Türkiye’ye örnek afet bilinci projesi

İZ-AFED, Konak’ın beş mahallesinde yürüttüğü ‘ICLEI Toplumlar İçin İklim Dayanıklığı’ projesiyle 245 kişiyi eğiterek ve gönüllü atayarak afetlere karşı bilinçli, aşağıdan yukarıya yayılan dirençli bir toplum modeli oluşturdu

  • Oluşturulma Tarihi :
  • Güncelleme Tarihi :
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Türkiye’ye örnek afet bilinci projesi haberinin görseli

İzmir Afet Bilinci, Çevre ve İklim Farkındalığı Derneği (İZ-AFED), İzmir Konak’ta yürüttüğü ‘ICLEI Toplumlar İçin İklim Dayanıklığı’ projesiyle, afetlere ve iklim krizine karşı dirençli toplum oluşturma hedefiyle 5 mahallede öncü bir çalışmaya imza attı. Mahalleden başlayarak ilçeye doğru, yani aşağıdan yukarıya bir planlama anlayışını benimseyen İZ-AFED, bu kapsamda eğitim ve farkındalık faaliyetlerini risk analizi ve azaltma çalışmalarıyla destekliyor. Projenin toplumsal kabul ve etkisi üzerine açıklamalarda bulunan İZ-AFED Kurucusu ve Başkanı Servet Ertaş, çalışmanın Türkiye’de bir ilk ve örnek teşkil edebileceğini belirtti. Ertaş, projenin yalnızca teknik hazırlığı değil, aynı zamanda sosyal uyumu da güçlendirdiğini vurgulayarak, “Çalışmaya ilgi çok büyüktü. Farklı gruplardan insanlar bir arada dinledi. Biz afetlere yalnızca sonrasında değil, öncesinde de hazırlıklı olunmasına çok önem veriyoruz. Mahallelerin güçlendirilmesiyle başlayan bu ağın, ilçe ve il düzeyine kadar genişlemesi gerekiyor” dedi.

AŞAĞIDAN YUKARIYA YAYILMALI

Afet yönetiminde dirençli kentler oluşturmak için aşağıdan yukarıya bir bilinçlendirme anlayışıyla hareket edilmesi gerektiğini vurgulayan Ertaş, “Projeye 2020 Mayıs’ta İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ICLEI (Uluslararası Kırılganlık ve Afet Yönetimi Merkezi) görüşmeleriyle başlandı. 2024’te yapılan anketlerle bölgeye dair ilk veriler toplanmıştı ancak ilerleme sağlanamamıştı. Ardından bizimle iletişime geçildi ve projeyi üstlendik. Çünkü afetlere yalnızca sonrasında değil, öncesinde de hazırlıklı olunmasına önem veriyoruz. Mahallelerin güçlendirilmesiyle başlayan bu ağın, ilçe ve il düzeyine kadar genişlemesi gerekiyor. Bu kapsamda beş mahallede çalışmalara başladık. Gelecekte Konak’ın diğer mahallelerinde veya Bayraklı, Çiğli, Karşıyaka, Karabağlar gibi yüksek riskli ilçelerde devam edebiliriz” diye konuştu.

KONAK, EN KIRILGAN İLÇELERDEN

Konak’ın seçilme nedeninin, yapılan araştırmalarda bölgenin en kırılgan, yoksul ve sosyal eşitsizliğin en yüksek olduğu alan olarak belirlenmesi olduğunu vurgulayan Ertaş, “Projemiz Pazaryeri, Kubilay, Yeni, Süvari ve Ali Reis mahallelerini kapsıyor. Bu mahalleler, yoksulluk ve gelir adaletsizliği açısından birbirine benzer durumda. ICLEI’in de önerisiyle, projede kimseyi dışarıda bırakmadan çalıştık. Amacımız, bölgede yaşayan herkesin afetlere karşı direncini artırmak ve hazırlık süreçlerine katılımını sağlamak. Eğitimlerde yangın, deprem ve sel gibi afetlerde ilk müdahale, korunma ve iklim uyumu konularına yer verdik. Afet anında profesyonel ekiplerin gecikebileceği bilinciyle, halkın bilgili, hazırlıklı ve temel becerilere sahip olmasını hedefledik. Böylece önce kendilerine, ardından ailelerine ve mahallelerine sahip çıkabilecekler” dedi.

245 KİŞİ EĞİTİLDİ

Projenin aşamalarını anlatan Ertaş, saha çalışmasıyla başladıklarını, bir ay boyunca mahalle halkıyla tanışıp sorunlarını dinlediklerini ve iklim değişikliği algılarını ölçtüklerini söyledi. Hidrometeorolojik afetler, özellikle sel ve su baskınlarına dair halkın deneyimlerinin raporlandığını belirtti. Ardından teknik ekiplerin mahalleleri sokak sokak gezerek yapısal riskleri ve su baskını tehlikelerini tespit ettiğini aktardı. Pratik çözümlerden birinin, meteorolojik uyarı sonrası hızlıca kurulup tehlike geçince kaldırılacak sel bariyerleri olduğunu, bunların muhtar koordinasyonunda mahalle halkı tarafından kullanılacağını söyledi. Eğitim aşamasında beklenenin üzerinde katılım sağlandığını, yaklaşık 245 kişiye eğitim verildiğini ve bunlardan 100’ünün ‘Mahalli İklim Afet Yöneticisi’ olarak görevlendirildiğini açıkladı. Bu gönüllülerin afet anında bariyer kurup kaldıracaklarını, ilk müdahaleyi yapacaklarını ve ekipler gelene kadar basit kurtarma görevlerini üstleneceklerini belirtti. Kasım ayında üst modül eğitimleriyle sel bariyeri uygulamalarının teorik ve pratik gösterimlerinin yapılacağını, projenin Aralık ortasında tamamlanacağını ve ICLEI’in beklentilerinin çok üzerinde sonuç alınacağını ifade etti.

