Sayfa Yükleniyor...
İzmir Yaşam Hakları Savunucuları, Menemen Belediyesi önünde sokak hayvanlarına yönelik şiddet uygulandığı iddiaları üzerine basın açıklaması gerçekleştirdi.
İzmir Yaşam Hakları Savunucuları, Menemen Belediyesi önünde topladıkları sokak hayvanlarına yönelik şiddet uygulandığı iddiaları üzerine basın açıklaması düzenledi. Açıklamayı okuyan İzmir Yaşam Hakları Savunucuları temsilcisi Kaan Gencel, AK Parti’nin ve iktidara yakın tarikatların, sokak hayvanlarına yönelik uygulanan yasanın, hayvanseverlere yönelik şiddet ve baskıları arttırdığını belirtti. Gencel, son dönemde artan saldırıların sadece hayvanlara değil, onları korumaya çalışan insanlara da yöneldiğini vurgulayarak, bu tür şiddet eylemlerinin cezalandırılmaması durumunda toplum için büyük bir tehdit oluşturacağını söyledi. Gencel, yaşanan şiddetin cezasız kalmaması ve suçluların hesap vermesi için mücadelelerinin devam edeceğini ifade etti.
Hayvanseverlerin şiddete uğradığını dile getiren Gencel, “AK Parti iktidarının ve ortağı olan tarikat/ cemaat yapılarının çökmüş sistemi gizlemek, iktidarda durmasını sağlayan şiddet ve baskı politikalarını sürdürmek için, ayrıca sokak köpekleri için ‘kısırlaştır aşılat yerinde yaşat’ metodunu uygulamayıp barınak inşası ile rant sağlamak ve toplama ihaleleriyle ceplerini doldurmak için yürürlüğe koyduğu, anayasaya ve hukuka aykırı olan katliam yasası ilk günden beri sokakta yaşayan köpeklerin, onları korumak isteyen hayvan hakkı savunucularının ve hayvanseverlerin türlü yöntemlerle şiddete uğramasına ve öldürülmesine neden oluyor. Bu şiddet politikası sonrasında hayvan dostlarımızın haricinde insanlar da zarar görmeye başladı. Devletin şiddet dilini benimseyen suça meyilli kişiler her gün her yerde hayvana, kadına, çocuğa, LGBTİ++’lara, azınlıklara zarar veriyor ve gereken cezaları almadıkları için bu davranışlarını vahşice sürdürüyorlar” dedi.
Şiddetin cezasız kalmaması için toplandıklarını belirten Gencel, “Bizler İzmir Yaşam Hakkı Savunucuları olarak bugün burada, Menemen Belediyesi önünde, belediye personeli tarafından uygulanan şiddetin cezasız kalmaması için toplandık. 3 gün önce, köpekleri toplamaya gelen AK Partili menemen belediye çalışanları, çoğunluğunu kadınların oluşturduğu, toplamaya engel olmak isteyen hayvanseverlere yumruklarla ve sopayla saldırdı. Gerici, hayvan düşmanı, kadın düşmanı AK Parti zihniyeti, ortakları ile beraber maddi çıkarları ve ülke gündemini örtbas etmek amacıyla katliam yasasını çıkararak da politikalarının ne olduğunu tekrardan tescillemiş oldu. Başkanından belediye çalışanına kadar da herkes bu yasayı uygulamak için düşünmeden hareket etmeye başladı ve vatandaşlara saldıracak kadar gözü dönmüş hale geldi” diye aktardı.
