“Çatışmanın olduğu yerde uyum arayışı vardır”

Şair, Yazar ve Hazine Avukatı Harika Külçür, zorlu hayat mücadelesini anlatarak şiir ve müzik ile bezeli yaşamını bizlerle paylaştı. Külçür, ileriye dönük planlarından da bahsederek okurlarına “Yılmayın” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 18.11.2019 07:43
  • Güncelleme Tarihi : 18.11.2019 07:43
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
“Çatışmanın olduğu yerde  uyum arayışı vardır”

BURCU YANAR/RÖPOTAJ
“İzmir aç gözlerini
Bak deniz en güzel aryasını besteliyor şimdi
Elini sallıyor imbatın karşı kıyıdan
Gülüşmeleri işitiliyor martılarının önce
Sonra birden lunapark oluveriyor göklerin
İzmir aç gözlerini…”
O, gözlerinden ziyade yüreği ile dünyayı görebilen bir hanım efendi. Henüz 40 günlük bir bebek iken göz tansiyonu teşhisi koyulan Yazar ve Şair Harika Külçür, ortaokul ve lise yıllarında annesi Şenel hanımdan çok fazla destek görerek azimle ve hırsla bu günlere gelmiş ve hayatta yer edinmiş bir insan. Ayrıca bir hukukçu olan Külçür, hazine avukatlığı yaparak Türkiye’nin çok önemli davalarına da bakıyor. Gelin bu çok yönlü kadını hep birlikte tanıyalım.
Sizi tanıyabilir miyiz?
İzmir’in Karaburun İlçesi’nde doğdum. Hazine avukatıyım. Şiir ve öykü yazıyorum. Ortaokul yıllarımda öğretmenimin şiirler okuması ile ‘Ben de yazabilir miyim’ diye düşündüm sonrasında ise yazmaya başladım ve lise yıllarımda şiirlerim yerel gazete ile dergilerde yayımlanmaya başladı. Bu da benim için çok büyük bir motivasyon kaynağı oldu. Üniversite yıllarında da artık edebiyat dünyasındaki yerimi almaya başladım. 1996 yılında Damar Dergisi’nde şiirlerim yayınlandı ve böyle böyle şairlik serüvenim devam etti.
İlk kitabınızı ne zaman yazdınız?
İlk kitabım Çilek Mevsimi 2009 yılında basıldı. Baharı ve umudu yansıtma temasıyla yazılmıştı. Yıllar içinde şiirlerimi yayımlatma işine uzun bir süre ara verdim. Çünkü avukatlık çok yoğun bir meslek haline geldi. Fakat yazmaya hep devam ediyordum. Bu yılın aralık ayında ise yeni kitabım yayınlanacak fakat ismi henüz belli değil.
Şiirlerinizi yazarken nelerden etkileniyorsunuz? Hukuk ve şiir aslında tezat alanlar aradaki dengeyi nasıl sağlıyorsunuz?
Çatışmanın olduğu yerde uyum arayışı vardır. Sorunun olduğu yerde çözüm arayışı vardır. Okurların en çok beğendiklerimi şiirimi bile ben üniversite dördüncü sınıftayken kıymetli evrak hukuku dersini çalışırken yazdığımı biliyorum. Çünkü o yoğunluktan kaçmaya çalışıyorsunuz ve şiiri bir deşarj aracı olarak kullanmaya başlıyorsunuz. O yoğun duygular da içinizden taşarak kelimelere ve dizlere yansıyor. Hayattaki denge arayışından kaynaklanıyor diyebilirim. Hukuk da sorunların çözüm yöntemi, şiir de bir ilham alma yöntemi ikisi birbirini bu yüzden dengeliyor.
Şiirleriniz daha çok hangi hislerinizi yansıtıyor?
Hepimizin ortak teması aşk. Ama bu sadece ikili ilişkilerde olan aşkı kapsamıyor. Hepimiz aşkı yaşamak ve hissetmek istiyoruz. Onun dışında toplumsal sorunlardan hiçbirimiz kaçamıyoruz. Savaşlar, insanın insana yaptıkları. Hepsi etkiliyor. Ünlü bir düşünürün ‘İnsan insanın kurdudur’ diye bir sözü var. Maalesef birbirimize isteyerek ya da istemeyerek zarar verebiliyoruz. Bunlardan etkilenebiliyorum. Ben aslında etkilendiğim şeylerden sadece şiirler değil öyküler de yazıyorum. Öyküler daha çok kendi yaşadıklarımdan etkilenen örüntüler gibi oluyor. Doğumdan ölüme kadar hep bir gelişme içerisindeyiz. Kendimizdeki eksikleri ya da yanlışları gidermeye çalışıyoruz. Nasıl daha iyi insan olunur konusu üzerine de yazıyorum. Yaşamın her alanı ve anlam arayışı diyebilirim. Şiirlerimde her ne olursa olsun umut etmeyi ve sevmeyi aktarmaya çalışıyorum. Çünkü dünyada yeterince mutsuz insan var.
İlerideki hedefleriniz nelerdir?
Ben beste de yazıyorum. Müzik de benim kendimi yansıttığımı düşündüğüm ve rahatladığım bir alan. ‘İzmir aç gözlerini ve gör güzelliğini’ şeklinde biten bir şiirim var. Bunu da Konak-Urla otobüsündeyken yazmıştım. Bir de ‘İzmir Tangosu’ adında bir bestem var. Bunu İzmir Büyükşehir Belediyesi ile paylaşmak isterim. Bunun İzmir’i anlatan bir videoda kullanılmasını çok isterim. Diğer bestelerim ile ilgili de gelecek yıldan itibaren bir albüm hazırlamayı düşünüyorum. Hayat bana biraz oyun gibi geliyor. Bir yandan şiir bir yandan müzik bir yandan diğer yandan hukuk ve diğerleri bu oyunun bir parçasıdır. Bir de bir sonraki hedeflerimden bir tanesi annemle birlikte olan mücadelemizi konu alan bir kitap yazmak olacak. Güzel bir anne kız öyküsü okuyacağız.
Sizin en çok etkilendiğiniz ve ilham aldığınız şair kimdir?
Nazım Hikmet tabi ki. Çünkü Nazım Hikmet’in şiirlerinde müzik var. Çok net göze çarpan imgelerle ve derin anlamlarla duygularını yansıtan bir şair. Şiirlerinin ritmi olduğu için ondan çok etkilendiğimi söyleyebilirim. Bir de ikinci yeniler diyebilirim.
Bir şiirinizin şarkıya dönüşmesini istediniz mi hiç?
İsterim, istedim. İstiyorum. ‘Seviyorum seni’ isimli şiirimi İstanbul’da bir arkadaşım besteledi. Şu an yayın hazırlıklarında.
Peki sizin durumunuzda olan insanlara nasıl bir tavsiye vermek isteriniz?
Belki klasik olacak ama yılmamak ve sürekli üzerine gitmek diyebilirim.