Kimyasal yönetiminde yeni yol haritası İzmir’de sektör temsilcileri ile paylaşıldı

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile EBSO iş birliğinde İzmir’de düzenlenen toplantıda, kimyasalların yönetiminde uygulanacak yükümlülükler ve AB uyum çalışmaları kapsamlı biçimde ele alındı.

  • Oluşturulma Tarihi :
  • Güncelleme Tarihi :
  • Kaynak : BERKAY ERDEN
Kimyasal yönetiminde yeni yol haritası İzmir’de sektör temsilcileri ile paylaşıldı haberinin görseli

Türkiye’de kimyasal yönetimi mevzuatının Avrupa Birliği standartlarıyla uyumlaştırılması sürecinde kritik bir adım niteliği taşıyan “Kimyasallar Yönetimi Eğitim ve Bilgilendirme Toplantısı”, T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Kimyasallar Yönetimi Dairesi Başkanlığı iş birliğinde Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) tarafından İzQ İnovasyon Merkezi’nde gerçekleştirildi. Sanayi temsilcilerinin yoğun ilgi gösterdiği toplantıda, 23 Haziran 2017’de yayımlanan yönetmelik ile 5 Ağustos 2025’te duyurulan uygulamaya ilişkin usul ve esaslar kapsamlı şekilde ele alındı. Kimyasalların üretimden bertarafa uzanan süreçlerinde insan sağlığı ve çevreyi korumaya yönelik yükümlülükler, güncel mevzuat değişiklikleri ve uygulama detayları uzmanlar tarafından katılımcılara aktarıldı.

TEMEL: TEDBİRLER YALNIZCA MEVZUAT SORUMLULUĞI DEĞİL

Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren EBSO Yönetim Kurulu Üyesi Cüneyd Temel, kimyasalların yönetiminin sanayinin sürdürülebilirliği konusunda önemine değindi. Alınması gereken tedbirlerin yalnızca mevzuattan ibaret olmadığını belirten Temel, “Sanayimizin sürdürülebilirliği, rekabet gücünün artırılması, çevresel sürdürülebilirliğin güçlendirilmesi ve insan sağlığının korunması açısından kimyasalların güvenli yönetimi bugün her zamankinden daha kritik bir konudur. Bu nedenle ülkemizde kimyasallar yönetiminin Avrupa Birliği mevzuatıyla uyumlaştırılmasına yönelik çalışmaların Bakanlığımız tarafından sağlıklı biçimde yürütülmesini son derece değerli buluyoruz. Kimyasalların üretiminden bertarafına kadar tüm yaşam döngüsünde gerekli tedbirlerin alınması yalnızca bir mevzuat sorumluluğu değil, aynı zamanda sanayicinin sorumluluğu, toplum sağlığının güvencesi ve uluslararası ticarette uyumun anahtarıdır. Bilindiği üzere, Kimyasalların Kaydı, Değerlendirilmesi, İzni ve Kısıtlanması Yönetmeliği 23 Haziran 2017’de uygulamaya girmiş; usul ve esaslar ise 5 Ağustos 2025’te yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. EBSO olarak bu yönetmelik kapsamında Bakanlığımızın ilgili birimlerini geçmişte de birçok kez Odamızda ağırladık. Mevzuatın zaman içinde ihtiyaçlara göre güncellenmesi ise doğal bir süreçtir. Bugünkü toplantımızda Türkiye’de imal edilen ve ithal edilen kimyasalların envanteri; kimyasalların zararlılık esaslarına göre sınıflandırılması, etiketlenmesi ve ambalajlama kriterleri; riskleri kontrol edilemeyen kimyasalların kısıtlanması ve yasaklanması; KOK içeren kimyasalların ve atıkların OSB’lerde yönetimi; PIC bildirim süreci ve kimyasal ihracatında uyum gibi sektörümüzü yakından ilgilendiren konuları kapsamlı şekilde ele alacağız. Bu içeriklerin yalnızca mevzuat aktarımı olarak kalmayıp sanayicinin sahadaki uygulamalarını kolaylaştıracak, uyum sürecini hızlandıracak bilgiler sunacağına inanıyoruz. Bu toplantının gerçekleştirilmesine destek veren Bakanlığımıza ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğine teşekkür ediyorum. Türk kimya sanayisinin ülkemiz ekonomisindeki stratejik önemi dikkate alındığında, buradan çıkacak sonuçların tüm paydaşlarımız için son derece faydalı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.

