Sayfa Yükleniyor...
Özel kurumlarda çalışan öğretmenler, öğretmenlik meslek sigortasından değil başka meslek gruplarından sigortalı gösteriliyor. Eğitimciler, 26 Mayıs’ta tekrar eylem yapmaya hazırlanıyor
SEMİ TEKTAŞ-ÖZEL HABER Özel okullar ve kurs merkezlerinde çalışan öğretmenler ülkenin içinde bulunduğu ekonomik koşullara rağmen birçok zorlukla aynı anda mücadele etmeye çalışıyor. Sektörün çok altında maaş alması, maaşların yatmaması ya da eksik yatması, tatil ve resmi günlerde zorla çalıştırılma, az ücret almasına karşı yol ve yemek ücretlerinin olmaması, kamudaki mesai bitim saatlerine göre daha geç saatlerde mesailerinin bitmesi gibi sorunlar ile yaşamaya çalışan özel okul öğretmenleri ve kurs merkezi okullarının dertlerine yeni biri daha eklendi. Kurs merkezlerinde çalışan öğretmenlerin sigortaları öğretmenlik mesleği üzerine değil temizlik görevlisi, büro çalışanı gibi alakasız mesleklerden gösteriliyor. Sözel alandan öğretmen alımı yapan kurumlar sayısal alandaki öğretmenleri büro çalışanı, temizlik görevlisi gibi alanlarda sigortalı işçi olarak gösteriyor. Bu durum sayısal alanda alım yapan kurumlar içinde geçerli onlarda sözel alandaki öğretmenleri bu meslek gruplarından sigortalı olarak gösteriyor. Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası İzmir Şubesi Temsilcisi Rabia Atbaş, özel okul ve kurs merkezlerinde problemlerin 2014 yılında kaldırılan taban maaş yasası ile başladığını belirtirken, yapılan şikayetlerinde sonuçsuz kaldığını ifade etti.
EŞİTSİZLİK 2014’TE BAŞLADI
“Özel okullarda 2014’ten önce bu tarz sorunlarımız yoktu” diyen Atbaş, “Çünkü 2014’ten önce taban maaş yasası vardı. Kamudaki öğretmenlerle eşit haklara sahiptik ve eşit ücret alıyorduk. Ama 2014 yılında çıkarılan yeni bir yasa ile taban maaş hakkı elimizden alındı. Bunun üzerine sorunlar ortaya çıkmaya başladı. Asgari ücret ve asgari ücret dolaylarında ya da altında çalıştırılan öğretmenler oluşmaya başladı. Sonrasında bu durum artık öğretmenler arasındaki eşitsizliklere de sebep olmaya başladı. Kamuda çalışan öğretmen ile özel okuldaki ya da kurs merkezlerindeki öğretmenler arasında eşitsizlik oluşmaya başladı” ifadelerini kullandı.
KURS MERKEZİ KURNAZLIĞI
Kurs Merkezlerinin öğretmenleri sigortada öğretmen olarak göstermediğini söyleyen Atbaş, öğretmenlerin temizlik görevlisi ya da büro çalışanı olarak gösterildiğini ifade etti. Atbaş, “Kurs merkezlerindeki öğretmenler öğretmen olarak bile gösterilmiyor. Sigortada büro sekreteri, temizlik elemanı gibi alakasız bir meslek grubundan çalışan olarak gösteriliyor. Kurs merkezi sadece sayısal alanda ya da sözel alanda öğretmen ataması yapan kurumlar haline geldi. O yüzden maalesef sayısal branşta faaliyet gösteren kurum olarak gösteriliyorsa eğer sözel branşlardaki öğretmenlerin ataması öğretmen olarak yapılmıyor ya da sözel olarak gösteriliyorsa sayısal branştaki öğretmenlerin ataması öğretmen olarak yapılmıyor. Öğretmen arkadaşlarımız temizlik elemanı ya da büro sekreteri olarak gösterebiliyorlar. Bu sistemlerin artık sona ermesi için mücadele ediyoruz. Taban maaş yasasının da tekrar gelmesini istiyoruz. 26 Mayıs Pazar günü Türkiye’nin her bir ilinden Ankara’ya gideceğiz. Millî Eğitim Bakanlığı önünde bir eylem gerçekleştireceğiz” dedi.
