Dünyanın en tatlı işi; butik pastacılık

Butik Pastacılar ve Kurabiyeciler Derneği Başkanı Emine Kubat butik pastacılığın incelikleri anlatarak, sektörde kalitesiz malzemelerle düzgün olmayan işlerin yapıldığına dikkat çekerek, butik pasta yaptıracakların derneklerine başvurup bilgi edinebileceğini ifade etti.


  • Oluşturulma Tarihi : 17.07.2015 09:17
  • Güncelleme Tarihi : 17.07.2015 09:17
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Dünyanın en tatlı işi; butik pastacılık

ANIL YIKGEÇ

İzmir’de belki de dünyanın en tatlı işini yapan butik pastacılar bir araya gelerek Butik Pastacılar ve Kurabiyeciler Derneği’ni (BUDAPER) kurdu. Dernek üyeleri birbirinden lezzetli ve güzel görselliğe sahip konsept pasta ve kurabiyeler yaratıyorlar. BUDAPER Başkanı Emine Kubat ile hem butik pastacılığın incelikleri hem de dernek hakkında konuştuk. BUDAPER Başkanı Kubat, birçok insanın bu sektörde kalitesiz malzemelerle düzgün olmayan işlerin yapıldığına dikkat çekerek, butik pasta yaptıracakların derneklerine başvurup bilgi edinebileceğini söyledi.

Dokuz Eylül Güzel Sanatlar Seramik ve Cam Tasarımı Bölümü mezunu olan BUDAPER Başkanı Emine Kubat, kızının ilk yaş gününde butik pasta ile tanışıp bu işe ilgi duymaya başlıyor. Güzel sanatlar kökenli olduğu ve gönlümde hep onunla ilgili bir şeyler yapmak kaldığı için bir gün butik pastacılığı yapabileceğimi düşünen Kubat, araştırmaya başlıyor. Özel bir butik pastacılık kursuna giderek kendini geliştiren Kubat, hobisini işe çevirdi. Kursu bitirdikten sonra kendine küçük bir atölye açan Kubat, “Bu işe başladığımdan beri hep daha çok çalışmak, daha iyi nasıl olabilirim diye düşünerek, yenilenerek geçti. Sürekli araştırdım. Birçok kitap inceledim. Kendime reçeteler oluşturdum. Denemeler yaptım. Modelleme ise ayrı bir alan. Butik pastacılıkta damaklara hitap etmek çok önemli ama görsel şölen daha ön planda. Butik pastaların tercih edilme sebebi de görsellik. Birçok kişi bu pastaları yaptırırken görselliğine dikkat ediyor. Lezzeti de arka plana atılmamalı ve ikisi birbiriyle bağlantılı olmalı. Bu yıl butik pastacılıkta 6. yılımı bitireceğim” dedi.

“GÖRSELLİĞİ KADAR LEZZETİ DE ÖNEMLİ”

Butik pastada görselliğin ve lezzetin eşit oranda önemli olduğunu söyleyen BUDAPER Başkanı Kubat, “Birçok müşterim ‘Görselliği güzel olsun, tadı çok önemli değil’ diyor. Bence görselliği kadar tadı da önemli. Lezzeti, damaklarda görsel şölenle birlikte bütünlük sağlamalı. Ben hem görselliğine hem de lezzetli olmasına özen gösteriyorum. Bugüne kadar olumsuz hiçbir geri bildirim almadım. Hatta benimle birlikte büyüyen çocuklarım var. Ben onlara çocuklarım diyorum. Çünkü birinci yaş gününden beri doğum günü pastalarını ben yapıyorum. Bu da bana büyük bir referans oluyor. Hem görsellik hem lezzetin uyum içinde olması gerektiğini düşünüyorum. Ama bence bu da yeterli değil. Daha çok yol almam gerekli. Çünkü hiçbir işte ‘Ben oldum’ dememek lazım. ‘Ben oldum’ demek bitişin başlangıcıdır. Bilgilerime bilgi katmak için düşünür, çalışır, araştırırım” diye konuştu.

