Annesinin gözyaşları kamu davasını kazandırdı

Türkiye’nin ilk büyük Yeşil Dönüşüm Projesi olarak nitelendirilen ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer tarafından “Şehrin Kaderine Yön Verecek Proje” olarak açıklanan Botanik EXPO 2026 Yeşildere bölgesinde mağduriyetlere yol açıyor.


  • Oluşturulma Tarihi : 19.01.2023 06:07
  • Güncelleme Tarihi : 19.01.2023 11:56
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Annesinin gözyaşları kamu davasını kazandırdı haberinin görseli

BURCU YANAR/ÖZEL HABER

İzmir’de Meclis’ten tartışmalarla geçirilen EXPO 2026 planları önceki yıllarda da davalık olmuştu. Kamulaştırma işlemlerinin başlandığı Konak Yeşildere - Lale Mahallesi bölgesinde bazı hak sahiplerinin uzlaşıya yanaşmamasının ardından Büyükşehir Belediyesi dava açmıştı. Haklarında dava açılan vatandaşlardan biri olan Ö.Ş. yargıya taşıdığı konu hakkında yürütmeyi durdurma kararı alabilen ilk isim oldu. Davalık olan EXPO 2026 olanları hakkında yaşadığı süreci aktaran Ö.Ş. Yeşildere’de bin 300 tane hanenin mağduriyet yaşadığına dikkat çekti. Kamulaştırma adı altında belediyenin kendilerini uzlaşmaya davet ettiğini belirten Ö.Ş. “Bizi üç kuruşa sokağa atmaya çalışıyorlar. Bizim sadece evimizi değil yaşantımızı elimizden almaya çalışıyorlar. Benim 122 metrekare 3 katlı bir evim var. Belediyenin uzlaşmada bana teklif ettiği parayla ben şu anki koşullara göre iki oda bile satın alamam. Benim gibi bu konudan mağdur yüzlerce insan var. Bizleri kimse dinlemiyor. Başkan Tunç Soyer sadece mahalle muhtarlarıyla görüşüyor ve biz ne konuştuklarını bilmiyoruz. Bize aktarılan kısımda kimsenin hakkının yenmeyeceği ve kimsenin gözyaşları ile bir proje inşa edilemeyeceği söylendi” dedi.

YÜRÜTMEYİ DURDURMA KARARI

Bilirkişi heyetinin evi incelemeye geldiği sırada 84 yaşındaki annesinin strese bağlı olarak damar tıkanıklığı yaşadığını ve sancılı bir süreç geçirdiklerini de aktaran mağdur Ö.Ş., “Bizim bu acılarımıza nasıl cevap verecekler. Bu olaydan sonra ilk davayı ben açtım. Hatta herkes kamuya karşı dava kazanamayacağımızı söyledi. Annemin gözyaşları ve çektiği acılar ve çevremizdeki insanların yaşadıkları beni bu yola itti. Açılan dava sonucunda adalet bizden yana tecelli etti ve belediyenin yetkisi olmadığı halde hukuksuzca kamulaştırmaya girmesine 6. İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı verdi. İzmir Büyükşehir Belediyesi buna itiraz etti ve itiraz bölge idare mahkemesinden geri döndü. Bunun neticesinde mahkemelerce verilen karar Büyükşehir’in hukuksuz, adaletsiz bir şekilde kamulaştırmaya girdiği oldu. İlk etabı kazandık. Bu konuda İzmir’deki siyasi partilerin il başkanlarının da bu davada yanımızda yer almasını istiyorum” açıklamasında bulundu.

“TESPİT EDİLEN DEĞER HATALI”

Yürütmeyi durdurma kararının nasıl alındığını aktaran Avukat Arzu Kütük Aydın ise hukuki süreç hakkında şu bilgileri verdi: “Belediye tarafından kendilerine kamulaştırma dilekçesi iletilen müvekkillim 12. Asliye Hukuk’ta kendilerine ait olan üç katlı evin kamulaştırılması kararı verildiğini ve kendilerinin uzlaşmaya çağrıldığını uzlaşma bedeli olarak verilen bedeli de kabul etmediklerinden dolayı kamulaştırma bedelinin tespiti ve tapu iptali tescili davası açıldığını söyleyerek dava dilekçesi ile birlikte bize geldiler. Süresi içinde geldiler ve biz süresi içinde verilen birim değeri olarak tespit edilen değerin yeterli olmadığını gerekli hesaplama yöntemleriyle tespit ettik.”

3 katlı bir eve belediye tarafından teklif edilen tutarın 1 milyon 150 bin gibi bir rakam olduğunu ifade eden Aydın, “Bu bedelin birim değeri üzerinden yapılan hesaplamalarının eksik ve hatalı olduğunu belirterek bir cevap dilekçesi yazdık. Arkasından da 30 günlük süre içinde kamulaştırmanın iptali davası açma hakkımız vardı. Biz dilekçemizi verirken aynı zamanda kamulaştırmanın da iptalini istedik. İzmir 6. İdare Mahkemesine davamızı açmış bulunduk” dedi.

NİHAİ KARAR VERİLMİŞ DEĞİL

Avukat Aydın, “Şu an kamulaştırmanın iptali davasını açtığımız kısımda tedbiren yürütmenin durdurulması kararı alınmış durumda” diyerek sözlerine şu şekilde devam etti: “ Dava sonuna kadar geçecek olan sürede kamulaştırma işlemi durdurulmuş durumda fakat bu henüz nihai karar değil. Ama bu da bizim için çok büyük bir aşama. Çünkü oradaki kamulaştırma işlemi tamamen durduğu için Asliye Hukuk’ta açılan davada bu durum bekletici mesele olarak gösteriliyor.”

KAMULAŞTIRMA MEVZUATI HUKUKA AYKIRI

Türkiye’deki kamulaştırma mevzuatının temelden hukuka aykırı olduğuna da dikkat çeken Avukat Aydın, “Bundan 20-30 yıl önce çok daha kötü durumdaydı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) sayesinde Türkiye biraz daha durumunu düzeltti ama yine de yeterli değil. Bu Türkiye’nin kronik bir sorunudur. Mülkiyet hakkının korunmasının esas olması gerekiyor. Bu anayasal bir haktır. Burada birçok kişi zarara uğrayacaktır” ifadelerine yer verdi.

PROJENİN BÜTÜNÜNÜ ETKİYEBİLİR

Projenin bir bütün olarak düşünüldüğünde alınacak olan kamulaştırmanın iptali kararlarının ilerleyen zamanlarda projenin bütününü de etkileyebileceğini söyleyen Avukat Aydın, “Bir kişinin davası herkesi etkilemez ancak bir kişide bile yürütmeyi durdurma kararı çıktığında proje durmuş olur” ifadelerini kullandı. Konuyla ilgili İzmir Büyükşehir Belediyesi yetkililerinden açıklama bekleniyor.