Kaçak kömür, asbest, hava kirliliği...Kış zorlu geçecek

Artan doğalgaz faturaları, ekonomik sıkıntılar sebebiyle kullanılan kömür sobaları ve kentsel dönüşümde ortaya çıkan asbest sorunu yaşanacak olan hava kirliliği tablosunu gözler önüne sererken bu kış da nefes almak zorlaşacak


  • Oluşturulma Tarihi : 08.12.2023 08:45
  • Güncelleme Tarihi : 08.12.2023 05:45
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Kaçak kömür, asbest, hava kirliliği...Kış zorlu geçecek

YAREN GÜZELKAN-ÖZEL HABER

Havaların soğumasıyla birlikte ısınma en büyük ihtiyaçlarımız arasında. Yaşanan ekonomik sıkıntılar doğalgaz kullanımını sekteye uğratıp kömür sobalarını yeniden popüler hale gelmesine sebebiyet verdi. Kentsel dönüşümde yaşanan ihmalkarlıklarla binalardaki asbest ve tozlar, rahatça soluyamayacağımız bir havayı işaret ediyor. Asbest, kaçak kömür, hava kirliliği gibi nedenler ileride ciddi halk sağlığı sorunlarının fitilini de ateşleyebilir. Çevre Yüksek Mühendisi Helil Kınay, konuyla ilgili konuştu. Kınay, “Ekonomideki sorunlar ile birlikte ağırlaşan yükümüz yaşam kalitemizdeki değişiklikleri de hızlandırıyor. Ekonomik maliyetler artarken, maliyet azaltabilmek için katı yakıta dönüş ile birlikte kirlilik ve yaşamsal maliyetlerimiz de artacaktır” dedi.

KÜKÜRT YÜZDE 2 OLMAMALI

İzmir Kömürcüler Odası Koordinatörü Mustafa Düzyol, bu yıl kömürün kilogramının 6 bin 500 TL’den satıldığını ve kaçak kömür kullanımında artış yaşanacağını söyledi. Düzyol, “Zaten şu anda kaçak olmayan kömür bulmak zor. Niye derseniz devlet kendisinde olan kaliteli kömürleri gidip özelleştirme adı altında birilerine peşkeş çekti. Onlar da kömürlerin fiyatlarını ikiye katladı. Devletin elinde olan kömürler daha kaliteliydi. Bu sefer özel sektöre kömürü vermiyorlar” dedi.

Kaçak kömürün hava kirliliğine etkisini de değerlendiren Düzyol, “Bizim sıkıntımız hava kirliliği. Kaçak kömürler hava kirliliğini daha çok artırıyor. Karbondioksit salınımı olduğu için ciddi bir hava kirliliği oluyor. Biz bu yüzden kaliteli kömür olsun diye mücadele ediyoruz. İzmir’de daha önceki zamanlarda kükürt yüzde 1 oranında olan kömürlerin satılmasına izin veriliyordu. Şimdi ise yüzde 2 oranında kükürtlü kömür kullanılıyor. Yüzde 1 ile yüzde 2 oranındaki fark hava kirliliği işte. Yüzde 2 olunca hava kirliliği yaratıyor. Solunum yetmezliği, akciğer rahatsızlıkları boy gösterecek. Soba kullanımı artacak ama kömürde kalitesizlik mevcut” şeklinde konuştu.

ÇEVRE VE HALK SAĞLIĞI SORUNU

Uygun koşullarda kentsel dönüşüm çalışmaları sağlanmadığı için halk sağlığını tehdit edici sorunlarla karşılaşılması konusunu değerlendiren Çevre Yüksek Mühendisi Helil Kınay, “Değerlendirmelerde yapılan eksik ve yanlış uygulamalar kentte sağlıklı yaşam koşullarından uzaklaştırıyor. Kentlerimizde yapılaşma süreci kentsel dönüşüm uygulamaları, deprem sonrası yürütülen çalışmalar sokaklarımızın, evlerimizin yakınındaki inşaat alanları yaşamamızın gerçeğini ortaya koyuyor. Bina yıkım faaliyetleri kapsamında atık yönetimi, iş sağlığı ve çevre sağlığı süreçlerinin doğru yönetilmesi gerekiyor. Binalarda kullanılan malzemelerden kaynaklı tehlikeli ve diğer atıklar, yıkım sırasında oluşan toz içeriğinde yer alan kirleticiler bölgedeki insanlarımız için sağlık riski oluşturabiliyor. Özellikle yaşı eski olan binalarda, yer ve tavan kaplamaları, yalıtım amaçlı püskürtme kaplamalar, ara duvarlar, yangına dayanıklı yalıtım panelleri, kazanlar, kaloriferler, yalıtım ceketleri, asbestli çimentodan imal edilmiş ürünler, conta elemanları, kağıt ürünler, yangın battaniyeleri, pis su boruları, eternit levhalar, ve derzler gibi alanlarda yalıtım malzemesi olarak kullanılmış olan asbest en önemli sorunlardan bir tanesi. Asbest ve diğer tehlikeli atıkları içeren moloz ve atıkların temizlenmesi, inşaat sahasındaki asbest ya da asbest katkısı içeren ürünlerin taşınması, yüklenmesi, yerleştirilmesi, depolanması, kontrolü ve toparlanması işlemleri süreçlerinde çalışanların ve bölgede yaşayanların asbeste maruz kalma riski var. Eski binaların yapımında kullanılan malzemeler arasında yer alan asbestin, binaların yıkımı safhasında ayrıştırılması ve bertaraf ile ilgili oluşabilecek çevresel risklerin doğru yönetilmesi gerekiyor. Bu sürecin özel yöntemlerle, çalışanlar için kullanılacak özel ekipmanlarla çevre ve insan sağlığına zarar vermeyecek şekilde önlemlerinin alınarak gerçekleştirilmesi, oluşan atıkların tekniğine uygun olarak bertaraf edilmesi gerekiyor. Asbest yönetimi ve sürecini toplumsal boyutu, ekonomisi, sağlık etkileri ve planlaması ile yönetmek. Ancak yapılan uygulamalara baktığımızda ne yazık ki bu süreçlerin doğru yönetilmediğini görüyoruz. Planlama, uygulama ve kamusal denetimin yetersiz olduğu noktalarda çevre ve halk sağlığı sorunu da büyüyerek devam ediyor” dedi.

