- Kültür-Sanat
- 20.05.2025 17:01
Yazar Hayrettin Filiz’in biyografi çalışmalarının yer aldığı “Seni Söylemeyen Bütün Sözleri Sustum” adlı kitabı, Duvar Yayınları tarafından yayımlandı. Kitabın önsözünü ise hocası olan Doç.Dr. Efdal Sevinçli yazdı
BESTE KOÇ
Hayrettin Filiz’in biyografi çalışmalarının yer aldığı ve vitrine çıkan, “Seni Söylemeyen Bütün Sözleri Sustum - Toplu Oyunlar”, 268 sayfa ve 10 oyundan oluşuyor. Kitapta; “Romantik Bir Çocuk, Ölü ve Hayalperest ya da Hikaye-i Heinrich Von Kleist”, “Büyümek İstemiyorum Anne”, “Sabah Olmadan”, “Sacco ile Vanzetti”, “Rosa Luxemburg”, “Gül Kokusu-Diken Acısı ya da Küçük Kara Samed”, “Füruğ”, “Bir Avuç Kül ya da Sarah Bernhardt”, “Allahın Belası Bir Adam: Moliere” ve “Ölümsüzlük Otunun Sırrı” adlı oyunlar yer alıyor.
Kitabın içindeki 3 oyun ödüllü... “Sacco ile Vanzetti” 2009 yılında, diğer bir oyun olan “Romantik Bir Çocuk, Ölü ve Hayalperest ya da Hikaye-i Heinrich Von Kleist” da 2015 yılında Hayrettin Filiz’e “En İyi Yönetmen” ödülü kazandırmış oyunlar. Bunun yanında, yazarın 2002 yılında yazdığı ve 2015 yılında “İran-Samed Behrengi Türkiye Yoldaşı” ödülüyle taltif edilen “Gül Kokusu-Diken Acısı ya da Küçük Kara Samed” adlı oyun da kitapta yer alıyor. Kitaptaki diğer oyunlar da tiyatro adına öncü kimlik taşıyan oyunlar. Kitapta yer alan “Büyümek İstemiyorum Anne” adlı oyunda, çağdaş toplumun en ciddi sorunlarından biri olan, çocuk ve korku, çocuk ve bilinmez ilişkisi etraflıca ve basit bir tartışma dili kullanılarak inceleniyor. “Sabah Olmadan”, savaş karşıtı, tek perdelik bir tragedya... Bir yıkıntıya hapsolmuş kişilerin yaşamla ölüm arasında durdukları yerin tartışıldığı oyunda, kulise çıkan bir kez daha oyuna dönmüyor. Aynı mantıkla “Ölümsüzlük Otunun Sırrı” adlı oyunda da, kirli zeka ve masumiyetin çatışmasına tanıklık ediyoruz. “Füruğ”da, 32 yaşında ölen dünyaca ünlü İranlı kadın şair Füruğ Ferruhzad’ın yaşamöyküsünü belgesel bir yöntemle sahne oyunu olarak yazan Hayrettin Filiz, “Rosa Luxemburg” da da, eril dünyada bir türlü çözülemeyen, kangren olmuş bir sıkıntı olan “kadın ve varoluş” karmaşına model bir hayatı, Rosa Luxemburg’un hayatını sahneye taşıyor. “Bir Avuç Kül ya da Sarah Bernhardt” ve “Allahın Belası Bir Adam: Moliere” adlı oyunlarda, tiyatro mesleğinin dehaları kabul edilen iki kişinin yaşamlarına ve eylemlerine ortak oluyoruz. Örneğin dünyanın gelmiş geçmiş en büyük kadın oyuncusu kabul edilen Sarah Bernhardt’ın tiyatro anlayışı, “Ben bir oyuncuyum / Aşkların ve öfkelerin çocuğuyum” gibi çarpıcı repliklerle karşımıza çıkarken; “Moliere” oyununda, Moliere’in kekeme bir avukat olduğunu, dürüst olduğu için saray tarafından nasıl ötelendiğini, içimiz acıyarak izliyoruz.
