- İzmir
- 07.04.2025 21:19
Özel Gereksinimli Bireylere Yaşam Boyu Destek programı kapsamında engelli bireyler, nitelikli asistanlar tarafından eğitim alarak sosyal, kültürel ve ekonomik hayata daha kolay adapte olabilecek
AYSELİN UZUN-ÖZEL HABER - İzmir Yaşam Boyu Destek Akademisi tarafından hayata geçirilen ‘Özel Gereksinimli Bireylere Yaşam Boyu Destek’ programı, fark yaratarak büyük bir açığı kapatacak. Proje kapsamında özel gereksinimli bireyler; nitelikli eğitim alarak sosyal, kültürel ve ekonomik hayata hazırlanırken, aynı zamanda engelli bakımı konusunda bilgi edinmek ve engelli bakımı alanında kariyer yapmayı planlayan kişilere de istihdam sağlanacak.
Projenin fikir babalarından biri olan Yaşam Boyu Destek Akademisi Eğitim Direktörü Uzman Psikolog Tolga Nasuh Aran, Türkiye’de özel gereksinimli çocukların bakımını üstlenen birçok kişinin alanında uzman olmadığını ve bu sebeple çocukların gelişiminin olumsuz yönde etkilendiğini belirti. Aran, projeye başlama sebeplerinden birinin de bu olduğunu vurgulayarak, “Her şey Çağrı Bey ile beraber bu alandaki mevcut boşluğu ve ihtiyacı irdelememizle başladı. Çünkü Türkiye’de bu alanda çok ciddi bir sıkıntı var. Bu konuda en ufak bilgisi olmayan, sırf maddi sebeplerle engelli bakımı yapan insanlar mevcut. Bu da özel gereksinimli kişilerin içindeki cevherin söndürmesine sebep oluyor. Baktığımızda dünyanın her yerinde dezavantajlar avantaja çevrilebilirken, bizim ülkemizde bu çocuklar atıl olarak görünüyor. Biz aslında hayata geçirdiğimiz proje ile birlikte bunların önüne geçmeyi planlıyoruz. Çünkü ben Ortadoğu Teknik Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık ve Newyork Eyalet Üniversitesi Psikoloji lisans programlarını tamamladım. Uzmanlığımı ODTÜ'de psikolojik danışma ve rehberlik ve Dokuz Eylül Üniversitesi'nde aile danışmanlığı alanında yaptım. Ekibimdeki diğer kişiler de tıpkı benim gibi deneyimli ve uzman. Nitelikli kadromuzla beraber verdiğimiz 560 saatlik eğitimin sonunda hem ara eleman sorunu giderilecek hem de özel gereksinimli kişilerin yanında alanında uzmanlaşmış asistanları olacak. Böylece topraklarımızda nice Fazıl Say’lar, Celal Şengör’ler yetişecek. Çünkü biz bunu İzmir’de başlatıp ilerleyen süreçte tüm Türkiye’ye yayacağız” dedi.
Kendisinin de özel gereksinimli bir çocuğu olduğunu dile getiren proje ortaklarından İzmir Yazarlar Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Serkan Esen, Türkiye’de özel gereksinimlilerin bakımı konusunda sistemsel açıdan birçok eksik bulunduğunu ancak proje dahilinde verilecek eğitimlerin bu sorunun gidereceğine dikkat çekerek, “Türkiye’de özel gereksinimli bireyler için daha profesyonel bir asistanlık hizmetine ihtiyaç olduğunu düşünerek projeye başladık. Ben projede basın tanıtım ve halkla ilişkiler boyutunda katkı sağlıyorum. Çok kısa süre önce oluşturduğumuz ‘Özel Gereksinimli Bireylere Yaşam Boyu Destek’ projesi ile birlikte Türkiye’nin kanayan yaralarından birine çare olmaya çalışacağız. Zaten ben de özel gereksinimli bir çocuğun ebeveynim ve bu konuda yaşanan sıkıntıların bizzat içinden gelen bir kişi olarak yapılması gerekenlere hakimim. Bu sebeple biz mayıs ayında başlayacağımız eğitimlerle beraber özel gereksinimlilerin hayatta yaşamış olduğu zorlukları minimuma indirmeyi hedefliyoruz. Kursta yetiştirdiğimiz asistanlar özel gereksinimlilerin hayata daha iyi adapte olmasını sağlayacak ve adeta bu kişileri sosyal yaşama kazandıracak” açıklamasında bulundu.
Projenin ara eleman sıkıntısını hafifleteceğini ifade eden bir diğer proje ortağı İzmir Nefes Sağlık Hizmetleri şirketinde yönetici Çağrı Köylüoğlu ise “Biz kurum olarak daha önce birçok bakıcılık hizmeti verdik ama özel gereksinimli birey bakıcılığına ya da asistanlığına hiç girmedik. Çünkü bu konuda piyasa çok kirliydi. Herkes bakıcıyım diyerek piyasada geziyordu. Bu işin eğitimini alan ya da tam anlamıyla nitelikli olarak yapabilecek olan nerdeyse hiç kimse yoktu. Aslında bu projeye başlamamızın da en büyük sebebi bu alandaki boşluk diyebilirim. Proje kapsamında yapacaklarımıza değinecek olursak; ben daha çok istihdam konusunda faaliyetler göstereceğim. Kursu geçip belgesini alan bütün asistanlarımıza istihdam sağlanacak. Üstelik böylece bir iş kolu da doğmuş olacak ve fazlasıyla açık olan bu iş kolunda istihdam hızlı bir şekilde sağlanacak. Öte yandan istihdam sağlamakla kalmayıp bunların takipleri de devam edecek. Örneğin ayda 2 kere uzmanlarımız tarafından çat kapı kontroller yapılacak. Böylece hem asistanın performansı hem de çalışma ortamının güvenliği kontrol edilecek. Bu kontroller hem aile hem de asistan açısından faydalı olacak” dedi.