Sayfa Yükleniyor...
Seferihisar ilçesinin Camikebir Mahallesi’nde, beton üretim santralinin neden olduğu çevre ve trafik sorunları, mahalle sakinlerinin tepkilerine yol açtı. Vatandaşlar, santralin taşınması ve yaşam koşullarının iyileştirilmesi için çözüm bekliyor
İzmir’in Seferihisar ilçesine bağlı Camikebir Mahallesi’nde, beton üretim santralinin neden olduğu çevresel ve sosyal sorunlar mahalle sakinlerinin tepkisine yol açtı. Camikebir Mahallesi Muhtarı Ayşegül Parlak, fabrikanın konut projelerinin gelişmesiyle birlikte yerleşim alanının ortasında kaldığını ve mahallede ciddi problemlere neden olduğunu belirtti. Toz ve koku şikayetlerinden ağır taşıt trafiğine, yol güvenliği sorunlarından hava kirliliğine kadar pek çok konuda sıkıntı yaşayan mahalleli, yetkililerden çözüm bekliyor. Özellikle Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) evlerinin yoğunlaştığı bölgede, çocuklar ve yaşlılar için risk oluşturan trafik sorunu, kaldırım ve hız önlemleri talebini de gündeme taşıdı. Vatandaşlar, santralin taşınması için başlatılan kampanyalarla, yaşam alanlarının iyileştirilmesini ve huzurlu bir çevrede yaşama haklarının korunmasını talep ediyor.
Fabrikanın daha önce yaşam alanından uzak olduğunu ancak yıllar sonra yaşam alanının içine dahil olduğunu ifade eden Parlak, “Beton fabrikası uzun yıllardır zaten bölgede mevcut olarak işletim yapan bir firma. Orada eskiden hiç ev yoktu. Yaşam alanının dışarısında kalıyordu. Ancak son zamanlarda yapılan özellikle TOKİ evleri ile yaşam alanının içerisinde kalmaya başladı. Camikebir Mahallesi’nde Karakayalar mevkiinde oturan vatandaşlar özellikle çok şikayetçi. Aynı zamanda Camikebir Mahallesi’ne bağlı olup yakın zamanda Sığacık Mahallesi olarak değişen yerde ikamet eden vatandaşlar da meydana gelen tozdan şikayetçi. Bunun yanı sıra vatandaşlar bölgede poyraz olduğu zaman çok ağır kokuların geldiğini de vurguluyorlar. Bölgede büyük bir TOKİ sitesi oluştu ve fabrika sitenin göbeğinde kaldı diyebiliriz” dedi.
Bölgede ağır taşıt trafiğinin oluştuğunu, trafiğin bölgedeki vatandaşlar ve sokak hayvanları için risk oluşturduğunu dile getiren Parlak, “Taşıtlar, Gözsüzler Caddesi’nden geçiyor ve bir yerde kesişerek çatallaşıyor. İzmir tarafından gelirken eski Sığacık tabelasının bulunduğu bir yol var. Oradan Gözsüzler Caddesi başlıyor. O yoldan ağır taşıtlar geliyor ve o yolda ağır tahripler oluşuyor. Oradaki çukurlar her ne kadar kapatılsa, asfaltlama çalışmaları yapılsa da yine de ağır araçların geçmesinden kaynaklı büyük çukurlar oluşuyor. Aynı zamanda sanayi yolu var. Sanayinin içerisinden de geçiyor araçlar. O caddede çukurlar mevcut değil ancak yine de yollar tahrip oluyor. Sürekli bu yolları kullanıyorlar. Aynı zamanda gözlemlendiği kadarıyla bazen çok hızlı bir şekilde de geçiyorlar oradan. Orası bir cadde gibi değil daha çok bir sokak gibi. Yaşam alanının içerisinde yer alıyor. 30-50 hız sınırının üzerine çıkılmaması gereken bir yer. Halk da taşıtların çok hızlı geçmesinden şikayetçi. Tehlike buradan arz ediyor. Yolun üzerinde çok fazla sokak hayvanı ölüyor. Sürekli araçlar çarpıyor hayvanlara. Çocuklar da o güzergahı çok kullanıyor. Yolda herhangi bir kaldırım dahi yok” ifadelerini kullandı.
