Sayfa Yükleniyor...
Türk karikatürünün dünyaya tanıtılması ve dünya karikatürünün ülkemize aktarılmasına önemli katkılar sağlayan Karikatürist Mehmet Saim Bilge ile karikatür üzerine hoş bir röportaj gerçekleştirdik
ONURHAN ALPAGUT-RÖPORTAJ
Usta Çizer Mehmet Saim Bilge’nin karikatüre ilgisi mizah dergileri ve çizgi romanlar ile başlamış. Asker olarak görev yaptığı yıllarda kendine verilen konularda hazırladığı karikatürleri kıtada göstermiş. O yıllarda Asker olması nedeniyle ağırlıklı olarak askeri konularda karikatürler yaparak zamanın gazetelerinde yayınlatmış. Emekli olduktan sonra karikatüre daha çok zaman ayırma fırsatı bulan Bilge düzenlediği yayınlar ile Türk karikatürünü dünyaya tanıtıyor. Yabancı çizerleri konuk alarak dünya karikatürünün de Türkiye’de bilinmesini sağlıyor.
Ben sizi tanıyorum ancak sizi tanımayanlar için kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
1957 Gerede doğumluyum. Emekli Abayım, ilk ve ortaokulu Gerede’de okudum, Kuleli Askeri Lisesinden 1974’te Kara Harp Okulundan da 1978 yılında Piyade Teğmeni olarak mezun oldum. Yurdun çeşitli bölgelerinde görev yaptım ve 2009 yılında emekli oldum.
Karikatüre olan ilginiz ilk ne zaman başladı?
Resme ilgim vardı, mizah dergileri ile çizgi romanlara da ilgim vardı. Mizah dergileri alır karikatürleri ilgi ile incelerdim fakat çizmiyordum daha ziyade resimle ilgiliydim. ilkokulda arkadaşlarımın resim defterlerine de ben resim çizerdim. Ortaokul ve lisede de resim bölümündeydim. Kara Harp Okulunda biz 4 yıl okuduk ilk mezunlar bizleriz ve dersler aktif metot uygulanırdı. Yani bize de ders anlatma görevi verirlerdi. Ben bana verilen konularla ilgili karikatürler çizerek o zaman tepegöz denilen alete koyar duvara yansıtırdık. Öyle anlatırdım kıtaya çıktığımızda da birlik geceleri yapılırdı. Ara sıra o gecelerin anısına tek sayfalık gazeteler çıkarılır o gazetelere de daha ziyade askeri karikatürler çizerdim. Ama filli olarak emekli olduktan sonra daha çok vakit ayırabildim. İlk karikatürlerim de Arjantin’de sergilendi. Falkland savaşının zannedersem 30.yılı dolayısıyla savaşta yaralanıp bir bacağını kaybeden Arjantinli bir karikatürist adına… Eh bizde zaten askeriz askeri karikatürler de çiziyordum gönderdim sergilendi. Tabi bu beni onore etti ve böylece başlamış olduk.
Sanat ile olan yolculuğunuzda hiç destek gördünüz mü?
Evet. Başta ailem olmak üzere devre arkadaşlarım ki onların hepsinin portrelerini çizip ara sıra arkadaşlar arası esprili konularla ilgili de çizim yapar Facebook sayfamızda paylaşırdım. Anlayışla karşılarlardı ve sonradan tanıştığım karikatürcü arkadaşlardan destek gördüm tabii, tecrübelerinden istifade ettim sağ olsunlar çok büyük destek sağladılar.
Usta bir çizer olarak karikatüristlerimizin yaşadığı sorunlar nedir?
Eskiden gazetelerde karikatürler yer almaktaydı ve mizah dergileri de oldukça mevcuttu dolayısıyla buralarda çalışan arkadaşlar maalesef gazetelerde karikatürlere yer verilmemesi ve mizah dergilerinin azalması haliyle karikatürcüleri de başka arayışlara itti.
Karikatürün yapılma amacı nedir?
Amaç çeşitli olmakla birlikte bir kişi veya kurumun eksiğini mizahi açıdan ele alarak kişi ve kurumlara göstermektir. Tabi tek şartla incitmeden hakaret etmeden. Bunlar dışında eğitimde derslerin daha iyi anlaşılmasını da sağlamaktadır. Çünkü göze ve akla hitap eder, olayları bir çırpıda özetler.
