Sayfa Yükleniyor...
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde on binlerce emekçi Gündoğdu Meydanı’nda düzenlenen büyük mitingde bir araya geldi. Mitingde yapılan açıklamada işçi sınıfının mahkum edildiği açlık, yoksulluk, yokluk ve sömürüye dikkat çekilirken binler, tek bir ağızdan isyanlarını haykırdı
Uzun yıllardır 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü tüm emekçi kesimleri kapsayan büyük miting ve yoğun katılımlı programlarla kutlayan İzmir’de yerel seçim sonrası ilk 1 Mayıs da yoğun katılım ve büyük bir coşkuyla kutlandı.
Büyük miting öncesinde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, CHP Parti Sözcüsü ve İzmir Milletvekili Deniz Yücel, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Murat Bakan, CHP’li belediye başkanları ile partinin ilçe başkanları, DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı ve Sendika bileşenleri, KESK Türk-İş Ege Bölge temsilcisi Hayrettin Çakmak ve sendika temsilcileri, TMMOB, İzmir Tabip Odası, İzmir Barosu ile İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri Bileşenlerinin Gündoğdu Meydanı’nda düzenlenen mitinge katıldı.
Miting öncesinde saat 11:00 itibari ile Türk-İş ve Türkiye Gazeteciler Sendikası İzmir Şubesi ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) Alsancak Limanı’ndan, İzmir Barosu, İzmir Tabip Odası, TMMOB ve dernekler de Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nden yürüyüşe başlarken DİSK de binlerce işçi ve emekçi ile Gündoğdu Meydanı’na dört koldan yürüyüşle çıkarma yaptılar.
Tüm işçi sınıfı mitingde ‘bu düzen böyle gitmez’ diyerek teker teker taleplerini haykırdılar. ”Her yer Taksim, her yer direniş” sloganıyla Taksim’e girmeye çalışan işçilere destek veren işçiler “Korkmuyoruz, susmuyoruz, itaat etmiyoruz”, “Hak, hukuk, özgürlük” sloganları atarak mevcut düzene tepkilerini haykırdılar.
Yaklaşık 70 bin kişinin katıldığı büyük mitingde, tüm emekçi kesimi adına ortak açıklama yapılırken açıklamayı Türk-İş Bölge Temsilcisi Çakmak yaptı.
Programda konuşan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Sarı, Taksim’e selam göndererek konuşmasına başladı ve “Ekmek ve adalet için 1 Mayıs kutlamasındayız. Bu düzen böyle gitmez diyenler alanları hınca hınç doldurdular. Bugün Gündoğdu Meydanı’ndan Taksim’e selam gönderiyoruz. Taksim’de düşene, dövüşene bin selam olsun” dedi.
ÇAKMAK: 1 MAYIS’TA YILIN 365 GÜNÜ EZİLENLER UMUTLARINI VE TALEPLERİNİ HAYKIRIYORLAR
1 Mayıs ortak açıklamasını yapan KESK Türk-İş Ege Bölge temsilcisi Hayrettin Çakmak ise 1 Mayıs’ın işçi sınıfı için önemine değinerek, “2024 1 Mayıs İşçi Bayramını coşkuyla kutlarken, işçi sınıfının ve tüm ezilenlerin haklarını savunmak için, canlarını ortaya koyanları; emek ve demokrasi mücadelesinde yitirdiğimiz, 77 1 Mayısın'da Taksim’ de katledilen canlarımızı bir kez daha saygı ile anıyoruz. Buradan 1 Mayıs’ ı kutlamak için ülkenin dört bir yanından Taksim’e çıkanlara selam olsun diyoruz. 1 Mayıs’ta yılın 365 günü ezilen, sömürülen, horlanan ve yok sayılan milyonlar olarak dünyanın dört bir yanında işçiler, emekçiler, emekliler, gençler ve kadınlar; hakları için, adalet için, demokrasi için, barış için ve kardeşlik için meydanlar da en gür sesleriyle taleplerini ve umutlarını haykırıyor” diye konuştu.
