- Kültür-Sanat
- 17.06.2025 15:09
Eşi ve 7 çocuğuyla Türkiyeye sığınan Suriyeli Mervan Nevvaf Ahme, bir yandan elektrikçilik yaparak ailesinin geçimini sağlarken diğer yandan da çizdiği resimlerle Suriyede yaşanan dramı dünyaya duyuruyor
Ülkesindeki iç savaş nedeniyle eşi ve 7 çocuğuyla Türkiyeye sığınan elektrik ustası Mervan Nevvaf Ahme, bir yandan geçimini sağlarken diğer yandan çizdiği resimlerle Suriyedeki kaosu dünyaya duyuruyor. Suriyeden ayrıldıktan sonra akrabalarının da bulunduğu Mardinin Kızıltepe İlçesine yerleşen Mervan Ahme, gündüz elektrik işleri yaparken akşamları da kafasını dinledirmek için eline aldığı fırçayla resim yapmaya başladı.
BELGESEL OLDU
Hissettiklerini tuvale döken Mervan Ahme, resimlerini Yunanistanda sığınmacı kampında kalan Suriyeli ressam arkadaşlarıyla paylaşınca Avrupa ülkeleri ve ABDde sergi salonlarına uzanan bir serüvene adım attı. Yunanistanda bir sanat topluluğuyla eserlerini sergilemek üzere anlaşan Mervan Ahmenin hayatı, belgesele de konu oldu.
SERGİ AÇMAK İSTİYOR
Sürrealist (gerçeküstü) tablolarla savaşın getirdiği yıkımı ve savaşa neden olan kültürü sorgulayan Mervan Ahme, mesajını tüm dünyaya duyuracağına inandığı Avrupaya gitmek için gün sayarken minnettar olduğunu söylediği Türkiyede sergi açmayı hayal ediyor.
VAHŞETİ DURDURMAYA ÇAĞRI
Ailesiyle birlikte 7 ay önce geldiği İzmirin Konak İlçesindeki evinde açıklamalarda bulunan Mervan Ahme, ülkesinde can güvenliğinin kalmadığını, ailesinden 6 kişinin öldürüldüğünü, bir akrabasının terör örgütü DEAŞ tarafından fidye için kaçırıldığını, çocuklarını kurtarmak için 2013 yılında Türkiyeye gelmek zorunda kaldığını anlattı.
Mervan Ahme, yaşadıkları karşısında yüreğinin ezildiğini, içinde acılar biriktiğini, bunu taşıyamayacak hale geldiğini belirterek, biraz olsun rahatlamak için resim yapmaya karar verdiğini, resim yaptıkça kendini daha iyi hissetmeye başladığını aktardı.
İBRET ALSINLAR
Okula gittiği dönemde resim yapmayı sevdiğini ancak bunu ilerletme fırsatının olmadığını anlatan Mervan Ahme, şöyle konuştu: İçimde bir boşluk vardı. Bu boşluğu doldurmak istiyordum. O boşluğu doldurup patlatmak istiyordum. İstiyordum ki Avrupaya, insanlara öyle bir şey göndereyim ki insanlar bu şiddet, vahşet kültürünü değiştirsin. Bakın başımıza bu geldi. Bize bakıp ibret alsınlar. Bu mesajı dünyaya ulaştırmak istiyordum. Ey insanlar, insanları birbirinden üstün gören, insanları dil, din ve ırk olarak ayıran bu anlayıştan vazgeçin. Bu kültür şiddeti doğuruyor, savaş çıkartıyor. Bundan vazgeçin. Yarın senin çocuğun da buna muhatap olacak.
RESİMLERİ SERGİLENİYOR
Kendisi gibi ülkesinden ayrılmak zorunda kalan ve Yunanistanda kampta kalan ressam arkadaşlarının sergi açtığını duyduğunu, onlarla bağlantı kurup resimlerinin fotoğraflarını gönderdiğini anlatan Mervan Ahme, şöyle devam etti: Yunanistandaki arkadaşlarım resimleri görünce benden istediler ancak kargo parasını bulamadığım için gönderemedim, fotoğrafını çekip gönderdim. Arkadaşlarım da gönderdiğim fotoğrafların baskısıyla sergi açtı. Yunanistanın çeşitli şehirlerinde 20den fazla sergim açıldı. Bulgaristanda, Norveçte ve ABDde adıma 50ye yakın sergi açıldı.
