Sayfa Yükleniyor...
İzmir Büyükşehir Belediyesi Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Zeki Buzgan, Suriyede yaşanan iç savaş nedeniyle ülkemize göç eden sığınmacılarla ilgili gazetemize özel demeçler verdi
DAVUT İPEK - İzmir Büyükşehir Belediyesi Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Zeki Buzgan, Suriyede yaşanan iç savaş nedeniyle ülkemize göç eden Suriyeli sığınmacılarla ilgili gazetemize özel demeçler verdi. İzmire zorunlu olarak göç eden sığınmacılar için psikososyal destek ve algı değiştirme çalışmalarının yapılmasının gerektiğini belirten Buzgan, Suriyede yaşanan iç savaş nedeniyle 2011 yılından bu yana beş milyondan fazla Suriyeli, ülkelerini terk etmek zorunda kalmış olan ve savaş ortamından kaçan bu insanlar özellikle Mısır, Ürdün, Lübnan ve Irak gibi komşu ülkelere sığınmışlar, bir milyon 600 bin civarında göçmen ise Türkiye sınırından geçiş yaparak sığınma talep etmişlerdir. Sığınmacıların bir kısmı Güneydoğu illerimizde kurulan 22 ayrı kampta yaşamaya başlamış, ancak kamplara yerleşenlerden çok daha büyük bir kısmı daha iyi şartlarda yaşayabilmek umuduyla tüm ülke boyunca dağılmış, önemli bir kısmı İstanbul ve İzmire gelmişlerdir dedi.
İMKANLARDAN FAYDALANAMIYORLAR
Buzgan, sığınmacılara tanınan kolaylıklardan yeteri kadar yararlanamadıklarını belirtti ve sözlerine şöyle devam etti: İzmir, Konak ilçesi başta olmak üzere, diğer bazı ilçelerde tahmini olarak altmış binden fazla Suriyeli sığınmacıya ev sahipliği yapmaktadır. Bu sayının yüzde 75i otuz yaşın altındadır. Kadın erkek oranı ise eşit gibidir. Bu nüfusun ancak yüzde 1lik kısmı kendi ekonomik varlıkları ve iş potansiyellerinden dolayı asgari standartların üzerinde yaşayabilmektedir. Zanaat sahibi olanlar da yüzde 1in altındadır. Karşılaştıkları en büyük sorun ise ilk geldiklerinde sağlık yardımı desteği iken, şimdi, dil ve temel ihtiyaçlarını karşılayamamalarıdır. Dil bilmemelerinden dolayı devletin sağlamış olduğu imkanlardan faydalanmakta da zorluk çekmektedirler. Çocukların eğitim imkanlarından faydalanamamaları, Türk Hukuk Sistemini bilmemeleri, kent yaşamına, kent kültürüne yabancı olmaları, yaşadıkları sorunları artırmaktadır. Şimdilerde hastanelerin ayakta sağlık hizmeti vermeleri sorunlarının bir kısmını çözer gibi görünmekteyse de reçetelerde yazılı olan ilaçları kendi imkanlarıyla almaya mecbur bırakılmaları eksik kamu hizmeti sunumu görüntüsü vermektedir.
EMEK SÖMÜRÜSÜ BÜYÜK SORUN
Sığınmacıların burada çeşitli işlerde zor koşullarda çalıştırıldığını da söyleyen Buzgan, Daha çok gündelik işlerde kayıt dışı çalışmakta olan sığınmacılara yönelik emek sömürüsü de bir başka sorundur. Gelirin düşüklüğü veya yokluğu barınma, beslenme ve diğer fiziki ihtiyaçların karşılanması da olumsuz yansımaktadır. Suriyedeki iç savaş, evlerini ve yaşam alanlarını terk etme sonucunda oluşan psikolojik travmayı rehabilite ve psikososyal destek hizmetlerinin bulunmaması, sığınmacıların İzmirde entegrasyonlarını zorlaştırmaktadır. Sığınmacıların topraklarını, evlerini, işyerlerini ve anılarını terk ederek ülkemize sığınmaları, kendilerinin tercihi değildir. Hayati bir zorunluluktur. Suriyede iç savaş hali devam etmektedir. Ne zaman sona ereceği de belli değildir dedi.
HİÇBİR ŞEYİN GARANTİSİ YOK
Sığınmacılarla empati kurmanın son derece önemli olduğunun altını çizen Buzgan, sözlerini şu şekilde sonlandırdı: Çağımızın acımasız anlayışından dolayı her toplumun başına gelebilecek olan bu hazin tabloyu insan odaklı çözmeye çalışmalıyız. Bugün onların başına gelenlerle yarın bizim karşılaşmayacağımızı kimse garanti edemez. İzmirin aydın, duygulu, demokrat ve sevgi dolu insanlarından beklentimiz, kendilerini bir an için sığınmacıların yerine koyarak empati yapmalarıdır. Ayrıca unutmamalıyız ki aç ve açlıktan dolayı sağlıksız, evsiz, evde yaşayanların ise hijyenik olmayan ortamlarda yaşamaya mecbur bırakılmış, işsiz, eğitimsiz, dilimize ve yaşam tarzımıza da yabancı olan bu insanlarla ilgilenilmesi gerekmektedir. Onlara ön yargıyla bakılmaması, bugün olmasa bile yarın sosyal sorunlar, adli vakalar, hijyenik olmayan yaşam şartlarından dolayı bulaşıcı hastalıklar ve akla gelmeyen birçok sıkıntıları göğüslemeye kendimizi hazırlamalıyız. Sevgili İzmirlilerin birçok konuda olduğu gibi insan odaklı bu konuda da diğer illere örnek olacak bir yaklaşımla bu günahsız ve çaresiz sığınmacılara, ülkeye örnek olacak şekilde kucak açacağına inanıyoruz.
Haber Merkezi