ŞİKAYETLER SONUÇSUZ
Kurum olarak haksızlığa uğrayan öğretmenler için yapılan şikayetlerin sonuçsuz kaldığını belirten Atbaş, denetimler sırasında müfettişlerin öğretmenlere birebir de değil müdürler ile beraber sorular sorduğunu söyledi. Atbaş sözlerini şöyle tamamladı; “Özellikle kurs merkezlerinde haftada 50 saat, 60 saat derse giren öğretmenler var. Özel okullar ya da kolejlerde öğretmenler normalde 20 saat derse girer ve aldığı maaşta bu 20 ders saatinin karşılığıdır. Eğer 20 saatten fazla derse giriyorsa bu ek ders ücreti olarak öğretmene verilmek zorunda. Yasal olarak da böyle bir güvencemiz var aslında. Ama hiçbir özel okulda bu imkân sağlanmıyor. Ara tatillerde veya resmî tatillerde öğretmenleri çalıştıran kurumlar da oluyor. Bizde aynı gün MEB’e şikâyet ediyoruz, ‘29 Ekim’de öğretmeni çalıştırıyorlar’ diye. 29 Ekim’de şikâyet ettiğimiz için MEB daha sonrasında denetlemeye gitmek zorunda kalıyor. Böylelikle bizim şikâyetimiz geçersiz sayılıyor ve sadece çay içmeye giden müfettişler oluyor. Denetiminin zamanında ve yerinde yapılamaması maalesef sorunu daha da büyütüyor. Bir de denetim yapıldığı zaman öğretmene sorulacak sorular birebirde değil müdürün yanında soruluyor. Doğal olarak öğretmende güvencesi olmadığı için hiçbir şey diyemiyor. Öğretmen belirli süreli sözleşmeye hapsolmuş durumda. Bir yıllık sözleşmesi var ve sene sonu geldiği zaman müdür onu işten çıkarabilir, işten kovabilir. O yüzden öğretmenin güvencesi olmadığı için ve müfettişler denetimini yaparken birebir de değil de müdürlerin yanında yaptığı ya da bazen hiç yapmadığı için bu tarz sıkıntılar yaşanıyor maalesef.”
KARŞILIĞI YOK
İzmir’de bir dernekte görev yapan bir öğretmen İzmir’de birçok kurumda görev aldığını ve bu kurumların hepsinde öğretmene hakkının verilmediğini belirtirken, “Özel okullardaki sıkıntılar bütün meslektaşlarımız için eminim ki aynıdır. Çok erken saatlerde mesaiye başlıyoruz. Sabah 7, akşam 7 çalıştığımı biliyorum. Anaokulu öğretmeniyim aynı zamanda. Özel eğitim gereken bireylerle öğretmenlik yaptım. Anaokulunda nöbet sistemiyle çalışıyorduk ve çok yoruluyorduk, aldığımız maaş ise asgari ücret oluyordu. Özel okullarda öğretmenlik harici her işi yapıyorsun. Özel öğretmenler kamudaki öğretmenler gibi ders bittikten sonra çıkıp gitmiyor. Çocuğun bütün ihtiyaçlarıyla ilgileniyorlar. Tuvaleti, yemeği, giyimi aklınıza gelebilecek her türlü ihtiyacı ile bire bir ilgileniyoruz. Her ihtiyacıyla sen ilgileniyorsun. Ücret hiçbir şekilde tatmin etmiyor. Yol yemek hakları genelde olmuyor. Kendi imkanlarınla gidip geliyorsun. Genellikle hafta sonu da çalışıyoruz. Hafta sonuna toplantı ya da bir etkinlik planlaması yapılıyor. Öğretmenler bu etkinliğin öncesinde programı hazırlıyor. Hafta sonu çalışma mesai sayılmıyor, ücreti de verilmiyor. İzmir’de en iyi kolejlerinde de özel öğrencilerle çalıştım. Öğretmen çocuğa çok verimli olmaya çalışıyor, elinden geleni yapıyor ama karşılığında ne değer ne de ücret alamıyor” diye konuşuyor.
HABER MERKEZİ