Hayvanlara da hayvanları korumaya çalışan insanlara da uygulanan şiddet ve öldürme politikasının her geçen gün katlanarak arttığını belirten Gencel, “18 şubat günü, Altındağ belediyesinin toplamaya çalıştığı köpekleri korumaya çalışan 82 yaşındaki Necla teyzemiz, tarikat ve cemaatlerin sosyal medyada fonladığı ve çoğunluğu anonim olan paralı bot hesaplar yani troll’ler ve yine aynı oluşumlar tarafından fonlanan güvenli sokaklar derneği tarafından hedef gösterildi ve aynı akşam evi yakılarak katledildi. Katil GÜSODER işbirlikçi AK Parti Troller nerede halk burada. Acımız bu kadar tazeyken hayvanseverlere iktidar eliyle, tetikçileri tarafından uygulanan şiddettin devam etmesi nasıl bir şiddet politikası uygulandığını gözler önüne seriyor. Katliam yasasından cesaret alan kurum ve belediyeler ve o belediyelerde çalışan kişiler hayvanlara ve hayvanseverlere şiddet uygulamaktan geri durmuyor ve bu şiddet sürekli tırmanıyor. Yapılan bu saldırı, yalnızca savunmasız hayvanların bakımını üstlenen, onları koruyan kişileri hedef almakla kalmamıştır, aynı zamanda, Gebze’de, Ümraniye’de, Mamak’ta, Altındağ’da, Osmaniye’de olduğu gibi topluma karşı işlenmiş bir suçtur” ifadelerini kullandı.
POLİTİKALAR ZEMİN HAZIRLIYOR
Politikaların şiddete zemin hazırladığını aktaran Gencel, “Bu şiddetin, iktidarın kanlı ve adaletsiz, katliamcı yasalarından cesaret aldığını çok iyi biliyoruz. Hayvan haklarını sistematik olarak göz ardı eden, şiddeti teşvik eden ve suçu cezasız bırakan bu politikalar, troll’ünden belediye çalışanına kadar eli sopalı canilerin ortaya çıkmasına zemin hazırlıyor. Toplumsal güvenliğimizi tehdit eden, vatandaşa saldıran bu tür kişiler, en ağır cezalarla yüzleşmeli ve toplumdan derhal uzaklaştırılmalıdır. Bu suçun cezasız kalması, gelecekte daha büyük vahşetlerin yaşanmasının önünü açmaktadır. Bu nedenle, sırtını devletin uluslararası hukuka ve anayasaya aykırı kanlı politikalarına dayayan bu faillerin hak ettikleri cezayı alması için adalet mekanizmalarının derhal harekete geçmesini ve iktidarın bu ayrıştırıcı nefret politikalarına bir son vermesini talep ediyoruz. Biz, İzmir Yaşam Hakkı Savunucuları olarak, bu yapılanları asla unutmayacağız, olayı takipte olacağız ve suçluların hesap vermesi için mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Bu olay, basit bir suç değil. Belediye çalışanın hayvanları korumak isteyen insanlara saldıracak cesareti bulması katliam yasasından aldığı güçten ileri gelmektedir” dedi.
SÜREKLİ MÜCADELE EDECEĞİZ
Sözlerinin devamında ise Gencel şu ifadelere yer verdi: “Hayvanları besleyen, onlarla ilgilenen kişilere yönelik şiddet ve işkence, insanlığın en karanlık yüzüdür ve bu karanlığa boyun eğmeyeceğiz. İktidarın cezasızlık politikalarına karşı, hayvan haklarının etkin bir şekilde korunması ve yasaların güçlendirilmesi için sürekli mücadele edeceğiz. Adalet, yalnızca insan türü için değil, bu gezegeni paylaştığımız tüm canlılar içindir. Bu saldırıyı gerçekleştiren tehlikeli kişilerin özgürce dolaşmasına izin vermeyeceğiz! Hayvanlara ve onların bakımını üstlenen kişilere yönelik her saldırı, yaşam hakkına karşı bir saldırıdır ve biz, bu saldırılara karşı direnmeyi bir görev biliyoruz ve yetkilileri derhal göreve çağırıyoruz. Adaletin tesis edilmesi için mücadelemizi yükselteceğiz ve geri adım atmayacağız.”
MERVE AĞRIÇ