HİÇ KİMSEYİ DIŞLAMADAN ÇALIŞTIK

Konuşmasının sonunda İZ-AFED ekibinin çalışma prensibini ve hedeflerini anlatan Ertaş, “Derneğimiz 100 kişiden oluşuyor, 30 kişi aktif çalışıyor. Ekibimiz; mühendis, şehir plancısı, mimar, teknisyen, sosyolog, psikolog ve mahalle muhtarlarından oluşuyor. Herkes uzmanlığına göre katkı sundu. ICLEI’in dışında, eğittiğimiz kişilere 200 Afet Acil Durum Çantası hazırladık. ICLEI Başkanı projeyi ziyaret edip bir çanta aldı. Konak Belediyesi ile çalışmalarımız sürüyor. Destek gelirse projeyi Bayraklı ve diğer ilçelere de taşıyabiliriz. Kırılgan mahallelerde yerel koşullara uyum sağlayarak, kimseyi dışlamadan çalıştık. Bu yaklaşım halktan büyük ilgi gördü” diye belirtti.

MAZGALLAR TIKANIYOR

Bölgede yapısal sorunların yanı sıra, yağmurda tıkanan mazgallar nedeniyle suyun evlere girdiğini ve birçok yerde doğal gaz bulunmadığını belirten İZ-AFED Yönetim Kurulu Üyesi ve Buca Çamlıpınar Mahalle Muhtarı Erkan Güneş, “5 mahallede yürüttüğümüz projede her kültürden insanın bir arada yaşadığını gördük. Altyapı sorunu ciddi boyutta. Meteorolojik afetlere odaklansak da binaların çok eski olduğunu, nüfusun kalabalık ve sığınmacı yoğunluğunun fazla olduğunu tespit ettik. Mazgalların tıkanmasıyla su evlere giriyor; bu nedenle sel bariyeri eğitimleri verdik. Doğal gaz eksikliği nedeniyle kömür kullanımı artmış, bu da çevre kirliliği yaratıyor. Konak merkezinde olmasına rağmen sit alanı olduğu için ihmal edilmiş bir bölge. Sorunların yerinde dönüşüm ve altyapı güçlendirmesiyle çözülmesi gerekiyor” dedi.

EĞİTİMLE FARKINDALIK

Bölgenin en önemli sorunlarından birinin eğitimdeki imkansızlıklar olduğunu belirten Sosyolog ve İZ-AFED gönüllüsü Şeyda Özpolat, “Burası birçok açıdan dezavantajlı bir bölge. Biz özellikle eğitim alanında katkı sunmaya çalıştık. Diğer mahallelerde kolay ulaşılabilen imkanları, bu bölgelerdeki insanlara da ulaştırmak istedik. Bu farkındalığı yaratmak çok önemliydi. Eğitimler verimli geçti; eğitimciler hazır sunumlar yerine bölgenin ihtiyaçlarını analiz ederek özel bir süreç yürüttü” diye konuştu.

ELEKTRİK ALTYAPISINDA SORUNLAR

İZ-AFED Elektrik teknikeri Yusuf Arslan ise özellikle izolasyon ve elektrik altyapısı konusunda çok büyük sorunlar olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı: “Mahalle halkını bilinçlendirdik ancak sorun teknik olduğu için esas muhatabımız elektrik kurumlarıydı. Tespitlerimizi ilettik ve arızaların büyük kısmı giderildi. Altyapı konusunda ciddi bir çalışma yapılması gerekiyor, fakat bu yalnızca bu bölgeye özgü değil; İzmir’in ve hatta Türkiye’nin genelinde büyük bir dikkatsizlik var. Bu durumun üst kademelerden değil, mahallelerden başlayan farkındalık ve eğitimlerle aşılabileceğine inanıyorum.”

EĞİTİMLER DUYULDUKÇA KATILIM KATLANDI

İZ-AFED Yönetim Kurulu Üyesi ve Mali Saymanı Handan Aşan Konter, mahallelerde çalışırken engelli vatandaşların eğitime katılmak istediklerini ancak dışarı çıkamadıklarını söylediklerini belirterek, “Bu durum bizi çok etkiledi. Onlar için özel bir çalışma başlatıyoruz; eğitim videolarını evlerine ulaştıracak, afet çantaları edinmelerini sağlayacağız” dedi. Eğitimlerin duyulmasıyla katılımın arttığını vurgulayan Konter, “Artık insanlar arkadaşlarıyla birlikte geliyor. Yabancı dilde çevirmen desteği sağlıyoruz, kadınların ilgisi de oldukça yüksek” diye konuştu. Engellilerin erişim sorunlarına da dikkat çeken Konter, “Tekerlekli sandalye için yol, rampa ve trabzan eksik. Türkiye’de engellilik zaten zor, bu mahallede daha da dezavantajlı. Onları geride bırakmayacağız; eğitim videolarını ve afet çantalarını evlerine ulaştıracağız” dedi.

Kaynak : HABER MERKEZİ

Okumaya Devam Et

Aşağı kaydırmaya devam edebilir veya ilgi alanınıza göre seçim yapabilirsiniz.