- İzmir
- 14.06.2025 21:28
Selmina Melikoğlu’nun yeni romanı Rozaliya için düzenlenen söyleşi ve imza gününe Kemeraltı’ndaYolo Sanat/ Galeri ev sahipliği yaptı. Etkinlikte romanın tarihsel arka planı, karakter kurgusu ve evrensel dili ele alındı.
İzmir’in tarih kokan mekânlarından Abacıoğlu Hanı, bu kez bir edebiyat şölenine sahne oldu. Yolo Sanat Galeri ev sahipliğinde gerçekleşen söyleşi ve imza gününde yazar Selmina Melikoğlu, yeni romanı Rozaliya ile okuyucularıyla buluştu. Tarihi olaylarla yoğrulmuş bir aşk hikâyesini anlatan eser, edebiyat ve insanlık değerlerini aynı potada eritiyor.
Edebiyat tutkunlarının yoğun ilgi gösterdiği etkinlikte, romanın ortaya çıkış süreci, tarihsel derinliği ve karakter çözümlemeleri masaya yatırıldı.Etkinlik, edebiyatın ve sanatın insanları bir araya getirme gücünü bir kez daha gözler önüne sererken, katılımcılar Rozaliya romanının etkileyici anlatımı ve güçlü kurgusuyla buluşmanın heyecanını yaşadı. Söyleşi sorup cevap bölümüyle interaktif bir şekilde sona erdi.
Ev sahibi Cem Ceylan, etkinlik öncesi yaptığı konuşmada sanatı, toplumsal iyileşmenin anahtarı olarak gördüğünü belirtti. Ceylan, “Çok kültürlü bir şehirde yaşıyoruz. Saygı ve hoşgörü kültürünü yeniden yeşertmenin yolu sanattan geçiyor. Resim, edebiyat, plastik ve yerel sanatlar kolektif bir ruhla icra edilmeli,” ifadeleriyle sanatın birleştirici gücüne dikkat çekti.
Romanın tarihsel boyutunu değerlendiren şair, yazar ve çevirmen Ümit Yaşar Işıkhan, Rozaliya’nın Çarlık Rusya’dan Sovyetler Birliği’ne geçiş dönemindeki bireysel ve toplumsal dönüşümleri başarıyla yansıttığını vurguladı. Işıkhan, “Romanın sonunda ‘bitmesin’ dediğimiz bölümler var. 13 karakterin başarıyla işlendiği, duygusal ve tarihsel derinliği yüksek bir eser,” dedi. Yazarın karakter yaratımındaki başarısının altını çizen Işıkhan, yazarları “iyi bir tiyatro oyuncusu” olarak tanımladı.
HER OKUR KENDİSİNDEN BİR PARÇA BULACAK
Yazar ve senarist Tülay Pırlant, romanın evrensel insanlık hallerine temas ettiğini belirterek, “Selmina Melikoğlu sınırları kaldırarak insan ilişkilerini global bir bakışla ele alıyor. Her bir karakterde ortak bir evrensel bilinç görüyoruz,” dedi. Pırlant, romanın psikolojik ve sosyolojik yönlerinin de başarılı biçimde işlendiğini ekledi.
ROZALİYA’YI YAZARKEN BEN DE HÜZÜNLENDİM
Selmina Melikoğlu, yazım sürecinin duygusal yoğunluğuna değinerek, “Bu romanı yazarken çok farklı duygular yaşadım. 13 kardeşin bir arada geçirdiği hüzünlü ama güçlü yıllar beni çok etkiledi. Her karakter için detaylı araştırmalar yaptım. Okuyucularımdan gelen güzel yorumlar beni çok mutlu etti,” ifadelerini kullandı.