Belirsizliğin gücüne inanırım

Bülent Ortaçgil’in onur konuğu olduğu İzmir Buluşmaları’nın 20.si yoğun bir katılımla Güzelbahçe Simge Balık’ta gerçekleştirildi. Buluşmada adeta “Dünden bugüne Bülent Ortaçgil” portresi çizildi


  • Oluşturulma Tarihi : 01.12.2017 07:11
  • Güncelleme Tarihi : 01.12.2017 07:11
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Belirsizliğin gücüne inanırım haberinin görseli

SULTAN GÜMÜŞ

İlham Veren Buluşmalar kapsamında bu kez 20. si gerçekleştirilen etkinlik Güzelbahçe’de organize edildi. Yoğun bir katılımın olduğu buluşmada Bülent Ortaçgil konuk sanatçıydı. Ortaçgil’in şarkıları ve söyleşisiyle katılımcılar keyif dolu anlar yaşadı. Etkinlikte söz alan İzmir Radyosu’nun unutulmaz prodüktörlerinden Ümit Tunçağ, 70’lerin başında Ortaçgil’in radyonun kapısından girdiğini, ardından ilk çalışmalarını çalmaya başladıklarını söyledi. Tunçağ çoğu müzikseverin belki hatırlayamadığı ilk Ortaçgil şarkılarını katılımcılara dinletti, şarkıların büyük ilgi gördüğünü ve sonra sanatçının 45’lik albüm yapmak üzere İstanbul’a gittiğini de belirtti.

BELİRSİZLİĞİN GÜCÜ

Mikrofonu alan Bülent Ortaçgil aslında kimya mühendisi olduğunu ama yaşamında müziğin her şeyden önde geldiğini belirterek şöyle konuştu: “Hayatımın her şıkkında belirsizlik vardı. Bütün yüreğimle inanıyorum belirsizliğin gücüne. Seçimlerimde demokratik olmak, karar verirken elli bin soru sormak, kolay karar vermemek gibi özelliklerim varken, böyle bir adamken yani, iyi ki ‘Ben mühendislik değil de müzik yapacağım’ kararını vermişim. Eğer müzik yapmasaydım hayatından memnun olmayan, homurdanan, sinir harbi geçiren, her şeye aşırı tepki veren bir adam bile olabilirdim.”

“SÖZ BENDEN FIŞKIRMIYOR”

Müzik yaşamında çok önemli müzik adamlarıyla birlikte çalıştığını söyleyen Ortaçgil özellikle çeşitli sergilerin açıldığı Fikret Kızılok, Erkan Oğur, Jak Esim, Cem İkiz, Ezginin Günlüğü, Yeni Türkü gibi birçok solist ve topluluğun dinletiler sunduğu Çekirdek Sanat Evi günlerinden de söz etti.

Ortaçgil, “Fikret Kızılok’la çalıştığım dönem, 1980’ler. En zor, en krizli, en sallantılı, en inişli çıkışlı dönemler insanın nedense en üretken olduğu dönemler oluyor. Fikret’le ortak ürettiğimiz şarkılarda müzikal dokunuş daha çok bana, sözlerse daha çok ona aittir. Ben müzik açısından çok bereketliyim ama söz benden fışkırmıyor. Fikret’se elinde kâğıt, kalemle yaşayan bir insandı. Hemen üretirdi. Toprağı bol olsun” diye konuştu. Bir konuğun sorusunu da cevaplandıran Bülent Ortaçgil, “Büyük alanlar beni biraz ürkütüyor. Müziğimin küçük mekânlara uygun olduğunu düşünüyorum. Mekân büyüdükçe, ses de büyüyor, çoğaldığı zaman kaliteyi korumak güçleşiyor. Ayrıca karşında beş bin insanı gördüğün zaman hafif titriyorsun. İlk dakikada bu heyecan bitiyor” cümlelerine yer verdi.

Toplantı İzmir Buluşmaları Genel Koordinatörü Prof.Dr. Erkan Sevinç’in Bülent Ortaçgil’e saat kulesi heykelini vermesiyle son buldu.