Sayfa Yükleniyor...
Gümüşhane doğumlu Ressam Fatma Nazan Özsaka, resim ile olan macerasını anlattı. Ülke içinde ve dışında birçok sergiye katılan Özsaka, 20 yılı aşkın süredir bu sanatı başarıyla sürdürüyor
ONURHAN ALPAGUT-ÖZEL HABER
1957 Gümüşhane doğumlu başarılı resim sanatçısı ve öğreticisi Fatma Nazan Özsaka, genç yaşlarda resmi hobi olarak yapıyordu. Sonrasında bu sanat dalında ilerlemeyi tercih eden Özsaka, başarılı bir çıkış yakaladı. Halk eğitimde usta öğreticilik teklifi aldıktan sonra insanlara da sanatı sevmeyi ve yapmayı öğreten resim sanatçısı 20 yılı aşkın süredir sürdürdüğü sanat kariyerinde yurt içi ve yurt dışı 300 sergiye katıldı. Romanya, Bulgaristan, Yunanistan, İran, Arnavutluk gibi ülkelerde eserlerini sergiledi.
YURT İÇİ VE DIŞINDA SERGİLERE KATILDI
Türkiye’nin pek çok ilinde sergilere katılan Ressam Özsaka Türkiye Sanat Diyaloğu ile Ukrayna Sanat Danışmanlığına layık görüldü. Eserleri Kültür Bakanlığı Ankara Sanat dergilerinin kapak fotoğraflarını süsledi. Kadın ve çocuk konulu birçok projede yer alan ressam yardım amaçlı çok sayıda sergiye katıldı. Aktif olarak sergilere katılmayı ve öğretici ressamlık görevini sürdüren Özsaka, korona sebebiyle çalışmalarına kısa bir süre ara verdi. Resim dışında müzik ile ilgilendiğini dile getiren Özsaka, “Benim büyük bir zevkle uğraştığım ve ilgilendiğim bir hobim daha var: Müzik. Korolara katılıyorum konserler veriyoruz. Böylelikle hayatı dolu dolu her saniyesini değerlendirerek yaşamaya çalışıyorum” dedi. Türk toplumunun sanata verdiği değerin üst noktada olduğunu kaydeden ressam, “Bunu da kurslara katılan insanlara göre değerlendiriyorum. Genelde sanata ilgi daha çok emekli olmuş boş zamanlarını değerlendirmek isteyen insanların hobisi diyebilirim. Gittiğimiz yerlerde açtığımız sergilere çok ilgi duyuluyor ve bu durum bizi mutlu ediyor. Fakat toplum ressamlara yeterince destek vermiyor. Ressamların önleri açılmıyor herkes kendi önünü açmaya çalışıyor. Küratörlükle ilgisi olmayan insanlar küratörlük yapıp sergiler düzenlemeye çalışıyor. Bir kaç yıldır artık galerilerde kapatılıyor. Sergi açmaya yer bulamıyoruz. Sergileri düzenleyen galeriler ise işi paraya dökmüş zaten satış yok yani üste para vererek sergi açmak durumunda kalıyoruz. Bu durum bana cazip gelmiyor. Destek için elbirliği ve iş birliği yapılması sergi ve etkinlik yapılabilecek ortamlar sağlanması daha çok Çalıştayların gündeme gelmesi halkla sanatçıların bir araya getirilmesi gerekiyor diye düşünüyorum” dedi.
SANATI DOĞRU ANLAMAK GEREKİYOR
“Sanatı doğru bir biçimde tanımlamak için öncelikle sanatı bir zevk aracı olarak düşünmemek yani yaşamın gerçeklerinden biri olarak görmek gerekiyor” diyen Özsaka, sanatı severek ve üreterek yapmanın gerektiğinin altını çiziyor. Özsaka, “Sanat güzelliğin yaratıcılığın hayal gücünün bir ifadesidir. Şiirle, müzikle, ezgiyle, resimle, heykelle anlatılır ifade edilir. Sanatla uğraşmak insanın ruhunu yüceltir insana huzur verir. Duygu düşünce hayal ne kadar etkili olursa sanat o kadar değerli ve kalıcı olur. Toplumumuzda sanat o kadar bozulmuş, kötü sanat iyi olarak görüldüğü gibi gerçek sanat algılayışı da yok olmuş. Sanat hakkında konuşabilmek için ilk olarak gerçek sanatı taklit sanattan ayırt etmek gerekir diye düşünüyorum. Gençlere tavsiyem sanatla uğraşsınlar ve inanın gençlerin çocukların sanat konusunda ufukları o kadar açık ki hayal güçleri süper ve çok yaratıcılar hele de zevk alıp seviyorlarsa sanatın peşini bırakmasınlar” diye konuştu.
Haber Merkezi