Sayfa Yükleniyor...
Türk Eğitim-Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Merih Eyyup Demir, öğretmen norm işlemlerinde büyük yanlışlıkların yapıldığını öne sürerek, bir öğretmenin 17 saat dersi olduğu bir okuldan 4 saat dersi olan bir okula kendi rızası dışında atandığını iddia etti
EMİNE YALÇIN
4+4+4 eğitim sistemi ile birlikte 72 ay sınırının 60 aya çekildiğini hatırlatan Türk Eğitim-Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Merih Eyyup Demir, 1. sınıf öğrencilerinin bitişik eğik yazıya geçtiğini konu hakkında Milli Eğitim Bakanlığının sınıf öğretmenlerine yönelik bir anket hazırladığını söyledi.
Ayrıca öğretmen atama yer değiştirme yönetmeliği ile yapılan işlemlerde yeni bir matematik kuramı ürettiklerini de anlatan Demir, 4ün 17den büyük olduğunu bakanlık kabul ediyorsa kendilerinin de kabul ettiğini ifade etti.
TÜRKİYE SEVDAMIZ EKMEK İÇİN KAVGAMIZ
Türk Eğitim-Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Merih Eyyup Demir, yaklaşık 20 yıl önce sendikacılık faaliyetlerine en alt birim olan üyelikten başladığını zaman içerisinde iş yeri ve ilçe temsilciliği yaptığını söyledi. Son 6 yıldır da şube başkanlığı görevini yürüttüğünü de sözlerine ekleyen Demir, 20 yıllık sınıf öğretmeni olduğunu ifade etti.
Demir, Türk Eğitim-Sen, bağlı olduğu konfederasyonu olan Türkiye Kamu-Sene bağlı 11 hizmet kolundan bir tanesidir. Eğitim iş kolunda üyelerinin hak ve menfaatleri için mücadele eder. Ancak Türk Eğitim-Senin konfederasyonu söylemi olan Türkiye sevdamız ekmek için kavgamız prensibinden hiçbir zaman taviz vermedik. Evet, ekmek için mücadele eden insanlarız. Ancak bizim bu söylemimizi de bu ince nüansı da toplumun fark ederek bizleri teveccüh ettiğini görmekteyiz. Çünkü biz önce Türkiye sevdamız ekmek için kavgamız diyen bir konfederasyonuz. Yine konfederasyona bağlı Türk Eğitim-Sen olarak ilkemiz önce ülkemiz diyerek hareket ediyoruz. Özellikle ülkenin geleceğini ilgilendiren bir konuda yani eğitim konusunda hareket ettiğimiz için her zaman çocuklarımızın en iyi eğitimi alabilmesi için eğitimin kalitesini yükseltilmesi öğretmenin niteliğinin artırılması yönünde faaliyet göstermekteyiz diye konuştu.
İzmirde biri üniversitede olmak üzere eğitim alanında 4 şube olarak faaliyet gösterdiklerini anlatan Demir, Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde İzmirde 3 ayrı bölge hinterlandında kendilerine düşen ilçelerde faaliyet gösterdiklerini söyledi. Demir, eğitim kolunda çalışan tüm personelin sendikalarına üye olabileceklerini de hatırlattı.
İNSANLARI İŞSİZ BIRAKMANIN BİR HESABI OLMALI
Onlarca İktisadi ve İdari Fakültesinin sendikaya müracaatları sonrasında o fakültelerle birlikte eylem yaptıklarını belirten Demir, yine 350 bin civarında Eğitim Fakültesinden mezun olan öğrencilerin işsiz olduğunu ve bu öğrencilerden bazılarının farklı kamu ve kurum kuruluşlarında istihdam edildiğini herkesin bildiğini öne sürdü. Demir, Elbette hayatınızı devam ettirebilmeniz gerekiyor. Dolayısıyla hayatınızı devam ettirebilmeniz içinde bir işe girmeniz gerekiyor. Bu arkadaşlarımız mezun oldukları alanlarda iş bulamayınca maalesef başka alanlara yöneliyorlar. Bu kişilerin almış olduğu eğitimleri bizim gözden geçirme karşılığını ortaya çıkartıyor. Bu kadar Eğitim Fakültesi açmanın sonucunda bu kadar insanı işsiz bırakmanın hesabı olmalı. Bu süreçte gelecek planlanmasının yapılmadığını gösteren bir süreçtir bu şeklinde konuştu.
