Altıntaş’tan 12 Eylül mesajı: Geçmişle yüzleşip, kalıcı düzen inşa edemedik

12 Eylül’ün yıl dönümü nedeniyle bir açıklamada bulunan Haydar Altıntaş, Türkiye’nin yaşanan darbelerden dersler çıkarmadığını ve güçler ayrılığının hala zayıf olduğunu söyledi.

  • Oluşturulma Tarihi : 12.09.2025 12:28
  • Güncelleme Tarihi : 12.09.2025 12:28
  • Kaynak : BERKAY ERDEN
Altıntaş’tan 12 Eylül mesajı: Geçmişle yüzleşip, kalıcı düzen inşa edemedik haberinin görseli

Türkiye tarihinde yaşanmış askeri darbelerden biri olan 12 Eylül Darbesi’nin yıl dönümü nedeniyle siyasi isimlerden açıklamalar gelmeye devam ediyor. Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Haydar Altıntaş yaptığı açıklama ile Türkiye’nin geçmişi ile yüzleşemediğini ifade etti. Demokratikleşmenin bir siyasi partinin çıkarı için yapılamayacağını da belirten Altıntaş, gerçek demokrasinin farklılıkların zenginlik kabul edildiği bir üzen gerektiğini dile getirdi.

ALTINTAŞ: BİR DAHA ASLA DEDİK

Türkiye’de hala güçler ayrılığının zayıf olduğunu söyleyen Altıntaş, ülkenin darbelerden değil; yasalardan ve özgürlüklerden güç alması gerektiğini ifade ederek, “45 yıl önce bugün yaşanan 12 Eylül askeri darbesinden de, 1997’deki 28 Şubat post-modern müdahalesinden de, 2007 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yaşanan 367 oy krizinden de gereken dersleri almadık. Demokratikleşme sürecimizdeki daha pek çok aksaklık ve engel, demokrasimizi geliştirecek yerde daha da sakatladı. Türkiye, askeri vesayetin gölgesinden kurtulmaya çalışırken aynı zamanda yargı vesayetinin, bürokratik elitizmin ve siyasi kutuplaşmanın da ağır sonuçlarını yaşadı. Darbeler, muhtıralar, kapatma davaları, krizler ve siyasal mühendislik çabaları, halkın iradesine ve demokratik kurumların işleyişine defalarca müdahale etti. Ancak ne yazık ki geçmişle yüzleşip kalıcı bir demokratik düzen inşa edemedik. Bugün hâlâ güçler ayrılığı zayıf, hukuk devleti kırılgan, kurumların bağımsızlığı tartışmalı, basın özgürlüğü baskı altında. Geçmişte yaşanan her müdahaleden sonra ‘bir daha asla’ dedik ama demokrasimizi çoğulculuk, denge-denetleme ve temel hak ve özgürlükler üzerine kalıcı şekilde oturtmayı başaramadık. Oysa bu ülke, darbelerden değil, demokratikleşmeden; vesayetten değil, milli iradeden; yasaklardan değil, özgürlüklerden güç almalıydı. Siyasetin önünü kesen her adım, toplumu geriye götürdü” şeklinde konuştu.

FARKLILIKLAR ZENGİNLİK KABUL EDİLMELİ

Demokratikleşmenin bir siyasal iktidarın çıkarı için yapılmaması gerektiğini söyleyen Altıntaş, gerçek bir demokrasinin farklılıkları zenginlik kabul edeceğini belirttiği açıklamasını şu sözler ile noktaladı: “Darbe dönemlerinin acıları hâlâ toplumun hafızasında tazeliğini koruyor. Artık bu kısır döngüyü kırmak zorundayız. Demokratikleşmeyi bir siyasal iktidarın veya partinin çıkarı için değil, milletimizin ortak geleceği için savunmak mecburiyetindeyiz. Hukukun üstünlüğünü, temel hak ve özgürlükleri, çoğulculuğu ve kurumsal güveni güçlendirmeden demokrasimiz kalıcı olamaz. Gerçek bir demokrasi; her görüşün temsil edildiği, farklılıkların zenginlik kabul edildiği, adaletin herkese eşit işlediği bir düzeni gerektirir. Türkiye, geçmişinden ders çıkarıp geleceğini özgürlükler ve hukuk temeli üzerinde inşa ederse, ne 12 Eylül’ler, ne 28 Şubat’lar, ne de 367 krizleri bir daha yaşanır.”

Kaynak : BERKAY ERDEN