Saadet Partisi İzmir İl Başkanı Erduran: Bu rakam zulüm

Saadet Partisi İzmir İl Başkanı Mustafa Erduran, 2025 yılı için belirlenen asgari ücrete tepki göstermek amacıyla düzenlediği basın açıklamasında, “Bu rakam zulüm” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 27.12.2024 11:24
  • Güncelleme Tarihi : 27.12.2024 08:25
  • Kaynak : MERVE AĞRIÇ
Saadet Partisi İzmir İl Başkanı Erduran: Bu rakam zulüm

Saadet Partisi İzmir İl Başkanı Mustafa Erduran, 2025 yılı için belirlenen 22.104 TL asgari ücret rakamına sert tepki gösterdi. İl başkanlığında düzenlenen basın toplantısında, açıklanan ücretin milyonlarca emekçinin beklentilerini karşılamaktan uzak olduğunu belirten Erduran, hükümetin ekonomik politikalarını sert bir dille eleştirdi. Açlık sınırının dahi altında kalan asgari ücretin, emekçinin alın terini hiçe saydığını vurgulayan Erduran, insanca bir yaşam talebiyle “Asgari değil, insani ücret” çağrısında bulundu. Ekonomik gerçeklerle uyuşmayan politikaların halkı yoksulluğa mahkûm ettiğini ifade eden Erduran, “Bu rakam zulüm. Emeğe zulüm. Emekçiye zulüm. Alın terine zulüm” diyerek mevcut düzenin yoksul milyonları değil, rantçı azınlığı desteklediğini dile getirdi.  

YÜZDE 47'LİK ENFLASYON ORANI ASGARİ ÜCRETLİYE ÇOK GÖRÜLDÜ

Türkiye’nin dört bir yanında milyonlarca emekçinin sesinin yankılandığını vurgulayan Erduran, “Geçinemiyoruz! İnsanca bir yaşam ve emeğimizin karşılığını alabileceğimiz bir düzen istiyoruz. Bugün burada, halkımızı açlık sınırının da altına iten ve emekçiyi yok sayan politikalara karşı duruşumuzu göstermek için bir aradayız. Asgarî değil, insani bir ücret talep ediyoruz; milleti, emekçiyi ezmeyen bir politika talep ediyoruz. Açıklanan son asgari ücret rakamıyla, sermayenin dediklerini emir kabul edilmiş ve enflasyonun tüm yükünü yoksulun sırtına bindirilmiştir. 2024 yılında milyonlarca emekli kardeşimizi sadaka parası bile denemeyecek bir ücretle açlığa mahkûm eden iktidar; 2025 yılında yoksul kesimin açlıkla mücadelesini daha da katmerli hâle getirdi.  Açıklanan asgari ücret TÜİK'in pembe enflasyonunun bile altında bir rakamdır! TÜİK'in bütün algı oyunlarına rağmen gösterilen yüzde 47'lik enflasyon oranı bile asgarî ücretliye çok görüldü. Hâlbuki biz bu enflasyonun yüzde 80’lerde olduğunu biliyoruz. Biz ‘yoksul kesimi enflasyona ezdirmeme sözünün’ tutulmadığını biliyoruz. Haftalarca masada oturup, bir çözüm için çalışmadığınızı biliyoruz. Ve artık sizin neyi bilmediğinizi de biliyoruz” ifadelerini kullandı.

