CHP İzmir’de tek sesli kongre: Kontrollü yapı baskın

CHP İzmir İl Kongresi’ni ve kongrede tek aday çıkarılmasını değerlendiren Siyaset Bilimci Zekiye Seda Sönmez, “Demokratik bir görüntüden ziyade kontrollü, hiyerarşik bir yapı daha baskın olmuştur” açıklamasında bulundu

  • Oluşturulma Tarihi :
  • Güncelleme Tarihi :
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
CHP İzmir’de tek sesli kongre: Kontrollü yapı baskın haberinin görseli

HAYRİYE GÜLPERİ TİBİN / ÖZEL HABER - Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) olağan kurultay süreci takvimi işlemeye devam ediyor. Bu kapsamda CHP İzmir İl Kongresi gerçekleştirildi. Kongre sürecinde ilk olarak CHP İzmir’in önceki İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, CHP Genel Merkezi’nin talimatıyla tek aday gösterildi. Tek aday gösterildiği süreçte kooperatif davası kapsamında tutuklu yargılanan Aslanoğlu, söz konusu davanın ikinci duruşmasında ev hapsi şartıyla tahliye edildi. Ancak bu sırada Aslanoğlu'nun tek aday gösterilmesini destekleyenler ve duruma tepki gösterenler oldu. Kongrenin gerçekleştirilmesine yaklaşık olarak 1 gün kala ise parti, aday konusunda değişikliğe gitti. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde genel sekreter yardımcılığı görevinde bulunan Çağatay Güç’ün, yine Genel Merkez talimatıyla Aslanoğlu yerine tek aday gösterildiği ortaya çıktı. İlk olarak kulislere yansıyan bu bilgi, sonrasında Güç’ün sosyal medya paylaşımıyla kesinleşti. Güç, gerçekleştirdiği paylaşımda 17 Ekim Cuma günü gerçekleştirilen kongrede adaylığını duyurdu. Yaşananların ardından CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç ise il başkanlığı seçiminin gerçekleştirilmesine kısa bir süre kala, duruma tepki göstererek kongreye katılmayacağını duyurdu. Kongre sürecindeki bir diğer tartışma konusu ise çarşaf – blok liste uygulaması oldu. Kongrede yapılan oylama sonucunda blok liste uygulanması da yine parti içindeki bazı isimlerin tepkisini çekti. Seçim sonucunda kongreye tek aday olarak giren Çağatay Güç, CHP İzmir İl Başkanı seçildi. Siyaset Bilimci Zekiye Seda Sönmez, kongre sürecinde yaşananlara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

cagatay

İÇ DİNAMİKLERE BAKMAK YÜZEYSEL OLUR

Sönmez, “CHP İzmir İl Kongresi’nde yaşanan süreçte önce Şenol Aslanoğlu’nun adaylığının gündeme gelmesi, ardından Çağatay Güç’ün Genel Merkez talimatıyla tek aday olarak gösterilmesi ve blok liste uygulamasının sürdürülmesi Türkiye’de parti içi demokrasinin işleyişine dair bazı göstergeler oluşturmaktadır. Bu gelişmeleri, sadece yerel örgütlerin yani parti tabanının temsil kapasitesi açısından okumak doğru olmak bunu aynı zamanda genel merkezin stratejik müdahale gücü açısından çok katmanlı şekilde okumak gerekir. Bu değerlendirmeleri yaparken siyasetin kendi iç dinamiklerinden ziyade biraz da siyaset biliminin yol göstericiliği bakmak gerekir. Çünkü kurumsal inşasını yıllar önce tamamlamış bir siyasi partide sadece siyasetin iç dinamiklerine bakmak çok yüzeysel olur düşüncesindeyim” diye konuştu.

zekiye

YENİ TARTIŞMALARI BAŞLATACAKTIR

Kongreye tek adayla gidilmesine ilişkin de görüşlerini paylaşan Sönmez, parti içi meşruiyet inşası açısından söz konusu durumun stratejik bir tercih olabileceğini belirtti. Ancak bu tercihin taban nezdinde dayatma algısını da güçlendirebileceğini ifade eden Sönmez, konuşmasını şöyle sürdürdü: “CHP gibi çok sesli ve tarihsel olarak fraksiyonel yapıya sahip bir partide, tek aday belirleme süreci, parti içi meşruiyetin inşası açısından stratejik bir tercih olabilir. Ancak bu tercih, ani değişikliklerle yürütüldüğünde, taban nezdinde ‘merkezden dayatma’ algısını güçlendirebilir. Bu da süreç içerisinde yeni tartışmaları başlatacaktır. Parti içi demokrasinin sadece seçimle değil, aday belirleme süreçleriyle de ölçülebilir olduğunu görmek gerekir. Bu bağlamda, İzmir gibi ‘CHP’nin kalesi’ olarak görülen bir şehirde, yerel örgütlerin iradesinin dışlanması, örgütsel aidiyetin zedelenmesine ve uzun vadede mobilizasyon kapasitesinin düşmesine yol açabilir. Tabandan yetişen gençlerin parti içinde gelecek kaygısı yaşaması örgütlü partilerin en büyük sorunudur. Bu sorun ile karşı karşıya kalan partilerin örgütleri erime gösterir. Bu da CHP açısından büyük bir handikaba dönüşür. Delegeler, ilçe örgütleri ve aktif üyeler açısından ‘karar merkezi yukarıda’ algısı pekişirse çok daha büyük sorunlar ile karşılaşır genel merkez yönetimi. Bu da moral ve aidiyet duygusunu zayıflatabilirken meşruiyet tartışmalarını da beraberinde getirir. Tek aday biçimi ‘dayatma’ olarak algılanabilir; özellikle adayın ani değiştirilmesi, ‘şeffaflık yok, süreç manipüle edildi’ iddialarını güçlendirir. Süreç içinde de hem parti üyelerinin hem de delegelerin motivasyonu düşebilir, mücadele ruhu zayıflayabilir; kimse yaptığı mücadeleyi ‘kazanmaya değer’ görmeyebilir.