ÖĞRENCİ KASLARI BİTİŞİK EĞİK YAZI YAZMAYA ELVERİŞLİ DEĞİL
Demir, 4+4+4 eğitim sistemi ile birlikte 72 ay sınırının 60 aya çekildiğini de hatırlatarak, çocuklarının okula başlama yaşını daha da düşürürken aynı zamanda 1. sınıf öğrencilerinin bitişik eğik yazıya geçtiğini söyledi. Son günlerde Milli Eğitim Bakanlığının bitişik eğik yazı konusunda sınıf öğretmenlerine yönelik bir anket yayınladığının da altını çizen Demir, Anket bitişik eğik yazının devam etmesi ya da etmemesi yönünde hazırlanmış. Ben bitişik eğik yazının bu anket sonucunda olmayacağını düşünüyorum. Sonuçta ben de bir sınıf öğretmeniyim. 1. sınıf öğrencisinin kaslarının bitişik eğik yazı yazmaya ne kadar elverişli olduğunu tartışmaya bile gerek yok ifadelerini kullandı.
GEÇEN ZAMANLAR KAYIP ZAMANLAR
Demir, şube olarak bir çalışma yaptıklarını bu çalışmada LYS sonuçlarına baktıklarında hiçte iç açıcı sonuçlarla karşılaşmadıklarını anlatarak, Türkiyede eğitim konusunda bir sıkıntı olduğunu bu sıkıntıyı da ara ara siyasetçilerinde dile getirdiğini ileri sürdü. Demir, 15 kişilik bir sınıfla 50 kişilik bir sınıfı karşılaştırdığımızda ortaya çıkan eşitsizlikte söylenecek sözün olmadığını düşünüyorum. Başka bir konu ise okullarda henüz tam gün eğitime geçilmedi. Çoğu okulda ikili eğitim yapılmakta. Hatta İzmir özeline bakıldığında bazı okullarda ilkokul ve ortaokul öğrencilerinin aynı binada eğitim ve öğretim hayatına devam ettiğini gözlemliyoruz. Dolayısıyla demek ki 4+4+4 eğitim sistem henüz oturmuş değil. Tam gün eğitime geçilebilmesi için yerel yönetimlerle hükümetin birlikte hareket etmesi ve mutlak suretle yeni binalara olan ihtiyaçların bir an evvel ele alınması gerekiyor. Çünkü geçen bu 4 yıl zaman zarfında aman aman bir iş yapılmadığını görmekteyiz. Öyleyse biz çok gerilerden geliyoruz. Geçen zamanların kayıp zamanlar olduğunu düşünüyorum. Bu kayıp zamanlarında telafisi yoktur. Çünkü bu süre içinde 1. sınıf öğrencisi 5. sınıfa geçiyor. 5. sınıf öğrencisi de lise eğitimine devam ediyor. Bu çocuklar için gelecek hazırlamaya çaba gösteren ailelerin de herhalde yarınla ilgili söyleyecek sözlerinin olduğunu düşünüyorum dedi.
ÖNCE OTURUP KENDİNİZİ TEST EDİN
Eğitim sisteminin yapboz tahtasına döndüğü bir ülkede öğretmene yönelik yapılan saldırıların kaçınılmaz olduğunu da iddia eden Demir, 4+4+4 eğitim sistemi sürecini yönetenlerin öğretmenler olduğunu söyledi. Öğretmenlerin bu süreç içinde büyük özverilerde bulunduğunu da ifade eden Demir, Geçen yılı biz sürekli rotasyonla geçirdik. Biz o zamanlarda söyledik. Alt yapısı olmayan bir iş yaptığınızda mevcut kaosun içine çok daha büyük bir kaos koyarsınız. Bu da tsunami haline gelir. Bunun altından da kimsenin kalkması mümkün olmaz. Dolayısıyla öğretmenlerimizin bulunduğu durumu herkesin gözden geçirmesi gerekiyor. Canı sıkılan herkesin öğretmeni şikayet ettiği bir ortamda öğretmenlerimizin de bulunduğu psikolojik durumu göz önüne alarak özellikle siyasetçilerin mücadele etmesi ve öğretmenin itibarını artıracak söylemlerde bulunması gerektiğini düşünüyoruz. Güneydoğu Anadoluda yaşananları görüyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı yine bir eylem planı hazırlığı içerisin de. Siz ne kadar eylem planı hazırlarsanız hazırlayın orada bulunan arkadaşlarımızın içinde bulunduğu durum kolay değil. Tüm bunlara rağmen siz hala öğretmene şiddete yönelik herhangi bir yaptırım kararı alamıyorsanız ve öğretmenin itibarını toplum içinde yükseltecek kararlar alamıyorsanız bence önce oturup kendinizi test edin diye konuştu.