ÖNSÖZÜNÜ EFDAL SEVİNÇLİ YAZDI
Hayrettin Filiz’in ikinci kitabına önsöz yazısını, üniversiteden öğretmeni olan Doç.Dr. Efdal Sevinçli yazmış. Sevinçli Önsöz şu ifadelere yer verdi: “Tiyatro sanatının bütün zorluklarına karşın, yaşam kavgasında, tiyatrodan, sahneden kopmayan nice öğrencimiz var… İşte onlardan biri de yıllar sonra buluştuğum, yaptıklarına tanıklık edip alkışladığım Hayrettin Filiz... Bornova’da kurduğu Bilimsel Tiyatro Atölyesi’nde (2000) çoğu kendi yapıtı, onlarca oyunu sahnelemiş, ödüller almış bir tiyatro emekçisi. Hayrettin Filiz, oyun yazarlığında, kurmaca yapıdan yararlansa da belgeselci bir anlayışla, yaşamöyküleri gerçekliğini oyunlaştırıp seyirciye sunan farklı bir yazar. Filiz, Şimdi de Seni Söylemeyen Bütün Sözleri Sustum adlı toplu oyunlarıyla karşımızda… Bu yapıtında, Bilimsel Tiyatro Atölyesi’nde sahnelediği, dünya yazınından 10 ‘kahraman’ını tanıyoruz. Heinrich von Kleist’tan Sarah Bernhardt’a, Moliere’e, Samed Behrengi’den, Füruğ’a, daha nice sanatçının duyarlıklarını, yaşamöykülerini, belgesel anlayışla / esinlenerek yeniden yeniden yazan bir anlayış görüyoruz. Tanıdığım günlerde bir yazar adayı olarak öğrencim olan Hayrettin, 30 yılı aşkın süredir, yaşamını tiyatroyla kazanırken aynı zamanda bir yazar, bir dramaturg, bir yönetmen yani oyunculuk dışında ne kaldıysa, komple bir tiyatro sanatçısı olarak sahnenin bütün sıkıntılarını, sevinçlerini, mutluluklarını yaşamış önemli bir sanat emekçisi benim için. Bugün, yıllardır yazdığı inceleme yazılarıyla, onlarca belgesel oyunuyla, seçtiği ‘kahramanların’ yaşamlarıyla bizlere örnek olan, değerlerimizi sahnede ölümsüzleştirirken tiyatro sanatını siyasal bir inanç ve duruş olarak amaç edinen Hayrettin Filiz kardeşimin yaşamöyküsü de sahneyi güzelleştirecek bir kaynak artık!... Iğdır’dan İzmir’e uzanan 50 yılı aşan yaşamöyküsüyle, en az yazdığı belgesel oyunlar denli ilginç, bitmeyen bir yaşam oyunu… Dileğim bu ‘oyun’u, en kısa sürede, hep birlikte Bilimsel Tiyatro Sahnesi’nde izlemek, alkışlamak…”
HAYRETTİN FİLİZ HAKKINDA
Hayrettin Filiz, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Yazarlık Bölümü mezunu. 2000 yılında kurduğu Bilimsel Tiyatro Atölyesi adlı tiyatrosunda 140’dan fazla oyun üretmiş ve sahnelemiştir. Türkiye’de yayımlanan birçok sanat-edebiyat dergisinde yazıları yayımlanan Filiz, aynı zamanda değişik gazete ve dergilere de düzenli olarak yazı yazan bir kişilik. Yazmaya devam ettiğini, kuşkusuz birçok kalemin bu konuda yeni çalışmalar yapacağına inandığını; çalışmalarının yeni kalemlere umut, ilham ve aydınlık vermesini dilediğini söyledi.