Sayfa Yükleniyor...
Temiz enerjinin başkenti olarak bilinen İzmir’de, Türkiye’de ilki gerçekleştirilen ‘Denizüstü Rüzgâr Enerjisi Yol Haritası ve Sanayi Envanteri’nin tanıtım toplantısı düzenlendi
KEMAL ÖZKURT -Türkiye’nin temiz enerji kaynakları arasında en yüksek derecede potansiyel sunan Denizüstü Rüzgâr Enerjisi’nde (DRES) izlenecek yol haritası ve sanayi envanteri çalışması, ilk kez Türk kamuoyu ve enerji sektörü ile paylaşılacak olan “Denizüstü Rüzgâr Enerjisi Yol Haritası ve Sanayi Envanteri”nin tanıtım toplantısı düzenlendi. İzmir Kalkınma Ajansı’nın (İZKA) desteği; Enerji Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ENSİA), Denizüstü Rüzgâr Enerjisi Derneği (DÜRED) ve Türkiye Gemi İnşa Sanayicileri Birliği’nin (GİSBİR) koordinasyonunda hazırlanan toplantıya İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban ve Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi katılım gösterdi. Açılışta yaptığı konuşmada enerji kapasitesinin tam olarak kullanılmadığını belirten Vali Elban, “Enerji konusunda fakir bir ülke değiliz, üretme konusunda fakir bir ülkeyiz. Bağımlılık konusunda da potansiyelimizi kullanmadığımız için bağımlıyız. Yoksa yurtdışına bağımlı değiliz” dedi. Denizüstü Rüzgar Enerjisi Derneği (DÜRED) Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Murat Durak, açılış konuşmalarının ardında çıkartılan yol haritasıyla ilgili sunum gerçekleştirdi.
ÜRETİMDE FAKİR BİR ÜLKEYİZ
Ege’nin ve özellikle İzmir’in rüzgar enerjisinde ciddi potansiyeli olduğunu fakat kapasitesinin kullanamadığını ifade eden Elban, “Enerji konusunda durumumuz nedir diye sorulduğunda enerji konusunda fakir ve yurt dışına bağımlı bir ülkeyiz diye söyleriz. Enerji konusunda fakir bir ülke değiliz, üretme konusunda fakir bir ülkeyiz. Bağımlılık konusunda da potansiyelimizi kullanmadığımız için bağımlıyız. Yoksa yurtdışına bağımlı değiliz. Dolayısıyla bu işte de bir öğrenilmiş çaresizlik olduğunu ben düşünüyorum. Enerjinin fizikte üretim kaidesi belli. Bu enerjinin kullanımının da nasıl olacağı da belli. Bugün bizim konumuz rüzgar enerjisi. Çok sihirli formüller yok. Dünyanın birçok yerinde yaygın olarak kullanılan bir sektör. 26. Yılına girmişiz bu alandaki ilk enerji üretiminden bu yana. Ancak gelinen nokta çok da küçümsenecek bir nokta değil. 10 binin üstünde istihdam 1 milyar doların üzerinde ihracatın olduğu ve yine ilk kanat ilk kule ve ilk bakım onarım tesisin olduğu yerdeyiz. Aslında çok da eksiğimi yok. Çandarlı limanı ve arka bölgeyle ilgili özellikle rüzgar enerjisiyle ilgili sanayilerin orada kümelenmesi o limanın ve bölgenin kullanılmasıyla ilgili çok ciddi bir çalışma içerisindeyiz. Ben eminiminki o iş de gerçekleşirse hem Sanayi Bakanlığımızın koymuş olduğu hedeflere ulaşma anlamına ciddi bir ivme yaklarız, hem de dünyada bu konuda üretim, AR-GE ve gelir açısında sayılı birkaç ülkeden biri oluruz diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.
YERLİ VE MİLLİ ÜRETİM MÜMKÜN
Bu tür projelere sürekli destek olacaklarını ifade eden Türkiye Gemi İnşa Sanayicileri Birliği (GİSBİR) Temsilcisi, Ferhat Acuner, “Murat Başkanım bu projeyi başlattığından beri çok büyük bir heyecanları GİSBİR olarak hem içinde yer alıyoruz hem katkıda bulunuyoruz. Deniz üstünde yapılacak şeyleri GİSBİR yapıyor ve Türkiye’de son 10 yılda sürekli büyüyen ve kapasitesini arttıran bir sanayi koluyuz. Bu heyecanımızın arka planında bir şeyi bütünüyle kendi imkanlarımızla yapabilme heyecanı bu. Bütün bu deniz üstünde yer alacak rüzgar enerjisi platformlarını, mühendislik hesaplarının, tasarımlarının ve AR-GE’lerinin yapılması tümüyle Türkiye’de yerli ve milli olarak mümkün. Mühendisliğini de yapıyoruz. Bu konuda yabancı ülkelerin deniz üstü platformlarının tasarımlarını da yapıyoruz. İzmir’de bunun merkezi. Bu tür bir yol haritası ve çalışmalar bizim için çok önemli. Sürekli destek veriyoruz ve vermeye devam edeceğiz. Çalışmaları kendilerini de yoğun bir şekilde kısa sürede yapmaya başlayacağız” dedi.
İLK ADIM İZMİR’DE ATILDI
Türkiye’nin rüzgar enerji serüveninin 26 sene önce İzmir’de başladığını belirterek İzmir’in temiz rüzgar enerjisinin başkenti olduğunu belirten Enerji Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ENSİA) Yönetim Kurulu Başkanı Alper Kalaycı, “Yaklaşık 22 sene öncesinde de Türkiye’nin sanayi sektörü yine İzmir’de başladı. İlk ihracat İzmir ilimizden yapıldı. Biz 26 yıl boyunca yaklaşık 12 bin megavatlık bir kurulu güce eriştik ülkemizde. Geçen sene Enerji Bakanlığımız 2035 yılı hedeflerimizi açıkladı. Bunun içerisinde 30 cigavatlık bir hedefimiz var 2035 senesi için. 26 yılda yaptığımız her şeyin bir buçuk katını önümüzdeki 12 yılda yapıyor olmamız gerekecek. O yüzden buradaki ev ödevimiz fazla. İzmir ilimiz sektörde şu anda faaliyet gösteren 4 tane fabrikanın tümüne ev sahipliği yapıyor. Deniüstü sektöründe de 5 bin megavatlık bir hedefimiz var 2035 senesi için. Şu an sıfır noktasındayız. Potansiyelimiz de minimum 75 cigavat. Yani 2035 yılına kadar tüm potansiyelimizin 15’de birini hedeflemiş durumdayız. Yolun çok başındayız ama önümüz çok çok açık. İzmir’de sanayi anlamında çok iyi bir potansiyel var. Bu potansiyelimizi İzmir’in dışına çıkarmak için çaba sarf ediyoruz” ifadelerini kullandı.
HABER MERKEZİ