Sayfa Yükleniyor...
Cumhuriyet Halk Partisi’nin İzmir Büyükşehir Başkanı Adayı Cemil Tugay, katıldığı ESİAD 36. Yüksek İstişare Konseyi Toplantısı'nda, yerel yönetimlerde yapay zekanın önemine değindi
AYSELİN UZUN-Ege Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği(ESİAD) tarafından 36. Yüksek İstişare Konseyi Toplantısı gerçekleştirdi. Swissotel’de düzenlenen toplantıya, AK Parti’nin İzmir Büyükşehir Başkanı Adayı Av. Hamza Dağ’ın ardından, Cumhuriyet Halk Partisi’nin İzmir Büyükşehir Başkanı Adayı Dr. Cemil Tugay katılım gösterdi. Programın ikinci kısmında konuşan Tugay, "İzmir Büyükşehir Belediyesi, eğer benim başkanlığımda yönetilecekse, Türkiye’nin ve belki dünyanın yerel yönetimde yapay zekâ kullanma açısından en iyi en başarılı, en lider ve en öncü belediyelerinden birisi olacak. Bunu sağlamak için de şimdiden İstanbul Teknik Üniversitesi gibi üniversitelerde, mühendislik ve yapay zekâ bilim dalı alanında çalışan bazı hocalarla bağlantı kurduk" dedi.
Öte yandan doğru veri toplamada yapay zekaya güvenilmesi gerektiğine değinen Tugay, belediye başkanı olması halinde, yapay zekayı en etkili şekilde kullanacağını vurgulayarak, “Bilim insanları tarafından yöneteceğini ama toplumun tüm kesimlerin bu çalışmaya katılacağını söylemek istiyorum. Çözülmek zorunda olan diğer bir konu da veri toplama işi ve veriyi doğru yönetme işi. Analizin doğru yapılması önemli. Ülkemizde veri mühendisliği çok yeni çalışmaya başlayan bir ana bilimdir. Veri mühendislerinin ayrılmaz parçası olan bir şey de yapay zekadır. Yapay zekâ verileri bizim anında milyonlarca milyarlarca veriyi toplayabiliyor. Bizim bu verileri bireysel olarak toplamamız ya da oturup bilgisayarın başında bunları değerlendirmemiz mümkün değil. Ama yapay zekâ bunu yapabiliyor. Yani size anında milyonlarca veriden bir sonuç çıkarıyor. Hatta çözüm önerisi getiriyor. Dolayısıyla ben şuna inanıyorum ki önümüzdeki dönemde yapay zekânın yerel verilerini, öykülerini kullanmak zorundayız. Bunu sağlamak için de şimdiden istanbul Teknik Üniversitesi gibi üniversitelerde, mühendislik ve yapay zekâ bilim dalı alanında çalışan bazı hocalarla bağlantı kurduk. Üstelik Türkiye’de ve yurt dışında bu konuda çalışan bilim insanları ile de bağlantı kurduk. Şunu iddialı olarak söylemek isterim ki İzmir Büyükşehir Belediyesi, eğer benim başkanlığımda yönetilecekse, Türkiye’nin ve belki dünyanın yerel yönetimde yapay zekâ kullanma açısından en iyi en başarılı, en lider ve en öncü belediyelerinden birisi olacak” ifadelerini kullandı.
Başkan olursa belediyenin her türlü kaynağını en verimli şekilde kullanılacağı bir yönetim anlayışının devreye sokulacağını dile getiren Tugay, “Enerjiden, insan kaynağına, finansal kaynaktan kentin her türlü kaynağını verimli şekilde kullanılacağını söyleyebiliriz. Optimize edilmiş finansal kaynaklara bulmamız ve kullanmamız, azami verimliliği gözeterek harcamalarımızı yapmamız ve sonuçta da yaptığımız işle ilgili performans değerlendirmesi yaparak biz bu işi acaba başarıyla yaptık mı dememiz gerek. Bunun olduğu bir Büyükşehir Belediyesi hayal ediyorum. Eğer bana bu yetkiyi verirseniz ilk yapacağımız işlerden biri de yine bu olacak. Yani kaynak verimliliği her anlamda verileri de sağlanacak. Planımızı yaptık, kurumsal organizasyonumu yaptık. Reel organizasyonumuzu yaptık, artık çalışmaya hazırız. Kenti hep beraber yönetiyoruz. Bu şehir sadece belediyenin değildir. Bu şehirde yaşayan her kesimdir. O yüzden herkesin söz hakkı vardır, katılım hakkı vardır. O katılımcı eleştirel boyutta da yapabilir. Bu da demokrasinin gereğidir” ifadelerini kullandı.
KURTULMAMIZ GEREKEN HASTALIK
Türkiye’deki demokrasiyi hastalıklı bir insana benzeten Tugay, bunun nedeni olarak da egoist siyasetçiler ve acısıyla verilen kararları gösterdi. Tugay, şehir yönetiminde doğru analizin önemine dikkat çekerek, “Yöneteceğiniz kentin verilerini en sağlıklı şekilde toplamanız ve analiz etmeniz gerekiyor. Böylece analiz sonucunda saptadığınız verilere göre strateji oluşturabilir ve ne yapacağınızı bilirsiniz. Bu planları kendi belirlediğiniz küçük bir heyetle yapmamalısınız. Kurtulmamız gereken hastalık budur. Çünkü dar çerçevede verilen kararlar sağlıklı değildir. Katılımcı demokrasiyi işletmek zorundayız. Eğer seçimi kazanırsam bu mümkün olacak.” dedi.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK RAPORUNU HAZIRLADIK
Konuşmasının başında yerel ve uluslararası krizlere değinen Tugay, “Geçen 5 yıllık süre içerisinde sürdürülebilirlik başlığı altında aslında kentimizin gelecekteki bu krizlere hazırlanmasıyla ilgili Karşıyaka Belediyesi’nde ilçe belediye ölçeğinde çokça çalışma yaptık. Her şeyden önce bir sürdürülebilirlik ofisi oluşturduk. Daha sonra belediyemizin önce yerel kriterler üzerinden sürdürülebilirlik raporunu hazırladık. Kentimizde sürdürülebilirlik kültürünü yerel yönetimlerde geliştirmek üzere önemli görevler yaptığımızı düşünüyorum. Ben bu çalışmayı önemseyen, yönlendiren, güçlendiren, motive eden bir Belediye Başkanı olarak geçen 5 yıl içerisinde görev yaptım” diye konuştu.
Toplantının soru-cevap kısmında, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in kendisine kırgın olup olmadığıyla ilgili sorulan soruyu cevaplayan Tugay, "Benim Karşıyaka Belediye Başkanı olmam Tunç Başkan'ın destekleri sayesindedir. Başkanımız ile görüştüm. Kendisinin bana kızdığını düşünmüyorum. İkimiz aynı partinin belediye başkanlarıyız, mutlaka devir teslimden sonra birlikte çalışamaya devam edeceğiz. Kendisiyle uzun bir görüşme yaptık, kendisinin kırgınlığı partiyedir, benimle herhangi bir sorunu olduğunu düşünmüyorum. Partilerde bayrak değişimi olur. Kendisi vizyoner ve dinamik bir başkandır. Ben bize katkıda bulunmaya devam edeceğine inanıyorum" dedi.
HABER MERKEZİ