Sayfa Yükleniyor...
Yenikapı Tiyatro Oyuncusu Orçun Masatçı, gazetemize özel paylaşımlarda bulunarak, Yenikapı Tiyatrosunun kurulma amacını anlattı
EMİNE ŞEKER
Dayanışmaya inandıklarını dile getiren Yenikapı Tiyatro Oyuncusu Orçun Masatçı, Yenikapı Tiyatrosu olarak sanat yaptıklarını ve sanatın cezalandırılmasının mümkün olmadığını söyledi. Masatçı, Mart ayında Gültepede 150 kişilik bir tiyatro salonu olan gösteri merkezi olarak bir yeri hayata geçireceğizdedi.
SANATIN REKABETİ OLMAZ
Yenikapı Tiyatro Oyuncusu Orçun Masatçı, Yenikapı Tiyatrosunun 17 Mart 2005 yılında kurulduğunu ifade ederek, Dışarda bırakılanların, rahatsız edilenlerin ve sanat dışı bırakılanların yeni bir kapısı olması adına tiyatromuzun adı; Yenikapı Tiyatrosu oldu. Sanatta yeni bir kapı oluşturmak istedik. Ötekilerin yeni kapısı olsun istedik. Bazı soğuk evlerde ayağını uzatıp uyumak lükstür. Buradaki insanlar için böyle bir dert yok. Ama böyle dertleri olan insanları tanıyoruz. Bu bakımdan kimsenin duymadığı ama her gün yaşadığımız dertleri biraz daha sahneye çıkarmak için kurulduk. Şuan kadromuzda yaklaşık 40 kişi mevcut. Ama aktif olarak 6 çalışan arkadaşımız var. Bu 6 arkadaşımız festivalleri örgütlüyor. Biz İzmirde ve Türkiyede tiyatro yapmaktan mutluyuz. İzmir halkı bizim ürettiğimiz sanata sahip çıkıyorlar. Eylül-Haziran sezonu içerisinde 47 tane oyun oynuyoruz. Her oyunumuza yaklaşık 80 insan geliyor. Çok büyük bir sayı. Bu sayıyı Ankarada ve İstanbulda yakalayamayan tiyatrolar var. Yani İzmirde seyirci var. Biz diğer tiyatrolardan kendimizi farklı görmüyoruz. Bizim bir hayal dünyamız var. Bu hayal gücünü iktidara taşımak için mücadele ediyoruz. Hayal gücü iktidara diyen Suphi Nejat Ağırnaslı çok önemli bir insandır. Biz onun arkadaşlarıyız. Bu bakımdan kurduğumuz düşlerin gerçek anlamda hayatla buluşması ile hayallerimize ulaşacağımıza inanıyoruz. Diğer tiyatrolar kardeşimizdir. Onlarda bir hayal dünyası ile mücadele ediyorlar. Sanatın rekabeti olmaz. Biz dayanışmaya inanıyoruz dedi.
SANATÇILARDAN NE GELEN OLDU NE GİDEN
10 yıldır Yenikapı Tiyatrosunda çalışmalar yürüttüğünü belirten Masatçı, Yenikapı Tiyatrosuna sanatçıların, halka gidelim sanat götürelim. Halkın ayağına sanat indirelim şeklinde bir bakış açıları vardı. Ben sanatçıların sanatı indirdikleri yerde oturuyordum. Gecekonduda büyüdüm. Bizim mahalleye sanatçılardan ne gelen oldu ne giden. Sonrasında biz arkadaşlarla toplanıp kendi sanatımızı üretmeye karar verdik. Bu anlamda kendi sanatımızı üretmeye 2005 yılında başlamış olduk. Önce 2 yıl boyunca sokakta oyunlar çıkarmaya başladık. Daha sonra baktık tiyatro alanında ciddi dağınıklık söz konusu. Mesleki örgütlenmeler var. Ama bu örgütlenmeler İstanbul merkezli bir tanesi hariç tiyatro oyuncuları meslek birliği Ankara merkezlidir. Bunun dışında kalanlar Ankara ve İstanbul üstünden hareket ediyorlar. Sigortası olan tiyatro sanatçılarıyla ilişkileniyorlar. Ama sigortası olmayan hayatını amatör tiyatro ile devam ettiren ve tiyatro sanatının içinde onlarca sıkıntısını yaşayan dekor gibi baskı gibi kostüm gibi sorunlarla karşılan insanlar var. Bu yüzden tiyatroların eylemli birlikteliğinden yana birkaç tane etkinlik yaptık. İzmirde bir tiyatro kurultayı gerçekleştirdik. Sonrasında Türkiyede tiyatro buluşmalarını başlattık. Tam olarak 8 kere gerçekleştirdik. Önümüzde ki sene Bergamada 9uncusunu yapacağız. Bu buluşmalardan Türkiye tiyatrolar birliği ortaya çıktı. Yenikapı Tiyatrosu bunun 6 dönem dönem sözcülüğünü yaptı. Daha sonra Türkiye tiyatrolar birliğinin de içinde olduğu yaklaşık 19 tiyatro örgütünün yer aldığı bir tiyatro platformu kuruldu. 3 yıldır hala dönem sözcülüğünü Yenikapı Tiyatrosu yapmakta. Tiyatroların birlikteliğine dair Türkiyenin genelinde ne gibi sıkıntılar yaşadıklarına dair fikrimiz oldu. Tiyatro platformunun gerçekleştirdiği 2 tane önemli etkinlik var. Bunlardan 1 tanesi devlet tiyatro çalıştayı Bursa Nilüferde gerçekleştirildi. Bir diğer ikincisi Ankarada Türkiye Barolar Birliği Salonunda gerçekleşen Hukuk Sanat Buluşması oldu. Hem hukuk sanat buluşmasını hem de devlet tiyatro ilişkisi, TÜSAKın seyir tiyatroların yönetmelik değişikliğini, özel tiyatrolara ödenek kesilmesini çok öncesinden söyleyerek bu yardımların politikleşmeye başladığına dikkat çektik. Politik tiyatroların artık ödenek alamadığını burada çok ciddi bir biçimde kıyım yapıldığını anlatmaya başladık. Son dönemde ise altı yıl kuralı ile beraber gezi olaylarına katılan tiyatrolara kıyım yapıldı şeklinde konuştu.