hava kirliliği

BEDELİNİ TOPLUM ÖDÜYOR

Kömür sobası kullanımının artması ve asbeste bağlı yaşanabilecek hava kirliliğinin insanlar üzerindeki etkisini değerlendiren Kınay, “Kentlerimizde plansız yapılaşma, yeşil alanların yok olması, bu süreçlerle birlikte hava hareketini sağlayacak hava koridorlarının ortadan kalkması, sosyoekonomik faktörlere de bağlı olan kalitesiz yakıt kullanımı, kent içerisindeki ve çevresindeki sanayi tesisleri, taş ocakları vb. faktörler, İzmir’de özellikle Aliağa bölgesindeki kirletici vasfı yüksek tesisler kentin hava kalitesini de olumsuz etkilemektedir. Tüm kentlerimizde hava kirliliği problemi büyük boyutta. Hava kalitesi yönetimi ve iyileştirilmesine ilişkin planlamalarda özellikle kömür kullanımı kaynaklı kirlilik etkisine karşın doğal gaz kullanımının teşvik edilmesi, doğal gaz kullanımındaki artış hava kalitesinin iyileşmesindeki en önemli faktörlerden birisi olarak gösteriliyordu. Bu genel değerlendirmeye baktığımızda oluşan iyimser tablo, uygulamaya döndüğümüzde farklı yüzü ile karşımıza çıkıyor. Kentsel ısıtmada ve sanayide doğal gaz kullanımı ile birlikte verilerde sağlanan iyileşmeler ekonomi, doğal gaz fiyatlarındaki artış ile birlikte konutlarda yeniden kömür kullanımına dönüş süreci, doğal gaz kullanan sanayi tesislerinde de yeni talepleri ortaya koydu. Diğer taraftan kentte özellikle kış ayları ile birlikte sosyoekonomik yapıya bağlı olarak ekonomik sorunlar kullanılan yakıtın niteliğini düşürürken, hava kirliliğini de etkileyen faktörlerden birisi olarak karşımıza çıkıyor. Isınma ihtiyacını karşılamak zorunda olan insanlarımız doğal gaz ya da kaliteli kömüre ulaşma şansı olmadığı için yakmak için kullandığı malzemeler sağlık riski oluşturuyor. Konutlar ve sanayi tesislerinde doğal gaz fiyatlarındaki artış nedeni ile kömüre dönüş süreci hava kalitesi dolayısı ile çevre ve halk sağlığı sorunlarını da büyütecek. Ekonomideki sorunlar ile birlikte ağırlaşan yükümüz yaşam kalitemizdeki değişiklikleri de hızlandırıyor. Ekonomik maliyetler artarken, maliyet azaltabilmek için katı yakıta dönüş ile birlikte kirlilik ve yaşamsal maliyetlerimiz de artacaktır. Ekonomik sorunları yaratan biz değiliz ama çevresel ve yaşam boyutu ile bugünden yarına bedelini ödeyen yine toplum ve ekolojik yaşam oluyor. İnsana ve diğer canlılara dokunmayan hiçbir çözüm sağlıklı değil” ifadelerini kullandı.

DOĞADAN YANA ÇÖZÜMLER

Bornova Belediye Başkan Aday Adayı da olan Helil Kınay, Bornova Belediye Başkanı olduğunda ise çevre ile ilgili yapacağı çalışmalardan bahsetti. Kınay, “Bornova’ya baktığımızda da kentlere dair sorunların, sözlerimizin yansımalarını görüyoruz. Bornova İzmir’in en önemli bölgesi, ana ulaşım aksı. Kentin kent, köy ilişkisi, üniversite, sanayi, tarım, taş ocakları, yapılaşma süreçleri ile birlikte tüm bileşenleri ile birlikte değerlendirilmesi ve yönetilmesi gerekiyor. Ben de uzun yıllardır mesleki uzmanlığım, yaptığımız çalışmalar, değerlendirmeler ile Bornova için söylediğimiz sözleri, çalışmaları hayata geçirmek istiyorum. Kentin planlama sürecinden başlayarak tüm kararlarında yaşam kalitesini öne çıkaran süreçleri yürüyeceğiz. Hayat kalitesini iyileştirmek için kente dair planlamaları iyileştirecek, kentin nefes alanlarını geliştirerek yaşam kalitemizi yükselteceğiz. Bornova Belediyesi teknik ekibi ve kadroları ile görev yetki alanımızda kamusal denetimi etkin gerçekleştirecek, Merkezi idarenin yetki ve sorumluluklarının da takipçisi olacağız. Bilim ve mühendislik çözümlerimizi Bornova’da her mahallesinde, köyünde yaşayan hemşerilerimiz ile birlikte gerçekleştireceğiz. Sözümüzü paylaşacak, sadece insan odaklı değil, doğadan yana ürettiğimiz çözümleri hep birlikte hayata geçireceğiz” dedi.

HABER MERKEZİ

Yazarımız Kim ?

HABER MERKEZİ