Yunanistanda mültecilerin sanatsal çalışmalarıyla ilgilenen kar amacı gütmeyen bir topluluğun resimlerini sergilemek için anlaşma yaptığını dile getiren Mervan Ahme, başka bir kuruluşun da hayatını belgesel yaparak sergilerin açıldığı galerilerde izlettiğini söyledi. Mervan Ahme, Avrupanın çeşitli ülkelerinden akademisyen ve öğrencilerin de Türkiyeye kendisini ziyaret için geldiğini aktararak Onların, Avrupanın bana ihtiyacı yok. Yüzlerce üniversite öğrencisi benimle konuştu. Birçoğu Türkiyeye geldi. Hayatımı tez haline getirmek istediler. Üniversitede ne yapıyorlar bilmiyorum. Belgeselimi yaptılar. Fransadan iki mimar evime gelip benimle görüştü. Hayatımı öğrenip gittiler. Bunu ne yapıyorlar, niçin? Öğrencilerine bakın böyle bir insan var, bu acıları çekiyor diyorlar ifadelerini kullandı.
TRANSA GİRİYORUM
Eserlerinde trajediyi, kaosu, acıyı, parçalanmışlığı ve dramı betimlediğini, Orta Doğuda savaşın bitip huzurun geleceğine dair herhangi bir belirtinin olmadığını anlatan Mervan Ahme, duygularını şu sözlerle dile getirdi: Resim yaparken adeta transa giriyorum. Farkında olmadan saklanmış acılarımı resmin içine gömüyorum, yansıtıyorum. Resmi bitirdiğimde saklanmış acılarımın ortaya çıktığını görüyorum. Farkında değilim. Kişisel değil, vatanımın da acıları aynı zamanda. Bütün dünyanın acıları aynı zamanda. İnsanlığın acıları. Eğlence, keyif, sevinç resimlerini yapmak istiyorum ancak kalbim kaldırmıyor. Kalbim yanıyor. Çok zor geliyor çünkü bugüne kadar hep karanlık gördük.
SERGİ AÇMAK İSTİYOR
Mervan Ahme, Türkiyenin sanat yönünü açığa çıkarttığını, burası sayesinde bir sanatçı haline geldiğini ancak sesini daha gür ve etkili şekilde duyurmak için Avrupaya gitmek istediğini kaydetti. Ülkesini çok sevdiğini ancak oraya dönmek istemediğini söyleyen Mervan Ahme, Vatan topraktır. Kırmızı topraktır. İçim yanıyor ama dönmek istemiyorum çünkü bizi felakete götüren o kültür değişmedi. O girdaba girip onlarla yok olmak istemiyorum. Kavga sürecek. Suriye çok fazla bölündü. Çok fazla grup ortaya çıktı. Önce devrim içindi ama sonra değişti. Devrim için değil şu an orada olan. Öldürme, hırsızlık, hakimiyet kurma, parçalanma... Bu yüzden dönmek istemiyorum diye konuştu.
Türkiyeye minnettar olduğunu dile getiren Mervan Ahme, sözlerini şöyle sürdürdü: Resimlerimin önce Türkiyede sergilenmesini çok isterdim çünkü bu ülke bana kucak açtı. Bizlere her türlü yardımı yaptı. Sadece bana değil milyonlarca Suriyeliye bunca yıldır yardım ediyor. Bunun için Türkiyeye çok çok teşekkür ediyorum. Minnettarız. Zor zamanda bizlere kucak açtı. Bu, çok çok büyük bir değerdir. Bu yüzden resimlerimi Türkiye halkı görsün istiyorum. AA/İZMİR