Sayfa Yükleniyor...
Şair Emre Polat ile şiir ve edebiyat üzerine konuştuk. Kısa bir süre önce ikinci kitabını yayınlayan şair Polat, “Onları Aşağı At’ isimli kitabım, sizi daha ilk sayfalarından itibaren büyüleyecek” dedi
‘Vukuat Vardiyası’ ve ‘Onları Aşağı At’ kitaplarının yazarı Şair Emre Polat ile şiir üzerine konuştuk. 2010 yılında edebiyat dünyasına ‘Tramvaylar Yanlış Makastaydı’ şiiriyle Mühür Dergisi’nde adım atan şair 2013’te ‘Vukuat Vardiyası’ adlı kitabını yayınladı. 8 yıllık bir aradan sonra karşımıza ‘Onları Aşağı At’ kitabıyla çıktı. Raflarda yer alan son kitabıyla ilgili iddialı konuşan Şair Polat, “Onları Aşağı At’ isimli kitabım, sizi daha ilk sayfalarından itibaren büyüleyecek” diye konuştu.
Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
1989, Eminönü doğumluyum. İstanbul’da yaşıyorum. Yıldız Teknik Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı ile Marmara Üniversitesi, Sanat Tarihi bölümlerinde öğrenim gördüm. Biraz veterinerlik bilgim vardır. Birkaç tane yabancı dil biliyorum. ‘Vukuat Vardiyası’ ve ‘Onları Aşağı At’ kitaplarının şairiyim. Yakın çevrem ve bazı kesimlerce ‘Pablito’ olarak da bilinirim.
Edebiyata olan ilginiz nasıl başladı, gelişti ve devamında nasıl ilerledi?
Ortaokul ve lisede Türkçe ile edebiyat derslerim oldum olası pek iyiydi. Özellikle öğretmenlerim, yazdığım kompozisyonları çok beğenirdi. Hatta bir kompozisyonum, kaymakamlıktan başarı belgesi almıştı. Henüz ilkokul çağımdayken babamın aldığı klasik eserleri okumaya başlamıştım. Ömer Seyfettin, Sait Faik Abasıyanık, Sabahattin Ali, Jules Verne, Ernest Hemingway, William Shakespeare gibi yazarlarla çok erken yaşta tanıştım. O zamanlar günlük tutardım ve çocuk aklımla şiirler yazardım. YTÜ’nün ikinci yılında, çok sevdiğim bir hocamın Tanzimat edebiyatı dersinde sarf ettiği, “Evde yazdığınız şeyler eser değildir. Eser olması için onları birilerine okutmalı ve yayımlatmalısınız” sözüyle o vakit, ciddi anlamda edebiyat dünyasına girmeye karar verdim. Bu karardan iki yıl sonra, yani 2010 yılında ‘Tramvaylar Yanlış Makastaydı’ adlı şiirimle Mühür Dergisi’nde, edebiyat dünyasına ilk adımı atmış oldum. 2013’te ilk şiir kitabım Vukuat Vardiyası da Mühür Kitaplığı tarafından yayımlandı. Geçen zamanda bazı kopukluklar olsa da şimdi, ikinci kitabımla yeniden buradayım.
Bize, kısaca ‘Onları Aşağı At’ kitabından söz eder misiniz? Bu kitabı elimize aldığımızda nasıl bir içerik bizi karşılıyor?
Biraz iddialı ve gizemli konuşmak istiyorum. Öncelikle ikinci kitabım yayımlandığı için ve altını çizerek söylemem gerekir ki ilk kitabımın öncüsü olan Mühür Kitaplığı’ndan yayımlandığı için çok sevinçliyim. Şiire ve edebiyata vermiş olduğum 7 senelik aradan sonra 8’inci yılda gelen ‘Onları Aşağı At’ isimli kitabım, sizi daha ilk sayfalarından itibaren büyüleyecek. Evet, iddialıyım çünkü bu kitap, “cehennemden gelen bir şairin ateşiyle” yazıldı. Yandım, söndüm ve şimdi soğuyan lavlarımla mor alevler saçmaya geliyorum. Okumazsanız çok şey kaybedersiniz. Kendimi övmeyi sevmem lakin Zeki Müren’in dediği gibi “İyi olduğum bir şeyde tevazu gösteremem.”
