Osmanlı İmparatorluğu hakkında bilgi sahibi olmanızı sağlayacak kitaplar

Osmanlı İmparatorluğu, 624 yıllık görkemli tarihi ile hakkında en fazla araştırma yapılan devletlerden biri olarak karşımıza çıkıyor. İşte Osmanlı İmparatorluğu hakkında bilgi sahibi olmanızı sağlayacak kitaplar…


  • Oluşturulma Tarihi : 01.01.2024 05:30
  • Güncelleme Tarihi : 01.01.2024 02:30
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Osmanlı İmparatorluğu hakkında bilgi sahibi olmanızı sağlayacak kitaplar haberinin görseli

1299 ve 1923 yılları arasında hüküm süren Osmanlı İmparatorluğu, uzun yıllar dünyanın önde gelen devletlerinden biri olmayı başardı. Tarih boyunca birçok savaş, anlaşma, padişah ve son derece önemli nice olaya tanık olan Osmanlı, geçtiğimiz dönemlerin tarihi ve kültürünü anlayabilmek adına son derece kilit bir noktada konumlanıyor. “Geçmişini bilmeyen, bugününü anlayamaz” cümlesinden hareketle, Osmanlı İmparatorluğu hakkında bilgi sahibi olabileceğiniz bazı kitapları, haberimizin devamında sizin için listeledik.

Osmanlı İmparatorluğu’na dair bilgiler içeren kitaplar

Osmanlı İmparatorluğu tarihin en önemli devletlerinden biridir. Tam 624 yıl boyunca ayakta kalan ve birçok önemli olayın ana noktasında konumlanan Osmanlı Devleti hakkında bilgi alabileceğiniz kitaplardan bazılarına, birlikte göz atalım.

Halil İnalcık – Kısa Osmanlı Tarihi – Osmanlı İmparatorluğu Tarihine Kuşbakışı

“Hayatını Osmanlı tarihi üzerine araştırmalara adamış, kitaplar ve makaleler yazmış, Türkiye’de ve dünyada konferanslar vermiş Halil İnalcık’ın ders notları; pek çok yönden güncelliğini korumakta ve tarih severlere yeni bakış açıları kazandırmakta, yeni ufuklar açmaktadır. İnalcık, 1942 yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde başladığı öğreticiliğine, başta Chicago ile Bilkent olmak üzere Harvard ve Princeton gibi saygın üniversitelerde de devam etmiştir. Lisans, Yüksek Lisans ve Doktora düzeylerindeki bu derslerde, sonradan meslektaşı olacak ve Osmanlı çalışmalarını bugünkü konumuna eriştirecek öğrenciler yetiştirmiştir.

Elinizdeki çalışma üç bölümden oluşuyor. İlk bölümde Osmanlı İmparatorluğu’ndan Türkiye Cumhuriyeti’ne uzanan kuşbakışı bir tarih okuması sunuluyor, imparatorluk tarihinin ana hatları en pratik biçimde aktarılıyor. İkinci bölümde yer alan II. Murad (1421-1451), II. Mehmed (1451-1481) ve II. Bayezid (1481-1512) dönemlerindeki askeri ve siyasi gelişmeler, klasik dönemdeki vergilendirme, askerlik işleri, bütçe harcamaları gibi derinlikli meseleler, İnalcık’ın son derece sade üslubuyla kolay biçimde anlaşılıyor. Son bölümde ise Timur’a, kurduğu imparatorluğa ve devrin medeniyetine dair hem hızla okunabilen hem de oldukça doyurucu bir karşılaştırma yer alıyor.

Kısa Osmanlı Tarihi: Osmanlı Tarihi’ne Kuşbakışı; hakimiyeti asırlar süren bir imparatorluğu siyasi, askerî ve iktisadî açıdan çok daha anlaşılır hâle getiren bir başucu eseri.”

Barış Ünlü – Osmanlı: Bir Dünya İmparatorluğunun Soykütüğü

“Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluşunu inceleyen tarih yazımı yakın zamanlara kadar iki temel soru etrafında yoğunlaşıyordu. Bunlardan ilki Osmanlı teritoryal genişlemesinin ardından yatan itici gücün gaza mı, yoksa yağma mı olduğuydu. İkincisi soru ise Osmanlı'nın Bizans-Hıristiyan ya da Türk-İslam uygarlıklarından hangisinin izleyicisi olduğuna yanıt arıyordu. İlk soru etrafında süren tartışmaya idealist ve materyalist tarih felsefelerinin mücadelesi damga vururken, ikinci sorunun odaklandığı tartışma Avrupa-merkezcilik ile milliyetçiliğin çarpışma alanı olarak karşımıza çıkıyordu.

Barış Ünlü, bu iki tartışmanın ötesine geçerek Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluş problemi üzerine yeni bir yaklaşım öneriyor. Yazarın benimsediği dünya-merkezci yaklaşım zaman ve mekân açısından alışık olduğumuz ölçekleri değiştirmekte, büyütmekte ve çoğaltmaktadır. Barış Ünlü böylece, farklı zaman ve mekân karşılaşmalarının, dünya tarihinin yenilenen ve yinelenen tarihsel örüntülerinin ve kültürlerarası etkileşimlerinin bir ürünü olan Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluş tarihini yeniden yazmaktadır.

Elinizdeki kitap Osmanlı'nın dünya-tarihinin derinliklerine uzanan soykütüğünün izini süren bir tarihsel sosyoloji ve sentez denemesidir.”

