İzmir, düğün fotoğrafçısına para vermekten sakınıyor

İzmir Karşıyaka'da bulunan 7. Sanat Derneği, verdiği fotoğraf ve sinema eğitimleri ile kişileri profesyonelleştirerek, bakış açılarını değiştiriyor


  • Oluşturulma Tarihi : 16.09.2016 07:15
  • Güncelleme Tarihi : 16.09.2016 07:15
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
İzmir, düğün fotoğrafçısına para vermekten sakınıyor haberinin görseli

ONURHAN ALPAGUT-ÖZEL RÖPORTAJ

İzmir Karşıyaka'da bulunan 7. Sanat Derneği, verdiği fotoğraf ve sinema eğitimleri ile kişileri profesyonelleştiriyor ve bakış açılarını değiştiriyor.

Ayrıca düğün fotoğrafçılığı ve profesyonel çekimlerle ilgilenen 7. Sanat Derneği'nin başındaki isim olan Fethi Beşol, röportajımızda İzmir'de iş potansiyelinin yüksek ancak verilen ücretlerin düşük olduğunu söyledi.

Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanat Fakültesi, Görüntü Yönetmenliği bölümü mezunuyum. Sektöre, lise dönemi başlarından beri bir hakimiyetim var. Ortalama 10 yıldır bu iş ile uğraşıyorum. 7. Sanat Derneği olarak, kuruluşumuzun 6. yılını tamamladık. Sektörde kendimize ait bir yer edindik.

Sektör ile ilgili alakanız nereden geliyor?

Kameralara ve fotoğraf makinelerine ilgim küçük yaşlardan itibaren vardı. O yıllarda elimi kamera gibi tutar ve görüntü almaya başlardım. Fotoğraf çekiyor gibi davranırdım. İlkokul yıllarımda ailemden bana bir fotoğraf makinesi almasını istemiştim. Maddi durumumuz çok iyi değildi. Bana bir kompakt makine alınmıştı. Onunla işe koyuldum. O esnada sinemaya olan aşkım da ortaya çıktı. Sürekli olarak film izlerdim. Bir filmi 20 kere izlemişliğim vardır. Daha sonra fotoğraf ve kamera sevdası baş gösterince sektöre yöneldim. Çalışmalarımı bu alanda yoğunlaştırdım.

Bize 7. Sanat Derneği’nin kuruluşundan kısaca söz eder misiniz?

Haziran 2011 yılında bu derneği kurduk. Dolu dolu 6 yıllık bir maziye sahibiz. Derneğimiz genel anlamda fotoğraf ve sinema sanatı üzerine kurulmuş ve bunu yaygınlaştırmayı amaç edinmiştir. Öncelik olarak eğitime önem veririz. Bu bağlamda derneğimiz çeşitli kurslar veriyoruz. Geçim kaynağı olarak bu kursları kullanıyoruz. Burada ben dahil büyük bir ekibimiz var. Bu anlamda fotoğraf ve sinemaya dair atölyeler düzenleniyor. Kapsam dahilinde kısa filmler, fotoğraf, geziler düzenliyoruz. Hatta bu atölyelerden çıkmış, ödül alan kursiyerlerimiz var. Bu yıl içerisinde film atölyemiz başarılar kazanarak çeşitli ödüller aldı. Bunlardan bir tanesi de Saint Michel Üniversitesi’nin Türk Sineması’nın 100. Yılı kapsamında düzenlediği yarışmada 1. olduk. Yine aynı şekilde TAKEV'in liseler arası düzenlediği yarışmadan da 3’üncülük elde ettik.

Faaliyetlerinizden bahsedecek olursak…

Derneği ayakta tutabilmek amacıyla, temel kurslarımız var. Bunlar arasında fotoğraf ve kamera kursları mevcut. Kapsamı geniş. Fotoğraf ve kamera ile hiç alakası olmayan biri dahi kursları tamamlayarak, bu alana yönelebilir. Temel atölyeden başlayarak, ileri aşama atölyelerinde 1 yıl süresince alınan eğitim ile bu işi yapabilir. Güzel Sanat Fakültesi sınavlarına hazırlık kurslarımız var. Bu kurslar sadece güzel sanatlara yönelik değil onun yerine kişiler birer sanatçı adayı olduğu için genel kültür eğitimlerini de kapsıyor. Mesleki ve sınava yönelik kurslarımız var.

Kurslarınızın fiyatı nedir? Verilin eğitimlerde hangi hususlar ön planda?

Temel fotoğraf eğitimi atölyelerimizde toplam 6 haftalık bir eğitim görüyorsunuz. Ders maratonu 15-18 saat arasında değişiyor. Derslerimiz hem uygulamalı hem de kuramsal olarak gerçekleşiyor. Bu atölyenin toplam ücreti 250 Türk lirası. Bu rakam sanıyorum ki İzmir'de bu kalitede sahip olabileceğiniz en uygun yer. Sınıflarımız en fazla üç kişilik sınıflar. Ayrıca diğer yerlerde kayıt olduğunuz şekilde 1 ay kursu beklemek zorundasınız fakat bizde böyle bir durum mevcut değil. Kişiler direkt kayıt oldukları gibi 1 hafta içerisinde kurslara başlayabiliyorlar. Bir yerde 20-30 kişiyle alabileceğiniz bir eğitimi biz maksimum 3 kişilik sınıflarda veriyoruz. Temel eğitim atölyelerimizde kişiler tam olarak cihazı kullanmayı öğrenerek ayrılıyorlar. Bu dediklerim temel eğitim atölyeleri için geçerli. Bu işin devamında uygulamalı atölyelerde ya stüdyo ya da dış mekanlarda çekimler gerçekleşiyor. Bu eğitimler teke tek ya da iki kişilik gerçekleşiyor. Fiyat yine aynı şekilde devam ediyor. Bir uygulamalı atölye için çok uygun bir fiyat bence. Sonrasında mesleki eğitim atölyelerinde teke tek eğitim veriyoruz. Film atölyeleri de yine aynı şekilde 6 haftalık 15 saatlik bir eğitim içeriyor. Sonrasında kısa film uygulama atölyesi ya da kuramsal bir eğitim isterlerse okuma atölyesinden devam edebiliyorlar. Atölyelerden katılımcılar kısa film çekmek istedikleri takdirde ekipmanları tamamen biz temin ediyoruz. Tamamen derneğin ekipmanlarını kullanarak yapacakları çalışmalarda kişilere destek sağlıyoruz.