CESARETLENİP BİRLİKTE OLSUNLAR
Masatçı, birliktelik meselesine yoğunlaştıklarını vurgulayarak, özellikle kentlerin ve kent yoksulu mahallelerinde ve köylerinde sanat üretmeye devam ettiklerini açıkladı. Masatçı, Bunun içinde Kırklarelinin Liman Köyünde, Balıklıovada ve Bağdemlerde köy tiyatro festivalini hayata geçirdik. Dikiliye bağlı Bağdem Köyünde köy tiyatrosu çalışması gerçekleştirdik. Yaptığımız festivallerde ve hayata geçirdiğimiz tiyatro çalışmalarında insanların tiyatroya ilgisiz olmadıklarını gördük. Sadece onların hayatına sahneden dokunmakla zorluk çekildiğini gördük. Bu var olan zorluğu onlarla aşmaya çalıştık. 2010 yılında İsyan adlı bir oyun çıkardık. Bu oyun 220 kere perde açtı. Türkiyede 150 farklı yerde oynadık. Köyle, kasabalar ve ilçeler dahil olmak üzere. Gidemediğimiz yerler hala var. Bu anlamda insanlar çalışınca kendi sanatını üretmeye başlayınca yürünebiliyor. Herhangi bir problemle karşılaşılmıyor. Yaptığımız bu etkinliklerden sonra Afrika kıtası Fas ülkesine çağırıldık. Avrupanın 6 ülkesinde 17 kentinde 40 kere perde açtık. Bunların sonucunda bu halkın çocukları sanat yapabiliyor. Bu halkın çocukları sanat üretebiliyor. Yeter ki cesaretlenip birlikte olsunlar. Bu mücadele için bir şeyler yapmaya başlasınlar ifadelerini kullandı.
GÜLTEPEDE 150 KİLİŞİK TİYATRO SALONU
Tiyatro çalışmalarını Kemerlatında bulunan bir atölyede gerçekleştirdiklerini söyleyen Masatçı, Türkan Saylan Kültür Merkezinde de Konak Belediyesinin desteği ile ayda 1 ya da 2 kez prova yapabiliyoruz. Önümüzdeki dönem içerisinde Gültepede Metin Altıok Kültür Merkezi açmak istiyoruz. Orada salonu olan bir tiyatro merkezi yaratalım istiyoruz. 150 kişilik bir tiyatro salonu olan gösteri merkezi olarak bir yeri hayata geçireceğiz. En genç mart ayı içerisinde düşünüyoruz. Çünkü Metin Altıokun doğum tarihi o ay içerisinde. Gültepe bizim için önemli bir yere sahip. Biz oralarda büyüdük. Ailelerimize teşekkür etmek için de diyebiliriz. 5-7 Nisan 2015 tarihlerinde 10. yıl şenliğimiz olacak. 10. Yıl gecesinde değerli sanatçılar bizlerle beraber olacak. Çok kalabalık bir kadroyla Asya Nasıl Kurtulur adlı bir oyun çıkartıyoruz. Bize destek veren tiyatrolara ve dostlarımıza da orada teşekkür edeceğiz dedi.
KARŞILAŞABİLECEĞİMİZ HER ŞEYE HAZIRIZ
Masatçı, Yenikapı Tiyatrosunun bir fikri olduğuna dikkat çekerek, insanların ezilmediği bir dünyada yaşamalarını istediklerini söyledi.Masatçı,sözlerine şöyle devam etti: Biz tüm ezilenlerin tiyatrosuyuz. Özellikle kadınların tiyatrosu olduğumuzu söylüyoruz. İşçi sınıfının iktidarında bu mücadelenin gerçekten adil, özgür ve eşit bir biçimde sonlanacağına inanıyoruz. Bu anlamda da bu söylediklerimizden herhangi bir geri adım atmadığımız için ya da bu sözleri sahneye taşıdığımız için adil olmayan iktidar yanlıları bundan rahatsız olarak bize çeşitli baskılar uygulamaya çalışıyorlar. Ödenekleri kesmeye uğraşıyorlar. Arkadaşlarımıza davalar açıyorlar. Ama bunlar eğlence sebebi bizim için. Biz bu mücadele içinde nelerle karşılaşabileceğimizi biliyorduk. Karşılaşabileceğimiz her şeye hazırız. Biz sanat yapıyoruz. Sanat ile işlenebilecek hiçbir suç olamaz. Ya da tüm suçluları içinde barındırır sanat. Ama sanatın cezalandırılması mümkün değildir. Sanata suç atfedenlere de ilginç insanlar gözüyle bakıyoruz.
Haber Merkezi