Sayfa Yükleniyor...
Yönetmenliğini Michael Curtizin yaptığı Trompetli Adam çocuk yaşta yeteneğini gösteren caz trompetçisi Bix Beiderbeckenin gerçek yaşam öyküsünü anlatırken, aşık olduğu kadın uğruna sahip olduğu değerlerden nasıl vazgeçtiğini anlatıyor
NİLGÜN TAZE
Young Man with a Horn orijinal isimli Trompetli Adam filminde hayatta bir hedefi olmayan Rick Martinin müziğe olağan yeteneğini fark etmesi ve trompete aşık olması anlatılıyor. 1950li yılların unutulmaz filmleri arasında yer alan film İzmir Büyükşehir Belediyesinin kültür sanat etkinlikleri kapsamında 17 Kasım 2017, saat 20.00de İzmir Sanatta gösterime girecek. Efsane trompetçi Art Hazzard, Ricki kanatlarına alır ve ona trompet çalma konusunda bildiği her şeyi öğretir. Rick bir yıldız trompetçi olur, ama trompet dışında hayatında başka hiçbir şeye yer yoktur. Dengesiz kimliği ve çalıştığı grupların kısıtlı ezgileri yerine caz çalma arzusu onu sıkıntılara sürükler. Kirk Douglasın başrolünde yer aldığı filmde kız kardeşinden başka kimsesi olmayan bir çocuğun bir adamın saksafon çalışına tanık olunca olmak istediği kişiyi, yapmak istediği işi fark etmesini konu alıyor.
KIRILMA NOKTASI
Çok yetenekli olan bu çocuğa Art adındaki bir usta saksafoncu bildiği her şeyi öğretir. Sonrasında çocuk büyür, yeteneği gelişir, çeşitli yerlerde çalmaya devam eder ve ünlenir. Ona aşık olan şarkıcı kadının dediği gibi saksafonuyla evlenmiştir. İyi niyetli birisidir. Öyle ki bir mekanda çaldıktan sonra yorgun olsa bile ustası Artın yaşlılıktan dolayı işten atılmaması için Artın yanında da çalar. Zira ustasının üzerindeki emeklerini unutmamıştır. Şan ve şöhretin de onun için önemli olmadığını görürüz. Onun için önemli olan tek şey rahatça saksafonunu çalabilmektir. Lakin sonra bir kırılma yaşanır. Lauren Baccalın klasik femme fatale karakteri öyküye girmesiyle karakteri arkadaşlarından, ustasından, saksafonundan uzaklaştırır.
BİR DİBE VURUŞ HİKAYESİ
Oldukça sürükleyici ve her şeyi doğru yapan bir film olan Trompetli Adam muhakkak izlenmesi gereken filmlerden. Ayrıca saksafon sevenleri de bu enstrümanın sesine doyuruyor. Bu açıdan film, görevlerinden bir tanesini gayet iyi yerine getirerek sinemaseverlere aynı zamanda güzel bir müzik ziyafeti de sunmuş oluyor. Ana karakter de, Baccalın karakteri de, Art da iyi yazılmış ve oynanmışlar. Kirk Douglas ise yine şahane. Baccaldan daha güzel olan Doris Drayin karakterine ise gereken özen gösterilmemiş ne yazık ki. Sadece şarkı söylemek için filme dahil edilmiş gibi bir izlenim bırakılıyor. Zira bütün sahnelerde şarkı söyletildiği için karakter hakkında doğru dürüst bir şey öğrenemiyoruz. Ayrıca söylediği şarkıların kaliteli olduğunu da söylemek mümkün değil. Saçma sapan sözlere sahip şarkılardı. Neyse, film bir adamın aşık olduğu ya da aşık olduğunu sandığı bir kadın yüzünden yeteneğine, ustasına ihanet etmesini, ünlü birisiyken orkestrayla anlaşamadığından ve eşinden dolayı dibe vurmasını iyi işlemiş. Yönetmenliğini Michael Curtizin yaptığı Trompetli Adam aynı zamanda çocuk yaşta yeteneğini gösteren caz trompetçisi Bix Beiderbeckenin gerçek yaşam öyküsü.
Haber Merkezi