“ÜLKEMİZ GÜVENCESİZLER CUMHURİYETİ HALİNE GELDİ”
İşçilerin yaşadığı sorunlara değinen Çakmak, ülkedeki mevcut ekonomik buhranın yükünüm çalışan kesimin omuzlarına yüklendiğini belirterek, “Ekmeğimizin her gün ama her gün küçüldüğü; gelirde, vergide ve ülkede adaletsizliklerin arttığı; hak ve özgürlüklerimizin alabildiğine kısıtlandığı bu süreçte, haksızlığa, hukuksuzluğa, adaletsizliğe karşı itirazlarımızı Cumhuriyet'in ikinci yüzyılında buradan, yani 1 Mayıs meydanlarından başlatıyoruz. Ücretli çalışanların geçim ve yaşama şartları her geçen gün zorlaşırken, daha yılın ilk aylarında vergi oranları yükselmekte, ücretli çalışanlar ağır vergi yüküyle karşı karşıya kalmaktadır. Asgari ücret artışları enflasyon karşısında kısa bir sürede etkisini kaybetmekte, ülkedeki çalışanların ücretleri asgari ücret seviyesinde yoğunlaştırılmaktadır. Ve asgari ücret ortalama ücret haline gelmektedir. Kayıt dışı istihdam sorunu devam ederken başta kadın emekçiler olmak üzere, tüm emekçilere daha güvencesiz bir çalışma yaşamı dayatılmaktadır. Ülkemiz her alanda Güvencesizler Cumhuriyeti haline gelmiştir. Kadın işsizliği ve güvencesiz, kayıt dışı çalışma ortamlarında taciz, şiddet ve mobbing her geçen gün artmaktadır” ifadelerini kullandı.
‘Sermaye’ göndermesi yapan Çakmak, “Tüm dünyada işçi sınıfı sayısal olarak hızla büyürken ve ücretli emek yaygınlaşırken, biz üretenlerin toplumsal zenginlikten aldığı pay azalıyor. Başta işçiler emekçiler olmak üzere tüm insanlık sermaye düzeninin bu ağır tahribatına ses çıkarmasın diye, baskıcı rejimler destekleniyor. Sermayeyi emek sömürüsü de doyurmuyor. Doğa, sermayenin sınırsız yağmasına açılıyor; yetmiyor, savaşlarla milyonlar yerinden yurdundan ediliyor. Emperyalistlerin yürüttüğü savaşlar sonucu yerinden yurdundan edilen mülteciler ile büyük bir insanlık krizi yaşanıyor. Gözümüzün önünde; Çocuklar ölüyor, öldürülüyor, insanlar katlediliyor, doğa katlediliyor” dedi.
“AZİM VE KARARLILIKLA KAVGAMIZI SÜRDÜRECEĞİZ”
İnsanca bir yaşam için mücadeleye devam edeceklerini belirten Çakmak, “2024 1 Mayıs’ında Anayasa’mızda tanımlanan demokratik, laik ve sosyal hukuk devletinin işler hale gelmesi için; eşitlik, demokrasi ve adalet için mücadelemizi inatla, ısrarla ve kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz. Gelecek, işçi sınıfının ve tüm emekçilerin ellerinde yükselecektir. Bizler sadece işçilerin değil, tüm emekçilerin, kadınların, çocukların ve ötekileştirilen tüm kesimlerin, doğanın ve tüm canlıların haklarını sonuna kadar savunacağız. Ve insan onuruna yaraşır koşullarda yaşayabilmek için azim ve kararlılıkla kavgamızı sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
Son olarak işçi sınıfının taleplerini sıralayan Çakmak, şunları söyledi; “Bizler; emeğin sömürülmediği, sendikal hak ve özgürlüklerin engellenmediği, grev hakkının yasaklanmadığı, KHK ve fiili OHAL rejimine son verildiği, emperyalist güçlerin yarattığı savaşların hiç olmadığı, kimsenin kimliğinden, inancından, cinsiyetinden dolayı ikinci sınıf yurttaş muamelesi görmediği, barış ve kardeşliğin hakim olduğu, kadınlara yönelik şiddet, taciz ve tecavüzün son bulduğu, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırıldığı, çocuk istismarının ve çocuk işçiliğinin olmadığı düşünce ve ifade özgürlüğünün suç olarak sayılmadığı, gündüzlerinde sömürülmeyen, gecelerinde aç yatılmayan, emeğin, eşitliğin, özgürlüğün, demokrasinin, barışın, laikliğin hâkim olduğu bir gelecek ve ülke için mücadeleye devam edeceğiz. 1 Mayıs mücadeledir, birliktir, umuttur. 1 Mayıs Gelecektir. 2024 1 Mayıs’ ından yeni bir başlangıç için ‘bu düzen böyle gitmez’ diyerek umutla aya kalkıyoruz!.”
Haber Merkezi