- İzmir
- 07.05.2025 10:43
Türkiye’nin sanayileşme sürecinde önemli rol oynayan, boya ve tarıma dayalı sanayi başta olmak üzere birçok sektörü kurarak ülkemize yenilikler kazandıran Yaşar Topluluğu’nun ve Yaşar Üniversitesi’nin kurucusu duayen iş insanı Selçuk Yaşar, doğumunun 100. yılında düzenlenen bir panelle anıldı.
Moderatörlüğünü Yaşar Üniversitesi Medya İlişkileri Koordinatörü Hakan Atis’in üstlendiği etkinlikte, Yaşar Topluluğu’nun kurucusunun Türk sanayisi ve toplumu üzerindeki derin etkileri konuşuldu. Panelde, Selçuk Yaşar ile sivil toplum alanında birlikte çalışmış iş insanı Uğur Yüce, Yaşar Topluluğu’nda uzun yıllar birlikte görev yaptığı yöneticilerden Yılmaz Gökoğlu ve 2001-2006 yılları arasında Yaşar Holding İcra Başkanı olarak görev yapmış Hasan Denizkurdu konuşmacı olarak yer aldı. Etkinliğe İzmir protokolü, iş dünyası ve sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin yanı sıra Yaşar Topluluğu ve Yaşar Üniversitesi yöneticileri, çalışanları, emekli yöneticileri ve öğrencileri katılım sağladı.
Panelin açılışında konuşan Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Feyhan Yaşar, “Babamız Selçuk Yaşar, hepimizin yaşamında izler bıraktı. Bir baba olarak, eğitimimizle, sağlığımızla yakından ilgilenirdi. İyi eğitim almamızı ve iş yaşamında kalmamızı isterdi. Babam kutlamaları çok severdi. Her yıl doğum gününü kutlardık. 2025 yılı, onun doğumunun 100. yılı. İş hayatı onun için vazgeçilmezdi. Selçuk Yaşar’ı 100. doğum yılında, iş hayatında ve sivil toplumda onunla çalışmış iş insanlarından dinleyerek onu farklı yönleriyle tanıma fırsatı buluyoruz. 2025 yılı boyunca etkinliklerde, Türkiye’ye katkısıyla Selçuk Yaşar’ı anacağız.” dedi.
Panelin kapanış konuşmasını yapan Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili İdil Yiğitbaşı ise” Selçuk Yaşar, bizim için ve dokunduğu birçok insan için rol model oldu. “Ben değil, biz varız” derdi. Birlik ve beraberliğin önemine inanırdı. “Bilim Birlik Başarı” onun, bizlere de yol gösteren ilkesiydi. Bizler, onun bize işaret ettiği gibi ülkemizi, Topluluğumuzu daha ileriye taşımak için birlik ve beraberlik içinde çalışmayı, eğitimi, kültür-sanatı ve sporu desteklemeyi sürdüreceğiz” dedi.
“100. Doğum Yılında Selçuk Yaşar” panelinin moderatörü gazeteci Hakan Atis, “Selçuk Yaşar, ufkun ötesini görebilen bir liderdi. Ay-yıldız yürekli bir iş insanıydı. Vizyoner, yeniliğe tutkulu, kararlı ve sonuç odaklı bir liderdi.” diyerek Selçuk Yaşar’ın liderliğini ve güçlü vizyonunu vurguladı.
Uğur Yüce konuşmasına Selçuk Yaşar ile 1955’lerden başlayan dostluk ve gönül bağının olduğunu anlatarak başladı ve şunları aktardı;
“Selçuk Yaşar, köklerinde sanayicilik olan, inanılmaz derecede yeniliklere açık, olaylara farklı bakan, izleyen, dinleyen ve uygulayan bir iş insanıydı. Haksızlığa tahammülü yoktu. Sorunları çözmek için iş dünyasını bir araya getirdi. Her şeye karışmaz ama her şeyi bilir, takip ederdi. Cesur bir girişimciydi. Doğru bildiklerini her ne olursa olsun cesaretle dile getirirdi. Mücadele kabiliyeti yüksek, dayanıklı, inatçı ve ileriyi gören bir liderdi.”
Hasan Denizkurdu konuşmasında Selçuk Yaşar’ı şöyle anlattı;
“Selçuk Yaşar, insan tanıma konusunda çok başarılıydı. Başarılı olmak için de insana yatırım yapardı. Ekibi çok iyi kurar, etrafına çok iyi insanları toplar, gençlere yönetim kadrolarında görev verirdi. İdeali, hedefleri vardı ve hedefe ulaşmak için ne gerekiyorsa yapardı. Bugün Selçuk Yaşar ile ilgili anlatılanların gençlere ilham olacağını düşünüyorum. Bir sanayi topluluğu kurmaya ve o Topluluğu büyütmeye giden yolda Selçuk Yaşar’ın ne yaptığı kadar nasıl yaptığı da önemli. Onu anlayabilmek hayat başarınıza da yön verecektir.”
Yılmaz Gökoğlu ise şu ifadeleri kullandı;
“Selçuk Yaşar, Cumhuriyet döneminin en önemli girişimcilerinden biriydi. Selçuk Yaşar’ı anlayabilmek için işe ve topluma bakışını anlamak lazım. Selçuk Yaşar iyi bir sanayici ve girişimciydi. Çok yönlü, yenilikçi ve mütevazıydı. Yaşar Topluluğu şirketlerinin ve paydaşlarının beklentilerine cevap verecek ve Topluluğun geleceğini hazırlayacak, değişimi ve gelişimi sağlayacak bir yapı kurdu. Toplumsal sorunların çözümü için öncü oldu. Her zaman ülkesine olan borcunu ödemek için çalıştı.”