Kişiye özel bir program düzenleyebiliyor musunuz?

Kişiye ve kurumlara özel atölyelerimiz var. Örnek verecek olursam; İzmir'de önemli bir iş adamı, fotoğraf ve sinemaya ilgisi var. Bu şahıs için bir günlük yoğunlaştırılmış program düzenleyerek eğitim verebiliyoruz. Kurumlara özel fotoğraf kulüplerinin eğitimlerini de veriyoruz. CMS Jant ekibine ders veriyoruz, anlaşmak üzere olduğumuz bir Dr. Oetker grubumuz var.

Fotoğraf ve sinema anlamında neler söylersiniz? Nasıl bir bakış açısına sahipsiniz?

Düğün ve fotoğraf sektörüne dahil olduktan sonra sinemadan uzaklaşmaya başladım. Hiçbir zaman bu işten para kazanıyım diye düşünmedim. Tecrübelerim sonucu sektör tarafından kullanıldığımı fark ettim. Yoğun iş temposuna karşın kazandığım para beni tatmin etmiyordu. ‘Bu işi neden ben yapmayım’ şeklinde düşündüm. Yaptığımız çok sayıda prodüksiyon işi var. Ben işin patronu olarak başındayım. Bu durum beni parasal ve rütbe olarak sektörde bir üst konumda tutuyor. Birinin yanında çalışmak gerçekten zor. Benimle aynı bölümden mezun olup hala bir noktaya varamamış kişiler var.

Bir düğün prodüksiyonunu baz alacak olursak, süreç nasıl işliyor?

Çoğunlukla kişiler bizlere tavsiye ve internet üzerinden ulaşıyorlar. Bir şekilde karşılarına çıkıyoruz. İşlerimizi inceliyorlar, buna göre değerlendirerek bize dönüş yapıyorlar. Bilgilendirme ve fiyatlandırma gerçekleştiriyoruz. Kişi ile sözleşme yapılarak gün ve tarih belirleniyor. Her şey önceden planlanıyor. Çekimler gerçekleşiyor sonrasında kurgu süreci başlıyor. Çok uzun bir süreç.

Sizden ilginç istekte bulunanlar oluyor mu?

Düğün işlerinde kişilerin çok sayıda istekleri bulunuyor. Bin liralık bir iş isteyip içinde Jimmy Jeep de olsun diyenler var. Jimmy Jeep başlı başına bir şey zaten. Taşınması ve kurulması sadece 4 bin-5 bin lirayı bulabiliyor. 60 kişilik bir düğüne 5 kamera isteyenler oluyor. Böyle garip istekler olabiliyor. Bu da kişilerin bilgisizliğinden kaynaklanıyor. 10 bin liralık bir iş için 2 bin lira teklif edenler oluyor. Bu tam terside olabiliyor. Herhangi bir fiyat belirlemesi yok. Bu işi 10,100 liraya yapanlar olduğu gibi 20 bin liraya da yapanlar var. Bir fiyatlandırma yok. Bu işi serbest olarak yapan, vergi levhası olmayan kayıtsız kişiler var. Bu kişiler hem fiyatı kırdırıyor hem de biz gibi profesyonellere olan güveni azaltıyor. Sırf İzmir'de her sene binlerce insan evleniyor. İş gücü ve talep çok fazla. Herkes düğün fotoğrafçısı. Bu durum bizi olumsuz etkiliyor.

Neler yapılabilir?

Sektörde, bir fiyat belirlemesi olursa, işte hem kalite hem de güven artacaktır. Bunun sağlanması gerekiyor. Denetlemeler sıklaştırılmalı. Bu durum devlete de katkı sağlayacaktır.

Düğün çekimi neleri kapsıyor?

İzmir içinde pek iş yapmıyoruz. Genelde Muğla, Bodrum ve Marmaris’te çekim gerçekleştiriyoruz. Sabah erken saatlerde yola çıkıyoruz. Çiftlerimizin işlemleri ile ilgileniyoruz. Saç yapımı ve benzeri günlük faaliyetlerini kayıt altına alıyoruz. Akşam 6 gibi düğün hazırlıkları başlıyor. Bunları kayıt altına alıyoruz. Gece en son iş 01.00 gibi bitiyor.

İlgi ve alaka ne durumda?

İzmir'de insanlar çok iş yaptırıp, az para vermek istiyor. Başka şehirlere göre yaptığınız işin parasını tam manası ile vermiyorlar. İzmir bu yüzden biraz sıkıntılı. Düğün fotoğrafçısına en gereksiz adam gibi davranılıyor. Ancak önemi düğün bittikten sonra ortaya çıkıyor. İzmir'in iş potansiyeli yüksek ancak iş fotoğrafçıya gelince el cebe atılmıyor.