Genç yazarın kitabı satış rekoru kırıyor

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Öğrencisi Tolgahan Sönmez ile kitabı ‘Geriye Aşk Kaldı’ üzerine konuştuk. Şu an 3’üncü baskıyı yapan kitap 10 bin civarında ciddi bir satış rakamına ulaştı


  • Oluşturulma Tarihi : 16.08.2021 07:44
  • Güncelleme Tarihi : 16.08.2021 07:44
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Genç yazarın kitabı satış rekoru kırıyor

ONURHAN ALPAGUT - RÖPORTAJ

İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi son sınıf öğrencisi Tolgahan Sönmez’in kaleme aldığı, polisiye tarzda Ahmet ve Aylin’in ilginç bir şekilde başlayıp esrarengiz bir şekilde sonlanan hayatlarını anlattığı “Geriye Aşk Kaldı” romanı satış rekoru kırıyor. Katıldığı imza günlerinde yoğun ilgi gören genç yazara yeni romanı ve yazarlık üzerine sorular sorduk. Röportajımızda ‘Hedoni’ adını taşıyan bir roman üzerinde çalıştığını söyleyen Sönmez, kitabının 3 yıl içerisinde tamamlanacağını okurlarına müjdeledi.

Bize kısaca kendinizden söz eder misiniz?

1995 yılında Salihli’de doğdum. İzmir’de yaşıyorum. Sade ve gülümsemekten çekinmeyen bir Egeliyim. Memur bir ailenin ikiz çocuklarından doktor adayı olanıyım. Dokuz Eylül Üniversitesi’nde tıp okuyorum. Hayatım tıp, edebiyat ve basketbol üzerine kurulu. Profesyonel olarak basketbol oynuyorum.

Yazmaya olan merakınız nasıl başladı?

Yazmanın temelinde okumak vardır. İnsan, düşünmeye ve düşündüklerini kağıda aktarmaya istekli bir canlı. Bu istek, roman eğitimi ve tecrübeli editörler ile birleşince ortaya mutlu olabileceğiniz, sizinle birlikte var olan, sizden sonra da nefes almaya devam edecek eserler çıkıyor. Bu duyguyu hissetmek harika bir olay. Bundan keyif alıyorum.

Ne zamandan beri yazıyorsunuz?

“Kalemi yonttum. Yonttuktan sonra tuttum öptüm” diyor Sait Faik. Bir gün tamam diyor insan. Artık bir şeyler yapmalıyım. Benim hikayem yazmak isteyen herkes ile benzer fakat bana göre farklı. Kitap okumayı çok sevdiğim için ben de okunacak bir şeyler yazabilirim diye düşündüm. 20’li yaşlarımda boş bir kağıda bir şeyler karalamaya başladım. Karaladıkça, karaladım. Çalıştıkça, çalıştım. Kimi zaman geceleri uyumadım. Uyuduğum zaman da kitabımın karakterleriyle birlikte uyudum. Yanımda her zaman bir not defteriyle dolaştım. Sokakta, alışverişte veya bir deniz kenarında aklıma ne geliyorsa yazdım. Kimi zamansa yazamadım. Kendimce bahaneler buldum. Arkasına sığındığım bahanelerden de yine yazının büyüsü ve edebiyat kurtardı beni… Sonuç olarak üç yılda ortaya bu eser çıktı.

Kitabın satışları nasıl gidiyor?

Açıkçası kitap ilk çıktığında satış anlamında endişelerim vardı. Kabul etmek gerekir ki ben ilk kitabını çıkarmış bir yazarım. Bu durum, benim satış konusuna önyargıyla bakmama sebep oldu. Ancak zaman geçtikçe okurlar tarafından kitabım beğenildi ve önyargılarımdan kurtuldum. Şu an satışlar anlamında çok iyiyiz. On bin adete doğru gidiyoruz. Gördüğüm ilgi beni motive ediyor. Bölgede çeşitli imza günleri ve söyleşilere de katıldım. Salgın sebebiyle ertelenen Tüyap İstanbul ve İzmir Fuarlarında da standımız ve imza günümüz olacak. Tüm okurlarımı bekliyorum.

Katıldığın imza günlerinde okurlarının sana olan ilgileri nasıldı?

İmza günleri, sanatçının sanatını sergilediği alanlar. Benim imza günümde beklediğimden fazla kişi vardı. Çok mutluydum ve heyecanlıydım. İnsanlar ilk gördüklerinde doğal olarak biraz şaşırıyorlar fakat bu şaşkınlık kısa sürüyor. Hatta şaşkınlık faslından hızlıca tanışma faslına geçiyoruz. Bu aşamada çok mutlu oluyorum. Tanıştığım okuyucularım ve aileleri bana karşı o kadar iyi davranıyorlar ki bu kez şaşıran ben oluyorum. İlk imza günümde çok güzel geri dönütler aldım. Hayatımın en güzel dakikalarını geçirdim diyebilirim. Çok sayıda kitap imzaladım.

Bir roman yazarı olmak hayatına neler kattı?

İnsanların bana olan bakışı değişiyor. İlk başta onlar için normal bir doktor adayı veya bir sporcuyken kitap yazdığımı öğrendiklerinde şaşırıyorlar ve daha farklı yaklaşıyorlar. Bundan memnunum. Önemsendiğimi hissediyorum ve bu kendime olan güvenimi de arttırıyor. Özgüvenli olduğumda daha fazla çalışıp daha başarılı olmak istiyorum.

Yolda yeni roman var mı?

Evet, şu an hazırladığım Hedoni isimli bir roman daha var. Bu ilk kitaptan farklı bir tarzda olacak. Biraz hızlandırmaya çalışıyorum süreci. Tıp Fakültesi okuyor olmam beni biraz yavaşlatıyor. Bu sebeple yeni romanın ortaya çıkması, üç yılı bulacak. Yeni romanımda hedeflerim daha büyük, ilk romandaki küçük eksikleri ikinci romanımda yapmamaya çalışacağım.

Bundan sonraki hedeflerin neler?

Yayınevimle çalışmaya devam edeceğime eminim ama aynı zamanda önümde yaklaşmakta olan bir Tıpta Uzmanlık Sınavı var ve benim asıl hedeflerimden biri de mesleğinde iyi bir hekim olmak. Bunun için elimden gelen her şeyi yapacağım.

Son olarak kitap okumayı seven ama zaman ayıramayan gençlere tavsiyelerin nelerdir?

İnsan, eğer bir şeyi isterse bunu kolay veya zor bir şekilde yapar. Ben buna inanıyorum. Salihli’de profesyonel bir takımda basketbol oynuyorum. Tıp fakültesinde okuyup Tıpta Uzmanlık Sınavı’na hazırlanıyorum. Tüm bunların yanında eğer ben edebiyata da zaman ayırabiliyorsam, herkes her şeyi yapabilir. Benim tavsiyem planlı ve programlı bir hayat. Başarı düzen ile başlar, mutluluk ile sonlanır.

Haber Merkezi