Şu sıralar ne yapmaktasınız, sizden yakın sürede yeni kitap veya kitaplar görecek miyiz?
Pandemi, açıkçası bana yaradı diyebilirim. Genellikle evdeyim ve vaktimi okuyarak, yazarak, resim çizerek, spor yaparak, yabancı dil çalışarak, keman çalmayı öğrenerek değerlendiriyorum. Şu sıralar keman çalmak, bunların hepsine biraz baskın geliyor. Beni, uzun bir süre yeni bir şiir kitabıyla göremezsiniz fakat başka türde bir kitapla birkaç yıl içinde görme ihtimaliniz yüksek.
Bugüne kadar hangi gazete ve dergilerde eserleriniz yayımlandı? Kısaca elde ettiğiniz ödül ve başarılardan söz eder misiniz?
YTÜ’deyken bulunduğum sınıftaki birkaç kişinin önderliğinde yayımlanan bir gazetede, kitaplarıma dahil etmediğim şiirlerimden biri yer almıştı. Ayrıca yanılmıyorsam üniversite çapında bir şiir yarışması düzenlenmişti ve ben üçüncü olmuştum. ‘Vukuat Vardiyası’ adlı kitabım, 2013 Cemal Süreya Şiir Özendirme Ödülü’nü aldı. Mühür, Hayal, Şiiri Özlüyorum, Temren, Deliler Teknesi, Kurşun Kalem, Patika, Varlık, Yasakmeyve, Hürriyet Gösteri dergilerinde şiirlerim ve yazılarım yayımlandı. Bazı dergilerde yazmaya hala devam ediyorum. Ayrıca kısa süre önce, dijital ortamda yayın hayatına başlayan ‘Kod Adı: Maske’ adlı dergide de Onur Şahin ile gerçekleştirdiğim bir söyleşim yer aldı.
Korona Pandemisi ile birlikte okuma oranlarında bir artış yaşandığı belirtiliyor. Siz bu görüşe katılıyor musunuz?
Ufak bir artış oldu sanırım, doğrudur lakin bunun şiire yansıdığını pek düşünmüyorum; çünkü çoğu şiir kitabı ikinci baskıyı bile göremiyor. Şiir yazan çok ama okuyan az. Bu makus kader ne zaman yoluna girer kimse bilmiyor açıkçası.
Şiiri, hayatınızın neresinde konumlandırıyorsunuz?
Şiir, benim ilk aşkım gibi bir şey. Bir gün öykü de yazsam, roman da yazsam veya başka bir sanat dalında herhangi bir eser de ortaya koysam onun yeri; her zaman bende ayrı bir öneme sahip olacak. Şu an için zaten tek aşkım şiir. Bu aşk, hiç bitmesin istiyorum.
Yazdığınız son kitapta beklediğiniz başarıyı elde ettiğinizi düşünüyor musunuz, bundan sonraki yol haritanız nasıl olacak?
‘Onları Aşağı At’ okuyucunun huzuruna çıkalı bir ay dahi olmadı. Bu nedenle herhangi bir başarıdan bahsetmek için henüz çok erken olduğunu düşünüyorum. Sekiz sene önce olsaydı beklentimi yüksek tutardım ama şu an için böyle bir durum söz konusu değil. Hatta bir beklentimin olduğunu düşünmüyorum bile. Geçen yıllarda yaşamış olduğum hayal kırıklıkları, bana fazla beklentiye girmemeyi öğretti. Elbette kitabımın okunması, birden fazla baskı yapması, ödül alması hoşuma gider; lakin bu kitabı meydana getirirken asıl amacım bunlar değildi. Bu kitap, edebiyat dünyasına geri dönüşümün şerefine yazdığım bir şiir başyapıtıdır. Bundan sonraki yol haritam ise başladığım her işi layıkıyla tamamlamak olacaktır.
Haber Merkezi