BU DURUMUN KABUL EDİLİR BİR YANI YOK
Demir, Türkiyede yaklaşık 2 milyon kadar Suriyelilerin olduğunu hatırlatarak, yoğun bir şekilde İzmir ilinde de yaşadıklarını belirtti. Türkiyede yaşayan Suriyeli ailelerin içinde çocuklarında olduğuna dikkat çeken Demir, bu çocukların eğitimden geri kalmaması için gerekli olan çalışmaların yapıldığını anlattı.
Demir, Bu çocuklar eğitim hayatlarına devam edebiliyorlar. Ancak kendi ülkemizde mezun olmuş çocuklarımız iş ararken dışardan ikame eden kişilere iş alanı yaratmayı Türk halkı zaten yorumlayacaktır. Yani kendi vatandaşlarımız atama beklerken siz misafir olan kişileri atıyorsanız eğer bu durumun kabul edilir bir yanı yoktur şeklinde konuştu.
YENİ BİR MATEMATİK KURAMI ÜRETTİK
Öğretmen norm işlemlerinde büyük yanlışlıkların yapıldığını da belirten Demir, sözlerine şu şekilde devam etti: Bana konu ile ilgili maille ulaşan bir arkadaşımız 17 saat dersi olduğu bir okuldan 4 saat dersi olan bir okula kendi rızası dışında devlet emri ile atandığını bu durumun ne kadar doğru olup olmadığını sordu. Bende yetkili kişilerle görüştüm. Yönetmelik gereği siz norm fazlası görülüyorsanız açıkta olan başka bir okula gitmek durumundasınız. 17 saat dersi olan bir okuldan 4 saat dersi olan bir okula norm alıyorsunuz. 4 saat dersi olan bir okula kadrosuyla birlikte gidiyor. Bakanlık tarafından bizim 4ün 17den büyük olduğunu kabul etmemiz bekleniyor. Bu durumu bakanlık kabul ediyorsa bizde kabul ediyoruz. Biz şu anda öğretmen atama yer değiştirme yönetmeliği ile yapılan işlemlerde yeni bir matematik kuramı ürettik. 4 17den büyüktür.
BÖYLESİNE HATALARI KALDIRACAK ZAMAN YOK
Demir, sözlerini şu şekilde bitirdi: Bir konuda yönetmeliğe aykırı bir işlemin yapıldığını düşünüyoruz. Konu ile ilgili başvurumuzu resmi yoldan yaptık. Olumsuz cevabımızı aldık. Bizde mahkemeye gidiyoruz. Mahkeme sonucunda doğruluğumuz onaylanırsa işlem tesis edilmek mecburiyetinde. Mahkeme kararı olduğu için bunu tartışamazsanız işlemi tesis etmek zorundasınız. Öğrencilerimiz zarar gördüğü anda biz bu konuyu basın yoluyla bu arkadaşlarımızın kendilerini test etmesi ve gereğini yerine getirmeleri yönünde uyaracağımızı bugünden bilinmesini istiyoruz. Çünkü yapılan bu yanlışlıklar dönüp dolaşıp bizim çocuklarımızı buluyor. Çocuklarımızın eğitim geleceğini etkilemekte. Çocuklarımızda huzursuzluğa sebep olmaktadır. Bu yaşanılanlara sebep olan insanlarında kendilerine çeki düzen vermeleri gerekiyor. Bu ülkenin böylesine hataları kaldıracak ne zamanı ne de lüksü yoktur.
EYYUP DEMİR KİMDİR
1965 yılında Elazığda doğdu. İlk, orta ve lise tahsilini burada tamamladıktan sonra Eskişehir İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümünü bitirdi.1997 yılında Giresun İli Espiye İlçesi Avluca Köyü İlkokulu sınıf öğretmeni olarak göreve başladı.1999 yılında İzmir İli Torbalı İlçesi Ahmetli Köyü İlköğretim Okulu öğretmeni olarak atandı. Sınıf öğretmeni olarak atandığı İzmir İli Buca İlçesi Hüseyin Avni Ateşoğlu İlköğretim Okulunda 5 yıl sınıf öğretmenliği 4 yıl vekaleten Müdür Yardımcısı olarak görev yaptı. Türk Eğitim Sen Hüseyin Avni Ateşoğlu İlköğretim Okulu işyeri temsilciliği görevimi 6 yıl sürdürdükten sonra Buca ilçe Temsilciliği görevine seçildi. 2009 yılında Buca İlçesi Ali Kuşçu İlköğretim Okulu sınıf öğretmeni olarak yer değiştirdi. 04 Aralık 2010 tarihinde yapılan Türk Eğitim Sen İzmir 1 Nolu Şube IV. Olağan Genel Kurulunda Şube Başkanlığına seçildi. Evli ve 1 erkek 1 kız çocuk babasıdır.
Haber Merkezi