SAĞLIKLI BİR GELECEK İÇİN HERKES SÜRECE KATKI SAĞLAMALI

Toplantının ikinci açılış konuşmasını yapan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Çevre Genel Müdürlüğü Kimyasalların Risk Değerlendirmesi ve Kontrolü Şube Müdürü Muhsine Mısırlıoğlu, kimyasalların doğru yönetilmesinin insan ve çevre sağlığı açısından önemine vurgu yaptı. Kimyasallar alanında faaliyet gösteren tüm sektör temsilcilerinin mevzuatı eksiksiz uygulaması gerektiğini belirten Mısırlıoğlu,  “Öncelikle bilindiği üzere, Bakanlığımız Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü’nün çalışma konularından biri olan kimyasallar yönetimi; insan sağlığının ve çevrenin kimyasalların olumsuz etkilerinden korunmasını, sanayicilerin kimyasal maddeleri insan sağlığına ve çevreye zarar vermeyecek şekilde üretmesini, ithal etmesini veya piyasaya arz etmesini hedefleyen bir süreçtir. Ülkemizde kimyasalların yönetiminin Avrupa Birliği mevzuatıyla uyumlaştırılması ve mevzuat güncelleme çalışmaları, Bakanlığımız tarafından ilgili yönetmelikler kapsamında yürütülmektedir. Kimyasallar modern yaşamın vazgeçilmez bir parçasıdır. Bilim, teknoloji ve sanayideki gelişmeler insan hayatını kolaylaştırmakta; kimyasalların etkin ve verimli şekilde kullanılması ise başta ekonomi olmak üzere sağlık, tarım, çalışma hayatı, savunma ve eğitim gibi pek çok alanda kalkınmanın anahtarını oluşturmaktadır. Ancak bu kimyasalların insan sağlığı ve çevre üzerindeki olumsuz etkilerinin kontrol altına alınabilmesi, etkin bir şekilde yönetilmelerine bağlıdır. Kimyasallar üretim aşamasından bertaraf aşamasına kadar geçen süreçte gerekli tedbirler alınmadığı takdirde, sahip oldukları zararlı özelliklere bağlı olarak çevre ve insan sağlığı üzerinde kısa veya uzun vadede geri dönüşü mümkün olmayan etkiler yaratmaktadır. Bu etkilerin giderilmesi için yapılması gereken harcamalar da oldukça maliyetlidir. Bilindiği üzere kimyasalların yönetimi; kimyasalların tüm yaşam döngüsünü, yani üretim, depolama, taşıma, kullanım ve bertaraf süreçlerini kapsayan ve riskleri minimize etmeyi hedefleyen kapsamlı bir yaklaşımdır. Amaç, kimyasalların çevreye ve insan sağlığına zarar vermeden güvenli bir şekilde yönetilmesini sağlamaktır. Ülkemizde kimyasalların sağlıklı bir şekilde yönetilmesi için en önemli unsurlardan biri, sektörlerin kimyasalları güvenli kullanması, gerekli güvenlik tedbirlerini alması ve kullanım şartlarını sağlamasıdır. Bu hem ülkemiz hem de çevremiz ve insan sağlığı için zorunluluktur. Bu nedenle kimyasallar alanında faaliyet gösteren tüm sektörlerin, kimyasallar mevzuatı çerçevesinde gereken iş ve işlemleri eksiksiz yerine getirmesi büyük önem taşımaktadır. Sağlıklı bir gelecek için hepimizin bu sürece katkı sağlaması gerekmektedir. Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü Kimyasallar Yönetimi Daire Başkanlığı olarak, ülkemizde kimyasallar yönetimine ilişkin mevzuatın sürdürülebilirliğini sağlamak ve kimyasalların kontrolünü etkin biçimde yürütmek amacıyla bugün burada toplanmış bulunmaktayız” dedi.

İZMİR’DE YAŞAYAN HERKES TEMİZ ÇEVREYİ HAK EDİYOR

Toplantının açılışında bir sunum gerçekleştiren Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Çevre Genel Müdürlüğü Kimyasalların Kaydı ve Sınıflandırılması Şube Müdürlüğü Uzmanı Ferat Güren, İzmir’in sanayisi ve yaşam kalitesi ile öne çıktığını söyledi. Kimyasalların doğru sınıflandırma yapılmazsa ortaya riskler çıkabildiğini belirten Gülen, “İzmir, hem sanayisi hem de yaşam kalitesiyle önemli bir şehir. Bu şehirde yaşayanların temiz bir çevrede, sağlıklı bir ortamda yaşama hakkı var. Kimyasalların yönetimi de tam bu nedenle büyük önem taşıyor. Kimyasallar hayatımızın her alanında; temizlik ürünlerinden gıdaya, elektronik eşyalardan ilaçlara kadar modern yaşamın temelini oluşturuyor. Ancak doğru sınıflandırma, etiketleme ve ambalajlama yapılmadığında hem insan sağlığı hem çevre hem de yangın gibi riskler ortaya çıkabiliyor. Doğru yönetim ise güvenli kullanımın anahtarıdır. Bizler bakanlık olarak, kimyasalların doğru şekilde yönetilmesiyle hem çevreyi korumayı hem de sanayimizin uluslararası rekabet gücünü artırmayı hedefliyoruz. İzmir’de yaşayan herkesin daha temiz bir çevrede yaşama hakkı olduğunu hatırlatarak, bu sürece katkı sunan tüm paydaşlara teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Açılış konuşmalarının ardından Temel tarafından Mısırlıoğlu ve Güren’e plaketler takdim edilirken, toplantı yapılan çeşitli sunumlar ile katılımcıların bilgilendirmesi ile devam etti. 

Kaynak : BERKAY ERDEN

Okumaya Devam Et

Aşağı kaydırmaya devam edebilir veya ilgi alanınıza göre seçim yapabilirsiniz.