Araçların hız kontrolüne dikkat etmeleri gerektiğini vurgulayan Parlak, “Daha önce ilgili birimlere kaldırım, yaya geçici ve kasis için talepte bulunduk. Ancak henüz çözüm sürecinde. Göreve geldiğimden beridir ilgili birimlerle görüşme sağladım. Ulaşımla ilgili bir sorunumuz vardı, çözüme kavuştu. Şu anda iste sorunumuz bu. Kaldırım talep ediyoruz, ancak henüz sonuçlanmadı. Aynı zamanda trafik açısından bir Mobese kamerası olabilir. Hız kontrolleri bu şekilde de sağlanabilir. Vatandaşlar firma ile ilgili yaşadıkları sorunlarla ilgili bir kampanya başlattı ve CİMER’e yazdılar. Ancak henüz kesin bir sonuç yok. Firmanın sözleşmesi bitmek üzere, böyle bir söylenti var. Vatandaşlar da sözleşmenin yenilenmesini istemiyorlar. En azından fabrika yaşam alanından uzak bir yere yapılabilir. Devlet hazinesine ait yerler var. Bulunan alanın bir kısmı dahi belediyeye ait olursa ihaleye girer. Ancak devlet arazisi olduğu için direkt devlet kanalından da ihaleye girebilir. Bu nedenle fabrikanın taşınıp taşınmayacağı belli değil. Ancak en azından önlemler alınabilir” sözlerine yer verdi.
CHANGE.ORG’TA KAMPANYA
Bölgede yaşayan vatandaşlar tarafından Change.org’ta başlatılan kampanyada ise “İzmir Seferihisar Camikebir Mahallesinde yaşıyorum ve mahallemizdeki beton üretim santralinin neden olduğu çevre kirliliği ve ağır taşıt trafiğinden ciddi rahatsızlık duyuyorum. Aynı rahatsızlığı yaşayan pek çok komşum olduğunu biliyorum. Bu santral, toz emisyonları ile hem hava kalitemizi hem de genel yaşam kalitemizi olumsuz etkiliyor. Beton üretim sürecinde serbest bırakılan ince toz, insanların solunum sistemine zarar verebilir ve hatta bazı durumlarda kalıcı hastalıklara neden olabilir. Bu durum, nüfusumuzun büyük bir kısmının yaşı ilerledikçe veya zaten solunum sorunları yaşamaları durumunda daha da ciddi hale gelecektir. Ayrıca, santrale giriş ve çıkış yapan ağır taşıtların trafiği, mahallemizin günlük yaşamını ve huzurunu da bozmaktadır. Yaya kaldırımı dahi olmayan Gözsüzler Caddesini kullanan birçok çocuğumuz ve yaşlımızın güvenliğini de ciddi şekilde tehlikeye atmaktadır. Toplu Konut İdaresi Emlak Dairesi Başkanlığı tarafından hazine arazisinde faaliyet gösterdiği belirtilen beton santrali ile ilgili olarak İzmir İli, Seferihisar İlçesi, Camikebir Mahallesi tapusuna kayıtlı bahse konu İdarenin mülkiyetindeki 3391 Ada 1 Parsel No.lu taşınmazın, 09 - 10 Ocak 2025 tarihli Arsa Satış Müzayedesinde kiralamaya sunulmuş olduğu, Müzayede de en yüksek teklifin Beton-Taş Hazır Beton San. Tic. Ltd. Şti. tarafından verilmiş ve sözleşme aşamasında olduğu, Faaliyete devam edip edemeyeceğinin de Belediyenin sorumluluğunda olduğu, hususları yazılı olarak bildirmiştir. Bu nedenlerle, Seferihisar Belediyesinden bu beton üretim santralinin kapatılmasının sağlanmasını istiyoruz. Huzurlu bir çevrede yaşama hakkımıza saygı duyulmasını, hava ve can güvenliğimizin beton üretimine tercih edilmesini talep ediyoruz” ifadelerine yer verildi.
MERVE AĞRIÇ