Butik pastaların yapımının normal pastalardan daha uzun sürdüğüne dikkat çeken Kubat, “Butik pastaların yapımı normal pastalardan daha uzun sürüyor. Kekini, kreması kendim hazırlıyorum. Modelleme başlı başına uzun zaman alıyor. Özellikle yaz aylarında hava sıcaklığının yüksek olmasından dolayı malzemeler olumsuz etkilenebiliyor. Çok ince işçilik var. Hızlı çalışarak güzel bir görsel çıkartmaya çalışıyorsunuz. Asla kremşanti kullanmıyorum. Pasta kremasını ve ganajı kendim yapıyorum. Pastanın üstünde sadece modellerle olmuyor. Onu bir temaya oturtmak gerekiyor. Müşteri denizkızı olsun istiyor ama pastanın bütününde balıklar, denizyıldızı, yosunlar vb. gibi şeyler olması lazım. Bir pastayı bitirmek 7-8 saatimi alıyor. Çok fazla emek isteyen bir iş. Düğün, nişan, diş buğdayı, doğum günü, baby shower, sünnet gibi bütün özel günlerde butik pasta hazırlıyorum. Aslında bu bir bütün. Hastane odaları süsleme, doğum günü ve diğer özel günlerde tüm organizasyonu yapıyorum. Sadece pastayı, kurabiyeyi değil istenirse oda süslemesi, tabak, çatal gibi bütün konsepti oluşturuyorum” ifadelerini kullandı.

EVE KATKI OLSUN DİYE BAŞLADIKLARI HOBİ, İŞLERİ OLDU

Butik pastacılığın, muffin ve cupcake’ler yapmanın son zamanlarda trend olduğunu birçok insanın bu işe yöneldiğini söyleyen Kubat, derneğin kuruluş sürecini şöyle anlattı,

“Herkes ‘Ben de yaparım’ diyebilir ama iyi şekilde yapılamıyorsa sunulmaması gerekiyor. Ben bu işe başladığımda bunu yapan fazla insan yoktu. Şu anda ise o kadar çok bu iş yapmaya çalışan insan var ki… İyi yapanlar ve kötü yapanlar belli. Bir süre sonra da ilk hevesle bu işe başlayıp kendini geliştirmeyenler piyasadan ayıklanacaktır. Ben atölye kurduktan hemen sonra satışa başlamadım. Çok deneme yanılma yaptım. Komşularıma dağıttım. Tepsi tepsi kurabiyeleri çöpe attığım günler de oldu. Yeni piyasaya giren arkadaşlar maalesef fiyat kırıyorlar. Derneği kurmamızın en büyük sebebi de bu. Gerçekten bu işi yapan, gönül veren insanların layıkıyla işlerini yapabilmesi. Piyasaya çıkıp kalitesiz ve özensiz ürünlerle fiyat kıran insanların elenmesi. Dernekleşme fikri hep vardı. Bu işi yapanların sayısı gün geçtikçe arttı. Piyasanın büyümesiyle belli sorunlar da oluşunca bunları çözebilmek için de birlik olduk. Derneğimiz şu anda 10 kişiden oluşuyor. Butik pastacılığa gönül vermiş herkesi derneğimize bekliyoruz. Her üye olanı takip etmemiz lazım. Altı yıldır butik pastacılık sektöründe olduğum için de sektördekileri tanıyorum. Ayrıca dört yıldır İzmir’de ‘Butik Pastacılar ve Kurabiyeciler Platformu’nun temsilcisiyim. Bu kapsamda etkinlik düzenliyoruz. Butik pastacılardan oluşan bir grup. İlk başta tanışıp kaynaşmak için toplanmıştık. İlk etkinliğimizi ise sponsorlu olarak gerçekleştirdik. Firmalardan çok güzel dönüşler aldık. Dördüncü etkinliğimizin ana sponsoru Orkide Yağları oldu. Girişimci olarak, evimize katkı olarak başladığımız hobimizi işe dönüştürdük. Benim aklımda da hep dernekleşmek vardı. Geçen Nisan ayında derneğimizi kurduk. Dernek çok büyük bir sorumluluk. Kurmadan önce bunun farkındaydım ama işin içine girince daha da fazlası olması gerektiğini öğrendim.”

UCUZ İŞ YAPANLARA DİKKAT!