Usta-Çırak ilişkisi ile sürdürülen bu sanat günümüzde ne durumda bu gelenek devam ediyor mu?
Eskiden dergiler birer okuldu şimdi internetle birlikte dergilerin de kaybolmasıyla bu gelenek maalesef yok oldu gibi ancak bazı illerimizde karikatürcü arkadaşlarımız kurs vermekte. Biz de internet ortamında aynı işi yapmaktayız. Hatta pandemi nedeniyle yüz yüze yapılamayan dersler internet ortamında yapılmaya da başladı.
Koronavirüs pandemisi ile birlikte ortaya yeni normal olarak adlandırılan bir yaşam tarzı ortaya çıktı. Peki karikatüre bu durum nasıl yansıdı?
Karikatüristler masa başı ve çoğu da evinden çalıştığı için olumsuz etkilenmese de eğitim verenler için ve sergi yarışma gibi etkinlikler sekteye uğradı. Maalesef bu da dijital ortamda giderilmeye çalışılsa da tam yeterli olmamakta ayrıca korona konulu tüm dünyada çeşitli sergi ve yarışmalar da düzenlenmeye başladı tabi evrensel bir dil olan karikatür evrensel bir soruna da kayıtsız kalamazdı.
Karikatürün yayılması ve gelişmesi adına ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?
En önemli soruyu sordunuz karikatür malum dünyanın ortak dilidir. Özellikle yazısız karikatür evrenseldir. Bu bağlamda 7 yıl önce başladığımız internet ortamında karikatür ders yayınlarımızı uluslararası hale getirerek canlı bağlantılarla dünyadan karikatüristleri çocuklarımızla buluşturduk. Buluşturmaya da devam ediyoruz şu anda da Başkent Postası TV’de Ortak Dil programı ile yine uluslararası canlı bağlantılarla karikatürcüleri Türk seyircisi ile buluşturuyoruz. Ayrıca aylık Başkent Postası gazetesine yine dünyadan ve ülkemizden karikatürcülerin karikatürlerini yayımlıyoruz yani dünyayı Türkiye’de buluşturuyoruz. Hem biz onları daha yakından tanıyor onlara da ülkemizi ve sanatçılarımızı tanıtmış oluyoruz gerek yayınımız gerekse gazete olayı dünyada ilk ve tekdir. Yayınlarımıza devam ediyoruz. Dünyadan ve ülkemizden de ilgi çok büyük TV yayınımıza haftada 5 gün devam ederken aylık gazetemize de her ay en az 20 karikatüristin eserlerini yayımlıyoruz. Bunun yarısından fazlası da yabancı karikatüristler olmak üzere üstelik ki bir kere karikatürü yayımlanan bir daha yayımlamıyoruz. Her ay değişik sanatçılar oluyor bu da daha fazla ülkeden daha fazla sanatçıyı bir araya getirmek demektir. Bugüne kadar 9 aylık sürede 30 a yakın ülkeden 100 den fazla karikatüristi canlı yayınımızda konuk ettik. Yine 60 a yakın ülkeden de 200 den fazla karikatüristin karikatürlerini gazetemizde yayımladık. Bu büyük ilgi haliyle bizi teşvik ediyor.
Karikatürde nasıl bir çizgi izliyorsunuz?
Yazısız karikatürü tercih ediyorum insanların ve ülkelerin kültür inanç ve değerlerine saygı duyarak. Tabii ders verirken de öğrencilerimize genel ahlak kuralları ve ülkelerin kültür ve inançlarına saygılı çizimler yapmalarını öğretiyoruz ve diyoruz ki anneniz babanız kardeşiniz ve arkadaşınızla bakamayacağınız karikatür çizmeyin diyoruz.
Günümüzde zor günler yaşayan karikatür dergilerinin, bu zorlukları yaşamasında dijitalin etkisini ne kadar?
En önemli etken bu ve bütün dünyada durum aynı artık dijitale doğru gidiş var. Pandemi de bu süreci hızlandırdı bu kaçınılmaz bir sonuçtu. Ancak bunun faydası da faydası da bir anda dünyanın öbür ucuna ulaşabilmeniz.
Haber Merkezi