YOKSUL MİLYONLARIN DEĞİL, RANTÇI AZINLIĞIN RAKAMI

İktidarın çarşıyı, pazarı, sokağı ve emekçiyi bilmediğini vurgulayan Erduran, “Öyle görünüyor ki bir zamanlar hesabı yapılan, bir bardak çay ve simidin fiyatını bile bilmiyorsunuz! Şimdi soruyoruz: Bu rakamı neye göre belirlediniz? Kimle belirlediniz? Bir tarafta açlığa, yoksulluğa mahkûm edilen milyonlar varken; öbür tarafta rant, ihale, yolsuzlukla ve faizlerle servetine servet katanlar bir avuç azınlık var. Bu asgari ücret rakamı yoksul milyonların değil, rantçı azınlığın rakamıdır. Tenceresi boş kalan annelerin değil, sofraları zengin olanların rakamıdır. Sabahın köründe işe giden işçinin değil, köşeyi kolay yoldan dönenlerin rakamıdır. Okuluna yırtık botla giden çocukların değil, makam aracı için kavga edenlerin rakamıdır. 85 milyonun değil, faiz lobilerinin rakamıdır. Bu rakam işçinin, işverenin değil; Hazine ve Maliye Bakanının rakamıdır! Asgari ücret rakamlar üzerinden, sırf milleti fakirliğe ikna etmek için çeşitli manipülasyonlar yapıldığını üzülerek izliyoruz. İktidar, 2002 yılından bugüne asgarî ücreti dolar bazında 628 dolara çıkardık diye övünüyor. Biz de soruyoruz: Sizin alım gücü diye bir şeyden haberiniz var mı?” diye vurguladı.

BU ÜCRETLE KİRA NASIL ÖDENİR?

“Zamanında 126 dolar ile geçinebilen bir ülkenin, neden bugün 628 dolarla geçinemiyor” sorusunu yönelten Erduran, “Biz size cevabını verelim; çünkü ortalama kira fiyatları bugün 500 doların üstünde! Daha açıklayıcı olalım. Bugün asgari ücret 22 bin 104 TL oldu. Ücretin tamamını geçtik. Şu sonundaki 4 TL ile bir zamanlar, henüz Türkiye’de AK Parti yokken neler yapılabiliyordu neler! Bakınız elimde bugünün 4 TL’si var. İşte burada. 2002’de 4 TL’yle şuradaki 8 paket makarna alınabiliyordu. 2002’de 4 TL’yle şuradaki 30 adet yumurta alınabiliyordu. Bakınız burası çok önemli 2002’de 4 TL’yle 4 tane dürüm-ayran alınabiliyordu. Bugün elimdeki şu 4 TL’yle, şuradaki bir sakız dahi alınamıyor! Hatırlayacaksınız yıllar önce Sayın Cumhurbaşkanımız, henüz İstanbul İl Başkanıyken asgari ücretin yetersizliği için simit çay hesabı yaptıktan sonra şunları demişti: ‘Evin kirasını kim ödeyecek Elektrik parasını kim ödeyecek? Su parasını kim ödeyecek? Çoluk çocuğun okul masrafını kim karşılayacak?’ Biz de şimdi buradan soruyoruz: Bu ücretle evin kirası nasıl ödenir? Bu ücretle Elektrik parası nasıl ödenir? Bu ücretle çoluk çocuğun okul masrafı nasıl ödenir? Çarşıya, pazara nasıl çıkılır? Güzel ülkemizde asgari ücretle veya biraz üstüne çalışan yaklaşık 8,5 milyon emekçimiz ve ailesinin kabul etmeyeceği, edemeyeceği bu rakamı biz de kabul etmiyoruz.  Çünkü bu rakam zulümdür. Emeğe zulümdür. Emekçiye zulümdür. Alın terine zulümdür” dedi.

YANLIŞTAN DÖNÜN!

Gerçekleşen basın açıklamasının devamında ise Erduran şu sözlere yer verdi: “Kiraların yüzde 60, pazar fiyatlarının yüzde 100 arttığı bir ortamda çalışana yüzde 30 zam bırakın vermeyi teklif dahi edilmemelidir. Aziz milletimiz adına buradan haykırıyoruz; bu yanlıştan dönün! Kuru soğana muhtaç ettiğiniz, soğuk evlerinde kombi açamaz duruma düşürdüğünüz, çocuğunun beslenme çantasına ekmekten başka bir şey koyamaya on milyonlarca insanın gözyaşları sizi boğmadan bu yanlıştan dönün. Talebimiz açıktır. Bizler; Asgari ücret değil, İnsani ücret talep ediyoruz. Bunun gerçekleşmesi için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da canla, başla aziz milletimiz için çalışmaya devam edeceğiz. Son olarak, birazdan hep birlikte PTT’ye gidecek, şu an elimde bulunan ve çiklet dahi alamadığımız bu 4 TL Hazine ve Maliye Bakanlığına göndereceğiz. Belki bu 4 TL, bir sonraki çay-simit hesabında kullanılır.”

MERVE AĞRIÇ

Yazarımız Kim ?

MERVE AĞRIÇ