İzmir’de kent merkezindeki binalar dönüşüm bekliyor

SEMİ TEKTAŞ / İzmir Büyükşehir Belediyesi ile TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi'nin ortaklaşa düzenlediği Deprem ve Yapı Bilimleri Günleri Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen panel ile devam ediyor. Kentin depreme hazırlanması, yapı stokunun denetlenmesi ve değiştirilmesi konu başlıkları masaya yatırılarak çözüm önerileri aranıyor. Birçok üniversiteden akademisyenler de katılım göstererek İzmir'de olası depreme hazırlık konusunda katkı sundu. Çalışmalar, İzmir Büyükşehir Belediyesi Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanı Eylem Ulutaş Ayatar'ın Deprem Hazırlık ve İzmir Dirençlilik Çalışmaları panelinde yaptığı konuşma ile devam etti. Ulutaş Ayatar yaptığı konuşmasında, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin deprem alanında yaptığı çalışmalar hakkında bilgi verdi. Ulutaş Ayatar, Karşıyaka için bir Deprem Master Planı hazırlayacaklarını duyurdu.

“NEREDE OLDUĞUMUZU GÖRMEK İSTİYORUZ”

Ulutaş Ayatar, “İzmir Deprem Master Planı temelleri 1996 yılında başlayan bir çalışma. Birleşmiş Milletler’in çağrısıyla başladı. 58 kent arasından 9 kent seçildi. Bunlardan biride İzmir idi. O dönem birçok üniversite bu çalışmayı beraber yapabilir miyiz diye sormaya geliyorlar. 1999 yılında Deprem Master Planı hazırlanıyor. Bu plan o dönemin şartlarına göre hazırlanıyor. Biz bu master planının yenilenmesini istiyoruz. Amaç depremin etkilerini saptamak ve buna göre çözümler üretmek. 2009 yılında İzmir Valiliği’nin çağrısıyla bir değerlendirme toplantısı yapılıyor. Master planında ismi geçen kuruluşlardan ne yaptıklarına dair bir çalışma yapmaları ve sunum yapmaları isteniyor.  Bizlerde yapılan çalışmaları görmek, nerede olduğumuzu görmek istiyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

“KENT MERKEZ STOĞUNUN YENİLENMESİ GEREKİYOR”

İzmir’de deprem konusunda en riskli yerlerden biri olan Karşıyaka’da Deprem Master Planı hazırladıklarını ifade eden Ulutaş Ayatar, “İzmir’de 950 bin yapı stokumuz bulunuyor. Kent merkezinde 360 bin yapı stokumuz var. Ve İzmir nüfusunun yüzde 70’i kent merkezinde yaşıyor. Dolayısıyla kent merkezine öncelik verip buna göre bir çalışma yapmamız şart. 11 merkez ilçedeki yapı stokumuza baktığımızda da yüzde 40’ı ile ilgili güvenli veri bulamıyoruz, sadece yüzde 11’lik kısımda güvenli veriye ulaşım sağlayabiliyoruz.  Özellikle 2000’li yıllar afet risk azaltma algısının dünyada oluşmaya başladığı yıllar oldu. Son 20 yılda dünya çapında yaşanan afetlerde çarpıcı bir biçimde artış kaydedilmiş olması insani açıdan küresel ölçekte ağır etkilerin sebebi olurken öğrendik ki afet öncesi yapmamız gereken çalışmalar afet sonrası yapılanlardan daha kıymetli. Bir diğer gerçekte büyük depremler sonrası hayatta kalanların yaşadıkları sorunlar. 6 Şubat depremi sonrası bölgede yaşayan, deprem bölgesinde yaşayan yurttaşlarımızın karşı karşıya kaldığı zorluklar hepimiz şahidiz. İşte bu yüzden bugün yapacaklarımız çok önemli. Bu yüzden risk azaltma çalışmaları kıymetli ve hayati. Bilim ve tekniğin toplumsal fayda için kullanılmasının belirleyici olduğunu biliyoruz. Bu bakış açısıyla bilime olan inancımızla burada yapılan her konuşmaya dikkat edeceğiz. Bornova’da yürüttüğümüz mikro bölgelerdeki çalışmalar devam ederken çok yakın zamanda Karşıyaka da ilçemizde de çalışmalarımızı başlatacağız. İzmir Deprem Master Planı'nın hazırlığı içerisinde olduğumuzu da ifade etmek isterim” diye konuştu.

HABER MERKEZİ