Bakan Çelik'ten tepki

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, televizyon ekranlarından 'Ekmek yemeyin, süt içmeyin, et yemeyin' diyen kişilere tepki göstererek, "Saçma sapan yaklaşımlarla maalesef bu milletin hayvancılıktaki damarlarından bir tanesini kurutma gayretindeler" dedi.


  • Oluşturulma Tarihi : 12.03.2017 08:02
  • Güncelleme Tarihi : 12.03.2017 08:02
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Bakan Çelik'ten tepki

Bakan Faruk Çelik, Adana'da Türkiye Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliğince HiltonSA Oteli'nde düzenlenen, 'Küçükbaş Hayvancılık Sektörü' konulu toplantıya katıldı. Dünyada gıda savaşlarından söz edildiğini bildiren Bakan Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Herkes bilmeli ki, mevcut toprağımızı ve üreticimizi korumak gerekiyor, bu değerleri iyi değerlendirmek gerekiyor. Teknolojiyi iyi kullanmamız gerekiyor ki, bu yarıştan kopmayalım. Aksi takdirde vay halimize. Gelecekte gıda savaşlarının da kapısı aralanacak. Bugün 14.5 milyon hektarlık arazimizi ekip 161 milyar liralık hasılat elde ediyoruz. Bunlar güzel şeyler ama nüfusumuz arttığı için yeni adımlar atmamız, bakış açılarını geliştirmemiz gerek. Bugün yılda 113 bin tonluk küçükbaş hayvan eti elde ediyoruz. Bu oran son derece düşük. 1 milyon 300 bin ton ete ihtiyacı olan bir ülkede 1 milyon 150 bin ton üretilirken, bunun 10'da birini küçükbaş etinin olmaması çok büyük bir eksiklik. Küçükbaş hayvan sayımız 42 milyon civarında ama bu coğrafyada bu rakamın yeterli olmadığını ortada. Hayvan varlığımızı arttırmak ve sürdürülebilirlik için desteklerimiz sürüyor."

ZAVALLILARI KINIYORUM

Bilim adamı sıfatıyla televizyon ekranlarından 'Ekmek yemeyin, süt içmeyin, et yemeyin' diyen kişiler bulunduğunu aktaran Çelik, şunları kaydetti: "Ekranda 'Şunu yemeyin, bunu yemeyin' diyorlar. Bunu bilim adamı adı altında yapıyorlar. Bu salonda bir kez daha kınıyorum. 'Ekmek yemeyin, süt içmeyin, et yemeyin', 'Yok şunları yemeyin, bunları yemeyin' diyorlar. Bu nasıl bilimsel bir yaklaşımdır? Birinin rahatsızlığı varsa doktor ona hangi ürünleri tüketmemesi gerektiğini söyler. Bu konuda gerçekten dirsek çürütmüş, kafa yormuşsanız 'Ayarında ve kararında yiyin' deyin. Küçükbaş hayvan etiyle yanlış bir imaj oluşturuldu ki, hepsi yalan. Bizim damak tadımıza en uygun et küçükbaştır. 'Bunu tüketme' diyerek neyi amaçlıyorlar? Çok büyük savaşlar var. Gördüğümüz savaşlar var Suriye'deki gibi, bir de görmediğimiz ticari savaşlar var. 'Bu coğrafya küçükbaşa uygun, küçükbaştan bu coğrafyayı çıkaralım' yaklaşımı var. Taktiği nedir? Gayet açık. 'Organik' diyorsunuz. Allah aşkına yaylalarda, ovalarda, meralarda organik beslenen bu hayvanların etini yemeyeceğiz de hangi eti yiyeceğiz? Saçma sapan yaklaşımlarla maalesef bu milletin hayvancılıktaki damarlarından bir tanesini kurutma gayretindeler. Buna müsaade etmemeliyiz. Daha büyük hedeflerimiz var. Dünya ülkeleriyle iş formu yapıyoruz. Amacımız çiftçimizin, üreticimizin ürettiklerini dünya pazarına aktarmak. Öbür taraftan da kendi iç bünyemizde bunları tüketecek mekanizmaların oluşumunu sağlamaya çalışıyoruz. Bu izahı mümkün olmayan propagandalarla üreticimize nasıl darbe vurduklarının farkında olmayan zavallıları bir kez daha kınadığımı belirtmek istiyorum." (DHA/ADANA)

Haber Merkezi