Sayfa Yükleniyor...
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Kudüsün İsrailin başkenti olarak tanınmasından sonra bölgede barış ve işbirliğinden akıl sağlığı yerinde olan hiç kimsenin bahsedemeyeceğini belirtti
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Antalya Belek Turizm Merkezideki bir otelde düzenlenen Belediye Başkanları Toplantısında konuştu. Kudüsün 100 yıl önce 9 Aralık 1917de İngilizler tarafından işgal edildikten sonra sürekli ağladığını belirten Devlet Bahçeli, O günden beri mabetlerimizin kanı çekiliyor, ahı yükseliyor. Mescid-i Aksa bu yüzden hüzünlü, Kubbetüs Sahra bu nedenle mahzun, Filistinli kardeşlerimiz bu sebeple mazlumdur. Kudüs İslamdır ve aynı zamanda Türklüğün derin izlerini taşımaktadır. Kudüs mukaddesatımızın namusudur. Gitti demekle gitmez, düştü demekle düşmez, İsrailin demekle bu tartı bu sıkleti çekmez. ABDnin marazi ve maceracı yönetimi Kudüsü İsrailin başkenti olarak tanımıştır. Trump sorumsuz ve skandal bir karara imza atmıştır. ABD Başkanı bu hakkı nereden almaktadır? ABD Başkanı Ortadoğu ve hatta dünyanın dengeleriyle oynamaya nasıl kalkışabilmektedir? Tüm dünya, ABDnin Kudüs kararına odaklanmıştır. Bölge barut fıçısıdır. Ortadoğudaki istikrarsızlık daha da kemikleşip, daha da şiddetlenecektir diye konuştu.
ERDOĞANIN YUNANİSTAN ZİYARETİ
Cumhurbaşkanı Erdoğanın cumhurbaşkanı düzeyinde 65 yıllık bir aradan sonra Yunanistana ziyaret düzenlenmesini anlamlı bulduklarını kaydeden Devlet Bahçeli, Erdoğanın muhataplarıyla yaptığı yüz yüze görüşmeler, gündeme düşen değerlendirme ve karşılıklı sözler siyasetin akış ve seyrini etkilemiştir. Bilhassa Lozan tartışmaları Yunanistan ziyaretine mühür vurmuştur. Cumhurbaşkanı, 'Lozan, sadece Ege'yi mi kapsıyor? Ege'nin dışında Lozan'la ilgili hiçbir şey yok mu? Batı Trakya'daki azınlıkların hukuku yok mu? Şimdi buradaki azınlıkların hukukunu bu anlaşmayla nasıl teminat altına alacağız?' sorusunu sormuştur. 150 bin nüfuslu Batı Trakya Müslüman Türk azınlığının on yıllardır kanayan yaraları, verilmeyen hakları vardır. Müslüman Türküm diyenlere her zorluk reva görülmektedir. Sosyal ve ekonomik hak ve imkanlar çok görülmektedir. Nihayetinde Türklüğe karşı hazımsızlık Yunanistanda kökleşmiştir. Ayrıca ve hakikaten Batı Trakyada soydaşlarımızın baş müftülerini seçememesi, bu göreve atamayla gelinmesi bir başka talihsiz ve temelsiz açmazdır. Lozan Antlaşması'na bakışımız bellidir. Ve bu değişmemiştir. Erdoğanın çıkışı da dikkatle incelenmeli, özen ve özgüvenle yorumlanmalıdır dedi. n İHA
Haber Merkezi