerekenlerden biri, popüler bir kavram olan sürdürülebilirlikte yatıyor. İlk kez 1987 yılından Brundlandt Raporu’nda duyduğumuz bu kavram, bize gelecekteki insanların da bu dünyada yaşama haklarının olduğunu ve bizim onlara, temiz su, temiz hava ve güvenilir gıda, bırakmak zorunda olduğumuzu söylüyor. Bunu sağlamamız için de yenilenebilir enerji kaynakları kullanarak sera gazı salınımını azaltmamız gerekmektedir. Bununla beraber, gıda israfı yapmayacağız, suyu hasat edip ve arıtıp yeniden kullanacağız, atıkları kaynak yapıp döngüsel ekonomiye katılmasını sağlayacağız” dedi.

ÇEVRE

SÜRDÜRÜLEBİLİR KAMPÜS HEDEFİ

Araştırma Görevlisi Dr. Tuğçe Kalkan Dağlıoğlu, merkezin üniversitenin stratejik hedeflerine uygun olarak "Sürdürülebilir Kampüs" olma hedefi doğrultusunda çalışmalarını yürüttüğünü belirtti. Üniversitelerin toplumu şekillendirdiğini ve çevre, atık ve sürdürülebilirlik kavramlarına hakim bireyler yetiştirdiğini vurgulayan Dr. Dağlıoğlu, ÇEVMER olarak öğrencilerde farkındalık oluşturmayı amaçladıklarını dile getirdi. Ayrıca, Greenmetric-Dünya Yeşil Üniversiteler sıralamasında ilk 100'e girmenin mutluluğunu yaşadıklarını ve bu yıl Rektör Prof. Dr. Necdet Budak'ın destekleriyle Greenmetric Ulusal Çalıştayı'na ev sahipliği yapacak olmanın heyecanını taşıdıklarını belirtti. Sıfır Atık Projesi kapsamında farkındalık çalışmaları gerçekleştirdiklerini ve personel ile öğrencileri eğittiklerini ifade eden Dr. Dağlıoğlu, aynı zamanda Karbon Ayak İzi konusunda iki adet 1001 proje üzerinde çalıştıklarını aktardı. Ege Üniversitesi'nin çevresel etkisini en aza indirme hedefiyle hareket ettiklerini belirterek, çevresel baskıları azaltmayı amaçladıklarını söyledi.

Yazarımız Kim ?

BÜLTEN