- Kültür-Sanat
- 16.05.2025 12:13
Adına şarkılar yazılan ve unutulmaya yüz tutmuş Selluka Çiçeği, İzmir’in eski sembollerinden bir tanesi. Sanatçı Pelin Uğur, bu çiçekle ilgili olarak hayata geçirdikleri sosyal sorumluluk projesini gazetemize anlattı
BURCU YANAR/ÖZEL HABER
“Sen sen sen aşkı bilsen, başka bir dünyaya girsen
Sen sen sen aşkı bulsan, selluka gibi sarılsan.”
Besteci Nadir Göktürk tarafından adına şarkılar yazılan bir çiçek, Selluka. İzmir Sarmaşığı diye de bilinen Selluka Çiçeği geçmiş zamanlarda İzmir’in sembollerinden biri olarak görülmekteymiş. Günümüzde neredeyse unutulmaya yüz tutmuş bu çiçeği kültür hafızasına sahip olan Atölye Su Geleneksel Türk Sanatları kurucusu Sanatçı Selin Uğur, Genel Koordinatör Pelin Uğur ve Minyatür Sanatçısı Funda Kilercioğlu “Sellukalar sarsın bahçelerimizi” sloganıyla İzmir’e geri kazandırmak için bir proje hazırladı. Projeye kuruluş gününden itibaren desteğini koşulsuz sunan Yük. Zıraat Mühendisi Selma Aydıngöz de dahil olunca Selluka meraklılarına ve hayranlarına çiçeğin tohumunu ve bitkisini ücretsiz olarak ulaştırmaları mümkün olmuş. Pelin Uğur, Selluka projesini ve çiçek hakkında bilinmeyenleri şu sözlerle anlattı: “Bir kültür hafızasına sahip bu çiçeğin unutulmamasını ve giderek yayılmasını istiyoruz. Kent belleğine sahip çiçeğin tekrar hak ettiği yere gelmesi için düzenlediğimiz panellerde ücretsiz tohum ve bitki dağıtımı gerçekleştiriyoruz. Projenin gözle görünmeyen kahramanı çok, biz bu projeyi İzmir sevdalısı, kent kültür mirasına sahip çıkmaya çalışan gönül birliği sağlamış insanlar olarak Atölye Su çatısı altında kardeşim Selin Uğur, üyemiz Funda Kilercioğlu, ben ve projeye katkı koyanlar olarak yürütüyoruz.”
BELEDİYE DESTEK VERMEDİ!
Selluka’nın Ege iklimini seven bir çiçek olduğunu söyleyen Uğur, Selluka’nın çok eski zamanlarda İzmir’e gelen Giritliler tarafından buraya getirildiği söyledi. Uğur, “İnsanların çoğu tarafından bir şarküteri ismi olarak biliniyordu. Anlatılanlara göre Selluka Şarküterisi’nin sahipleri de aslen Giritli’dir ve satışlarını yaptıkları ürünlerin üzerine bir Selluka Çiçeği koyarlarmış. Biz de bir proje yaparak bu özel çiçeği insanlara hatırlatmak, tanıtmak için çalışmalar yaptık. Tarihi Havra Sokağı duvarlarına ‘ Selluka Çiçeği’nin resimleri çizdik” dedi. Projeye destek vermeleri için Konak Belediyesine başvuru yaptıklarını ve Konak Belediyesi Başkan Yardımcısı Mehmet Yunak ile görüştüklerini onun da kendilerini park ve bahçeler müdürlüğüne yönlendirdiğini ancak buradan gelen cevapta atölyenin şahsi bir atölye olduğu ve vakıf ya da dernek olmadığı gerekçesiyle geri çevrildiklerini ifade eden Uğur, bu projeyi kesinlikle ticari bir kaygı ile yapmadıklarını da sözlerine ekledi.
GELİRLER BURS OLACAK
Fazlasıyla göç alan bir şehir olan İzmir’in bir kültür mirasına sahip olmasını istediklerini vurgulayan Uğur, “Çok katlı apartman hayatına geçilmeden önce evlerin bahçelerinde mutlaka Sellukalar olurmuş kokusu her yere yayılırmış. Bu çiçeğin kokusunu özleyenlerden gelen talep üzerine biz de bir firma ile anlaşarak Minyatür Sanatçısı Funda Kilercioğlu özgün minyatür çalışmasıyla tasarladığımız Saat Kulesi görünümlü şişelerde, Selluka kolonyaları üretmeye başladık. Bu kokuların satışından elde edilen gelirler ile de güzel sanatlar fakültelerine hazırlanan, kazanan öğrencilere burs sağlamak istiyoruz. İzmir bir sanat şehri, burada sanatsal dokunuşlar görmek istiyoruz” diye konuştu.