- Siyaset
- 19.04.2025 20:32
HDP Muş Milletvekili Demir Çelik, AK Partinin HDPyi dizayn etmeye çalıştığı iddialarına ateş püskürdü. Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğanın HDPye karışması durumunda kendilerini feshedeceklerini belirterek, O zaman Mehmet Metinere ya da Galip Ensarioğluna bir parti kursun, onlarla müzakere etsin dedi
Parlamentoda düzenlediği basın toplantısında AK Partinin HDPyi dizayn etmeye çalıştığı yönündeki iddialara cevap veren Demir Çelik, hiçbir HDPlinin parti içinde AK Partinin Truva atı olmayacağını belirtti. Partinin üst organının kongre olduğunu ve yönetimin kongrelerde belirlendiğini ifade eden Çelik, Hükümetin HDPye yeni bir dizayn vermeye çalıştığını düşünüyor musunuz? şeklindeki soruya ise, AK Parti devlet olduğu için, devletleştiği için herkesi ve her kesimi kendisine göre şekillendirmek istiyor. AK Parti çözümden besleneceğine herkesin kendisine razı olduğu bir gelecek istiyor ki, HDPnin itiraz eden, mücadele eden kimliği yerine kendine göre bir HDPyi var etmek istiyor olabilir. Hiçbir HDPli, AK Partinin HDPdeki Truva atı olmak istemez. Bizim en üst organımız kongredir cevabını verdi.
İMRALIYA GİDECEK İSİMLERİN BELİRLENMESİ
İmralıya gidecek isimlerin belirlenmesi konusunda da hükümetin yaklaşımını doğru bulmadığını belirten Çelik, İmralıya kimlerin gideceğine dair Abdullah Öcalandan belirtilen isimlerin olduğunu duyuyoruz. Ama bu isimlere o dönemin Başbakanı Sayın Erdoğan tarafından itiraz edildiği ve kendisine göre bir kısım arkadaşların gitmesine karar verdiği, çünkü 2 yılda birçok insan değişti. Bu değişiklikler bizden çok hükümetin bu konudaki sürecin hassasiyetine binaen yaklaşımından kaynaklandığını biliyorum, bunu da doğru görmüyorum. Öcalan gazetecilerle, aydınlarla, avukatlarla görüşmek istiyor ama 27 Temmuz 2011den bu yana avukatlarla bile görüşmüyor diye konuştu.
PKKNIN İNFAZ SÜRECİNİ BAŞLATTIĞI İDDİALARI
Cizrede gerçekleşen infazı PKKnın üstlenmesinin ardından PKKnın yeniden bölgede bir infaz süreci başlattığının doğru olup olmadığı sorusu üzerine Demir Çelik, Şuanda barışı konuşmuyorsak, çözüm dile getirilmiyorsa bir yanıyla hem devlet ve devletin derin ilişkileri hem de savaştan beslenen bir kısım küresel ve bölgesel yapılar bizi ve umudumuzu karartmak adına her türlü aracı devreye koyacaklardır. Faili meçhulleri 1990larda 17 bin 500 olarak hatırladığımızda, 4 bin yakılmış yıkılmış köy, göçertilmiş 3 milyon insanı düşündüğümüzde 1990lı yılları hatırlamak istemeyiz. Çözüm olmayacaksa oraya geri dönüş imkanı değilse bile olasılığı vardır, Allah muhafaza o olasılık biran evvel tarafımızdan kaldırılmak durumundadır. O infazları doğru görmek mümkün değil ama karşısında durmak, hemen barışımızı ötelemeden karşılamak herkesin yapması gerekendir dedi.
SÜRECİ TAKİP EDECEK İZLEME KOMİTESİ İSTİYORUZ
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğanın hükümetin 6-7 Ekim olayları öncesinde durduğu yerde durduğu yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine Çelik, 6-7 Ekim olaylarının öncesine dönülmesi gerektiğini söylemesi anlamlıdır. Bir türbülans tespitinde bulunmuş olması da en azından girilen sürecin hiç kimseye bir faydası olmadığı sonucuna varmıştır ki, bundan geriye döneceğinin işaretini veriyordur, önemsiyorum. Ama bununla birlikte oyalamaya, zamana yayıp çürütme lüksümüz yok. Yapılması gereken tek şey vardır, bizimle paylaşılmayan sürecin şeffaf, açık, aleni hale getirilmesi, Meclisin meşruiyeti üzerinden sürecin bütün partnerlerinin talepleri, eleştirileri, katkıları gündemleştirilmeli, yol haritası toplumla paylaşılmalı, yol haritasında taraflar, PKK, devlet hangi adımları atacağını bizler bilmek durumundayız. Bilmekle yetinmeyeceğiz, bu süreci AK Partinin ve devletin keyfine bırakmayacak noktada bir denetim ve izleme komitesi ya da üçüncü göz ve gözlemcinin devreye girerek bu süreci heba etmemesi gayreti içinde olmaya Başbakan ve AK Partiyi davet ediyorum açıklamasında bulundu. (İHA/ANKARA)