Piyasada bu işi yapanların sayısının arttığının fakat niceliğinin düştüğünü belirten Kubat, “Ucuz çikolata da pahalı çikolata da var. Unun, yumurtanın bile kalitesi lezzette, kıvam da fark ettiriyor. Kullandığımız malzemeler ve fiyatları belli. Daha ucuz diye kırık yumurta alıp kullananlar var. Normalde kırık yumurta asla kullanılmaz. Bazıları öyle bir fiyat veriyor ki bütün malzemeleri en ucuzundan alsanız el emeğini de en az koysanız bile o fiyata satılmaz. Ama satıyorlar anlamıyorum. Emeğin ucuzu olmaz. Örneğin pastaneden normal pasta alıp şeker hamuruyla kaplayıp butik pasta diye satan insanlar olduğunu biliyorum. Kekini hazır alıp içini kremşantiyle doldurup satanlar ya da pastayı yapıyor, modeli başkasına yaptırıp satanlar da var. Sadece görselliğe bakmasınlar. Her şeyin bedeli olduğu gibi butik pastacılığında bir bedeli vardır. 10 ile 25 lira arasında değişen bir fiyat aralığı var. On liranın altında satılan pastalara dikkat etsinler. Her butik pasta, butik pasta değildir. İyice araştırsınlar. Ucuz olması için kalitesi düşük malzeme kullanımı sağlık açısından da olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bu bence emek hırsızlığıdır. Benim gibi emek yoğun çalışan insanlara karşı haksızlıktır. Butik pasta alacakların dikkatli olmasını rica ediyorum. Bu işi yapan arkadaşların da önünü kesiyorlar. Dernek olarak bize ulaşıp isim sorabilirler. İnternet ve sosyal medyadan bize ulaşabilirler. Biz onları kendi semtlerinde bu işi iyi yapan kişilere yönlendiririz” dedi.

EĞİTİM VE SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİ

Yeni kurulmuş bir dernek olmalarına rağmen ileride bir okul olmak istediklerini belirten BUDAPER Başkanı Kubat, sosyal sorumluluk projelerinden şöyle bahsetti;

“Dernek olarak eğitimlerimiz başlayacak. Eğitimlerimiz sadece butik pastacılıkla da kalmayacak. Modelleme, çikolata, pasta türleri ile ilgili de kurslarımız olacak. Benim hedefim dernek adın altında okul olmak. Daha çok yeniyiz ama ileriye dönük en büyük isteğim bu. Özellikle de kadınlar için istihdam yaratmak istiyorum. Bunları okul olarak gerçekleştirmek istiyorum. Özel bir kurs gibi de olsun istemiyorum. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı ya da Halk Eğitim Merkezleri kapsamında ortak bir çalışma yapılabilir. Bayramdan sonra çocuk Esirgeme Kurumu’na gidip kimsesiz çocukları ziyaret edeceğiz. Onlarla da vakit geçirmek istiyoruz.”

“İLGİNÇ PASTA İSTEKLERİ DE OLUYOR”

Altı yıldır butik pasta yapan Kubat, değişik pasata konseptlerinden de örnekler verdi;

“Melek isimli bir bayan pasta yaptırdı. İsmine istinaden kendini kanatlarıyla falan melek gibi tasvir etmemi istedi. Eski sevgilisi başka biriyle birlikte olmaya başlamış. Eski sevgilisini ve yeni kız arkadaşını da yaptırdı. Diğer bayanı da siyahlar içinde daha çirkin olarak yapmamı istedi. Sonra pastayı sosyal medyada paylaştı. Bu bana ilginç gelmişti. Bir keresinde de bir bayan için pasta siparişi verdiler. Bana bayanın evindeki bir koltuğun fotoğrafını yolladılar ve bunu yapın dediler. Bir tane de köpeği varmış. Onu da ayakucuna yapmamı istediler. Bayanın bir elinde şarap kadehi diğer elinde cep telefonu yapın dediler. Hatta cep telefonunun markasının logosunu özellikle yapmamı istediler. Pastanın içinde de ananas olsun istediler. Ben de bütün bunları kapsayan bir konsept oluşturdum. Çok beğendiler. Bir müşterim de pastanın konseptiyle alakalı olmamasına rağmen mutlaka bir yerinde soğan görseli olsun dedi. Neden diye sorduğumda da lakabının o olduğunu söylediler.”

 

Haber Merkezi