- Siyaset
- 23.06.2025 16:27
Başbakan Binali Yıldırım, 15 Temmuz darbesinin bastırılması için mücadele eden sivil vatandaşlara hukuki koruma getirilmesi üzerinden yürütülen tartışmalar hakkında, Darbecilerden yana mı olacağız, darbeye karşı koyanların yanında mı olacağız dedi
Başbakan Binali Yıldırım Suudi Arabistana yapacağı resmi ziyaret öncesinde Esenboğa Havalimanında basın mensuplarının sorularını cevapladı. Ziyaretinin detayları hakkında bilgilendirmede bulunan Yıldırım, ziyaret sırasında ikili ticaret hacminin ve karşılıklı yatırımların daha da arttırılması konusunun ele alınacağını söyledi. Bir diğer konunun da Körfez İşbirliği Konseyi olacağını belirten Başbakan, Bölgenin çok taraflı işbirliği platformu olarak güçlenmesi Türkiye olarak bu birlikte ilişkilerimizin gelişmesine önem veriyoruz dedi.
KUDÜS KARARI DEĞERLENDİRİLECEK
Yıldırım, Körfez İşbirliği Konseyi kapsamında önemli konulardan birinin de Suudi Arabistan ile Katar arasında 6 ayı aşan bir süredir süren ihtilaf olduğunu belirterek, Bizim başından beri meselenin kardeş ülkeler arasında görüşmeler yoluyla çözülmesi temel yaklaşımımızdır. İTT Dönem Başkanı olarak bu konudaki çabalarımızı sürdürmekteyiz. Bölgesel diğer konuları da değerlendirme fırsatı bulacağız. ABD yönetiminin Kudüs kararını kapsamlı bir şekilde değerlendirme fırsatı bulacağız. Bu karar akabinde Cumhurbaşkanımız İslam ülkelerini olağanüstü toplantıya çağırmış ve bu kararın kabul edilemez olduğu bir kez daha dünyaya duyurulmuştu. Daha sonra da 21 Aralıkta bu karar 128e 9 ret oyuyla reddedilmiştir. Bu karar sonrası temennimiz bölgede barışın tesis edilmesi. Filistinlerin haklı davasının müspet bir şekilde sonuçlanmasıdır açıklamasında bulundu.
YÖNLENDİRME OLMAZ
Kamudaki taşeron işçilerin kadroya alındıktan sonra üye olacakları sendikalara kısıtlamalar getirileceği söylentilerini yalanlayan Yıldırım, Bu kardeşlerimizin hangi sendikaya üye olacağı kendi karar vereceği iştir. Hiçbir şekilde yönlendirme olmaz. Bu yönde çalışanlara müsamaha etmeyiz dedi.
15 Temmuz darbesinin bastırılması için mücadele eden sivil vatandaşlara hukuki koruma getirilmesi üzerinden yürütülen tartışmalara değinen Yıldırım, şunları söyledi: Ülkemizde bir 15 Temmuz darbesi olmuş 16 Temmuzda da terör olayları bastırılarak milli irade hakim olmuştur. Bu görüşleri ifade eden ana muhalefet partisi mensuplarına şunu sormak istiyorum; Darbeye karşı mısınız, değil misiniz? Darbe zamanı millet sokağa çıkmış, ülkesine, milletine, bayrağına sahip çıkan herkes darbeye karşı koymuştur. Bu vatandaşlarımızın kanuni korumaya alınmasından daha doğru bir şey yoktur. Buna karşı çıkmak demek vatandaşlarımıza neden bu darbeye karşı çıktınız demektir. Darbecilerden yana mı olacağız, darbeye karşı koyanların yanında mı olacağız. Buna karar vermek lazımdır. CHPde belli ki darbe konusunda kafa karışıklığı devam ediyor. Başından beridir bu darbe teşebbüsüne bir türlü inanmamıştır. Belli ki aynı tutumunu sürdürüyor. Ana muhalefet partisi böyle davranmakla şehitlerimizin kemiklerini sızlatıyor. Gazilerimizin ve hayatını veren kardeşlerimizin yakınlarını rahatsız ediyor. Bu tutum ve davranış kabul edilemez. İHA