Sayfa Yükleniyor...
İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi'nde (İBG) görev yapan Türk bilim insanları, hücre ve retina hastalıklarının görüntülenmesi alanında geliştirdikleri teknolojilerle ABD Patent ve Marka Ofisi'nden patent aldı.
Prototipi tamamlanan cihazların, hücre ve retina görüntüleme işlemlerinde zaman ve maliyet açısından önemli avantajlar sağlaması bekleniyor.
TÜBİTAK'ın "Yurda Dönüş Araştırma Burs Programı" çerçevesinde 2018 yılında İBG'de araştırma grup lideri olarak göreve başlayan Dr. Arif Engin Çetin ve Doç. Dr. Serhat Tozburun, sağlık alanında tanı ve teşhisi kolaylaştıran önemli bilimsel projelere imza attılar.
Son çalışmalarında ise Çetin'in hücre, Tozburun'un ise retina hastalıklarının görüntülenmesine yönelik geliştirdiği cihazlar, ABD Patent ve Marka Ofisi'nden onay aldı.
Arif Engin Çetin, yaptığı açıklamada, İsviçre ve ABD'deki görevlerinin ardından Türkiye'ye dönerek İBG'de çalışmaya başladığını ve böylece vefa borcunu ödemek istediğini söyledi.
Sağlık teknolojilerinde görüntüleme alanında çalışmalar yürüttüğünü belirten Çetin, "Daha önce geliştirdiğimiz düşük maliyetli bir görüntüleme teknolojisi bulunuyor. Bu teknolojinin etrafına, tamamen laboratuvarımızda geliştirdiğimiz bir inkübatör teknolojisini entegre ettik. Bu sayede tek bir cihazda hücrelerin görüntülenmesini yaparken, aynı zamanda hücreler için gerekli olan karbondioksit, nem, sıcaklık gibi parametreleri de çok düşük maliyetli bir şekilde, uzun süreli ve sabit değerlerde sağlayabiliyoruz." dedi.
Hücre tabanlı çalışmaların genellikle inkübatör ve görüntüleme teknolojilerinin ayrı sistemler olarak kullanıldığını ifade eden Çetin, bu yenilikçi platformun iki teknolojiyi birleştirdiğini ve ilk kez taşınabilir bir sistem üzerinde hücrelerin gerçek zamanlı olarak izlenmesini mümkün kıldığını belirtti. Bu gelişmenin, hücre kültürü çalışmalarındaki maliyetleri önemli ölçüde azalttığını da sözlerine ekledi.
Çetin, ABD'den alınan patentin önemini vurgulayan,"Bu teknolojinin en büyük pazarı hem üretim hem kullanım açısından Amerika. O yüzden bu teknolojiyi Amerika'da koruma altına almak en önemli safhasıydı. Sadece teknoloji üretmek değil, o teknolojiyi belirli bir yerde hem üretip hem de pazarlayabilmek için o teknolojiyi korumanız lazım. Biz bu patent sayesinde en büyük pazara sahip bölgede teknolojimizi koruma altına almış olduk. Türk bilim insanı olarak çok mutluyum ve gururluyum" dedi.
Doç. Dr. Serhat Tozburun, geliştirdikleri teknoloji sayesinde retinanın 3 boyutlu olarak görüntülendiğini ve cihazda bilgisayar, lazer ve optik sistemlerin entegre edildiğini belirtti.
Mevcut retina görüntüleme yöntemlerinde bazı sorunların olduğunu ifade eden Tozburun, "Özellikle yaşlı hastaların istemsiz hareketleri nedeniyle retina bölgesindeki görüntülerde bulanıklık oluşuyor. Bu durum, hekimler için zorlayıcı oluyor. Bulanık görüntüler, tekrar tekrar çekim yapılmasını gerektiriyor ve tanı koymada zorluk yaratıyor. Geliştirdiğimiz sistem, retina bölgesinden çok hızlı görüntü almayı sağlıyor. Böylece hastanın istemsiz hareketleri olmadan görüntü alma işlemi tamamlanmış olacak" diye konuştu.
Doç. Dr. Tozburun, Türkiye'nin önemli teknoloji yatırımları yaptığını vurgulayarak, "Yurt dışında edindiğimiz bilgi birikimini Türkiye'ye aktarabilmek ve bu birikim üzerinden yeni bir teknoloji geliştirebilmek beni mutlu ediyor. Kariyerim açısından da tatmin edici bir durum. Somut olarak bunun bir değer biçilebilmesi, genç bilim insanları için güzel bir örnek teşkil ediyor" dedi.
DEÜ Rektörü ve İBG Direktörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz ise merkezin Türkiye'nin sağlık biyoteknoloji alanındaki en ileri araştırma merkezi olduğunu belirtti.
İBG'nin önemli sağlık yatırımlarına imza attığını vurgulayan Yılmaz, "Çok büyük bir gurur yaşıyoruz. Patentler, İBG'nin ABD'den aldığı ilk patent olma özelliğini taşıyor. Bu, hem kurum için hem de ülkemizde sağlık biyoteknolojisi alanında yerli ve milli projelerin geliştirilmesi açısından çok önemli." şeklinde konuştu.
AA