İlber Ortaylı – İmparatorluğun En Uzun Yüzyılı

“Öncesiyle, Sonrasıyla, Detaylarıyla En Kritik Dönem: Tanzimat

Osmanlı modernleşmesi otokratik bir modernleşmesidir, iç ve dış gelişmeler, hayatının son kırk yılında imparatorluğu bu otokratik modernleşmeden anayasal bir monarşiye kadar sürükledi, imparatorluk genç Cumhuriyete parlamento, siyasal parti kadroları, basın gibi siyasal kurumları miras bıraktı.

Cumhuriyetin tabipleri, fen adamları hukukçu, tarihçi ve filologları son devrin Osmanlı aydın kadrolarından çıktı.

Cumhuriyet ilk anda eğitim sistemini, üniversiteyi, yönetim örgütünü, mali sistemini imparatorluktan miras aldı.

Cumhuriyet devrimcileri bir orta çağ toplumuyla değil, son asrını modernleşme sancıları ile geçiren imparatorluğun kalıntısı bir toplumla yola çıktılar.

Cumhuriyetin radikalizmini kamçılayan öğelerden biri de yeterince radikal olamayan Osmanlı modernleşmesidir.

Bugünkü Türkiye’nin siyasal-sosyal kurumlarındaki sağlamlık ve zaafın bilinmesi, son devir Osmanlı modernleşme tarihini iyi anlamakla mümkündür.

19. yüzyıl bütün Osmanlı camiasının en hareketli, en sancılı, yorucu, uzun bir asrıdır; geleceği hazırlayan en önemli olaylar ve kurumlar bu asrın tarihini oluşturur.”

Emrah Safa Gürkan – Sultan’ın Casusları 16. Yüzyılda İstihbarat Sabotaj ve Rüşvet Ağları

“Bazen işleyişi itinayla düzenlenmiş resmi bir teşkilat çerçevesinde, bazen de fırsatçı ve dalavereci casuslar aracılığıyla, devletler ve ordular tarih boyunca istihbarat yapmıştır. Bu istihbarat teşkilat ve elemanlarının tek görevi haber toplamak ve bu haberi şifreleme ve gizlenmiş yazı gibi metotlarla zamanında ve güvenli bir şekilde aktarmak değildir; düşman hükümdar ve komutanlarını bir suikast ile ortadan kaldırmak, askeri hedeflere sabotaj yapmak ve düşman yönetiminden memnun olmayan "beşinci kol"ları kışkırtmak gibi "örtülü operasyon"lara da girişmektedirler.

İşte, Osmanlıca kaynakları Avrupa arşivlerindeki İtalyanca, İspanyolca, Fransızca, Portekizce, Almanca ve Latince binlerce belgeyle harmanlayan elinizdeki bu kitap, Osmanlıların Yeniçağ'daki istihbarat faaliyetlerini, rakipleri Habsburg ve Venediklilerle karşılaştırmalı bir şekilde ele almaktadır. Sultanın Casusları: 16. Yüzyılda İstihbarat, Sabotaj ve Rüşvet Ağları, cihanşümul bir imparatorluk olan Osmanlıların Avrupa ve Akdeniz'e yolladığı casusların sahadaki faaliyetlerinin yanı sıra, Osmanlı istihbaratının kurumsal yapısı, Osmanlı karşı istihbaratı (kontrespiyonaj), Osmanlı paşa ve elçilerinin haber alma kaynakları, istihbari bilginin siyasi fonksiyonu ve Osmanlı karar alma süreci gibi konuları titizlikle irdelemektedir.

İstihbarat, korsanlık, kölelik, ihtida, Osmanlı-Avrupa ilişkileri ve serhad çalışmaları gibi alanlarda araştırmalar yapan Doç. Dr. Emrah Safa Gürkan'ın bu eseri, yıllar süren arşiv çalışmasıyla bir araya getirilmiş tarihi örnekler eşliğinde istihbarat dünyasının gizemli sayfalarını aralıyor. Böylece hem Osmanlı hem de istihbarat tarihi alanında çok önemli bir boşluğu dolduruyor.”

Sevinç Kuşoğlu - Osmanlı’nın Valide Sultanları

“Elinizdeki bu kitapla hanım sultanların Osmanlı medeniyetine nasıl katkıda bulunduğunu göreceksiniz. Bizlere hanlar, hamamlar, çeşmeler, kervansaraylar, köprüler, camiler bırakan iyiliksever valide sultanlar, hayat hikâyelerini kendi ağızlarından anlatıyor. 600 yıl boyunca üç kıtada hüküm süren Osmanlı padişahlarının anneleriyle olan sevgi bağı, valide sultanların çocuklarının eğitimi için harcadıkları çabalar gözler önüne seriliyor.

Kitabın amacı Osmanlı hanım sultanlarını, ne göklere çıkarmak ne de aşağılamaktır. "Selden sonra geriye kalan kuma, yani Osmanlı medeniyeti"ne dikkat çekmektir.

Eser çok sayıda vesika, kitap, gravür, döneminde yapılmış eski kıyafet albümleri ve yazarın özel koleksiyonundaki orijinal takılar incelenerek hazırlanmıştır. Aynı zamanda ressam olan yazar Sevinç Kuşoğlu bugüne kadar düşünülmemiş bir hanım sultanlar albümü oluşturmuştur.

Bu kitap Osmanlı'nın hüzünlü anneleri hakkında yeni çalışmalara ilham kaynağı olacak bir eser niteliği taşımaktadır.”