DENGELERİ NASIL DEĞİŞTİRDİ?

Sönmez, kongrede blok liste uygulanmasına ve CHP’nin genel merkez düzeyinde gerçekleştirdiği müdahalelere ilişkin de konuştu. Uzun vadede blok liste uygulamasının çoğulculuğu sınırlayan bir mekanizma olarak eleştirildiğini ifade eden Sönmez, değerlendirmelerinin devamında şu ifadeleri kullandı: “Blok liste uygulaması, kısa vadede yönetimsel istikrar sağlasa da uzun vadede parti içi çoğulculuğu sınırlayan bir mekanizma olarak eleştirilir. CHP’nin çarşaf liste geleneği, bu oligarşik eğilimlere karşı bir denge mekanizması olarak işlev görmüştür. İzmir’de blok listeyle yapılan son iki kongre, bu dengeyi bozarak, alternatif seslerin dışlanmasına ve örgüt içi çeşitliliğin azalmasına neden olmuştur. Bu durum, sadece demokratik temsil açısından değil, parti içi yenilenme kapasitesi açısından da risklidir. Bu konuda çok daha uzun analizler yapmak mümkün pek tabi. Ama demem o ki örgütlü partilerde dayatma anlayışı uzun vadede olumsuz sonuçlar doğurur. CHP’nin genel merkez düzeyinde yaptığı müdahaleler, yerel örgütlerle olan ilişkiyi yeniden tanımlamaktadır. Prof. Dr. Fuat Keyman, Türkiye’de siyasal partilerin merkez-çevre ilişkisini yönetme biçimlerinin, demokratikleşme sürecinin niteliğini doğrudan etkilediğini belirtir. İzmir İl Kongresi’nde yaşananlar, bu ilişkinin merkez lehine asimetrik bir şekilde kurulduğunu gösteriyor. Bu asimetri, kısa vadede ‘birlik görüntüsü’ sağlayabilir; ancak uzun vadede yerel örgütlerin karar alma süreçlerinden dışlanması, parti içi meşruiyetin sorgulanmasına ve örgütsel motivasyonun zayıflamasına neden olabilir. Özellikle seçimlere yaklaşırken, bu tür gerilimler, aday belirleme süreçlerinde daha görünür hale gelebilir.”

DAHA BASKIN OLMUŞTUR

Sönmez, konuyla ilgili değerlendirmesini şöyle noktaladı: “CHP İzmir İl Kongresi, Türkiye’de siyasal partilerin iç işleyişine dair klasik bir ikilemi yeniden gündeme getirmiştir: Demokratik katılım mı, stratejik kontrol mü? Bu ikilem, sadece CHP’ye özgü değil; tüm demokratik sistemlerde partilerin karşılaştığı bir yapısal gerilimdir. Çağdaş siyaset teorisyenleri, partilerin hem demokratik temsil hem de stratejik yönetişim işlevlerini aynı anda yürütmek zorunda olduklarını vurgular. Ancak bu iki işlev arasında denge kurulamaması, partilerin hem iç meşruiyetini hem de dış destek kapasitesini zayıflatabilir. CHP’nin İzmir özelindeki bu deneyimi, parti içi demokrasinin yeniden tanımlanması ve yerel örgütlerin güçlendirilmesi açısından önemli bir eşiktir. Bu süreç, sadece bir kongre değil; Türkiye’de siyasal partilerin demokratikleşme kapasitesine dair bir gösterge niteliği taşımaktadır. Tek aday çıkarılması ve özellikle ani aday değişikliği, partiye ‘kontrolcü bir görüntü’ kazandırıyor. Çünkü tabandan gelen aday veya eğilimlerin genel merkez kararıyla bastırılması, üyelerin kendi iradelerinin ‘temsili’ değil, ‘yönlendirilmesi’ anlamına geliyor. Rosenblum’un analizine göre bu tür durumlar parti sadakatinin aşırı biçim alması ve elitlerin örgütsel gücü merkezileştirmesi sonucunda ortaya çıkar. Tabii bir diğer boyuttan bakınca da eğer CHP Genel Merkezi bu tek aday kararını birlik ve toparlanma mesajı vermek için aldıysa, bu durum kısa vadede istikrar sağlayıcı, uzun vadede ise katılımı zayıflatıcı bir etki yaratabilir. Bu durum CHP açısından ‘demokratik çeşitliliğin sergilendiği bir alan’dan çok, ‘merkezden kontrol edilen bir süreç’ izlenimi vermiştir. Yani demokratik bir görüntüden ziyade kontrollü, hiyerarşik bir yapı daha baskın olmuştur.” 

Kaynak : HABER MERKEZİ

Okumaya Devam Et

Aşağı kaydırmaya devam edebilir veya ilgi alanınıza göre seçim yapabilirsiniz.