- Siyaset
- 10.05.2025 00:28
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Alibeyköy'de Biz Cevahir Haliç AVM'nin açılışına katıldı. Erdoğan, "Niçin yastığının altında bu karşılığı olmayan parayı saklayacaksın. Milli değerlere sahip çıkacağız ya dem bu dem, zaman bu zaman, gelin dolarınızı euronuzu TLye çevirin" dedi
Konuşmasının başında Dünya Engelliler Gününü hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriyede, Irakta, Myanmarda, engelli olmaya namzet yavrularımızın süren savaşlardan kurtulmak suretiyle çektiği çilelerin son bulmasını rabbimden niyaz ediyorum. Engelli kardeşlerimiz spor, sanat, siyaset, iş dünyası gibi pek çok alanda büyük başarılara imza atıyorlar. Engelleri aşma noktasında azim ve kararlılıkları ile hepimize örnek oluyorlar. Biz de son 14 yılda attığımız adımlarla engelli kardeşlerimizin yaşamlarını kolaylaştırmaya çalışıyoruz. Yapılanları yeterli görmüyoruz. Sürekli kendimizi yenileyerek kardeşlerimize hizmet etmeye devam edeceğiz. Rabbim zihniyeti engelli olanlardan bizi ve tüm insanlığı korusun diye konuştu.
Uzun zamandır Türkiyede yapılan binaların betonun ve demirin soğukluğuna mahkum edildiğini vurgulayan Erdoğan, Çocuklarımız toprağın yeşiline ve gökyüzünün mavisine hasret büyüyor. Bu yapılar aynı zamanda insani münasebetleri de öldürüyor. Açılışını yaptığımız binanın ziyaretçilerine, içerisine gün ışığının girdiği rahat bir ortam sunmasını kıymetli buluyorum. Şu teknoloji bu havayı buraya katıyor. Bu tercihleri için de Cevahir ailesini tebrik ediyorum şeklinde konuştu.
ERDOĞANDAN DÖVİZ ÇAĞRISI
Döviz bozdurma konusundaki çağrısını da yineleyen Erdoğan, şunları söyledi: Ülkemdeki tüm işadamlarıma seslenmiştim. Yastığınız altında ne kadar döviz varsa gelin bunu milli paraya yatırın, altına yatırın demiştim. Altına yatırın demekle altın bizim için değişmez bir para ölçüsüdür. Benim alanım ekonomi biraz bilirim. Fakat döviz bir baskı aracıdır. Bu döviz karşılığı olmadan bastırılan para. Bu parayla yüz milyarlarca dolar birilerine akmakta. Bizim bunu çözmemiz lazım. Niçin yastığının altında bu karşılığı olmayan parayı saklayacaksın. Gelin bunu milli paramıza çevirelim. Milli değerlere sahip çıkacağız ya dem bu dem, zaman bu zaman, gelin dolarınızı euronuzu TLye çevirin. Bizi yıkmak isteyenlere karşı yastığımız altında varsa bu para hemen TLye çevirmeliyiz. Efendim zarar edersek ne olur. Bu millidir bereket vardı, bundan zarar etmezsin merak etme. Aslı zarar ettiren öbürüdür. Öbürü emperyal bir mantığın temsilcisidir.
PUTİNE ALIŞVERİŞİMİZİ YERLİ PARA İLE YAPALIM DEDİM
Cumhurbaşkanı Erdoğan Rusya Devlet Başkanı Putine de aynı teklifi yaptığını belirterek, Putine şunu teklif ettim. Alışverişimizi yerli para ile yapalım. Ben ne alıyorsam sana Rus rublesi ile ödemesini yapayım, sen de benden ne alıyorsa TL ile ödemeni yap. Aynı şeyi Çine, İrana teklif ettim. Makul karşılandı. Bundan sonra aramızdaki bu münasebetleri Merkez Bankalarımıza da talimat verdik bu yollarla yürütmeye çalışacağız. Ekranları başında bizi izleyenlere sesleniyorum. Yastığının altında ne varsa gel bunu altına yatır, gel bunu TLye yatır. Bununla beraber piyasayı düzenleyelim. Piyasayı bununla düzenlendiğimizde çıkar şebekeleri değil ülkemiz kazanacak şeklinde konuştu.
FAİZ, YATIRIMCIYI KÖŞEYE SIKIŞTIRMA ARACI
Cumhurbaşkanı Erdoğan yüksek faiz konusundaki şikayetini de tekrarlayarak, Bir defa faiz meselesinin çözmemiz gerekiyor. Yalnızlığımı biliyorum. Ama mücadelemi sürdüreceğim, kararlıyım. Çünkü faizi önemli bir sömürü aracı olarak görüyorum. Faizi yatırımcıyı köşeye sıkıştırma aracı olarak görüyorum. Şu anda Türkiyede en yüksek parayı kazanan reel yatırımcı değildir. En yüksek parayı kazanan finans sektöründe olanlardır. Kendi öz sermayeleri ile değil, mevduat sahiplerinin bankaya yatırdıkları parayla vurgunu vuruyor. Konuştukları zaman ufak tefek parayla konuşmuyorlar. Bu yıl şu banka şu kadar kazandı derken reel yatırımcıya bakıyorsun kılı kırk yarıyor. Bir de işler ters gitti mi ondan sonra çağırıyor diyor geri dön bakalım. Nasıl geri döneceğiz durum kritik. Döndün döndün dönmediğin takdirde el koymak durumundayım. Yatırımcı ne yapacak. Zaten imza atarken nereye imza attığını bilmiyor. Çünkü önümüzdeki sözleşmede metnini içindeki cümleler öyle yazılmış ki karıncanın önüne koysan okuyamaz. Bir garip metin. Yüzde kaç ile aldığının da farkında değil. İyice sıkışmış ya hemen alayım bitireyim işi diyor. Maalesef bu metinlere bu imzalar atılmak suretiyle şu anda yüzde17-18lere çıkıyor. Yüzde 17-18 ile bu yatırımcının para kazanması mümkün mü. Böyle bir para yok nereden kazanacak. Ama o yüzde 17-18 ile sağdan solda çarpacak ödeyecek, finans sektöründekiler rahat. Onlar garantide. Reel yatırımcı maalesef zor durumda. Diyorum ki kardeşim düşürün bunu. Dünyada Amerika yüzde 0.50 faizle veriyor. Japonyaya geliyorsun eksi. Avrupada 1-1.5. Bize ne oluyor. Onlar bununla hem para kazanıyorlar, hem de yatırımcısının önünü açıyorlar. Biz de yatırımcının önünü açacağız ki bu yatırımcı yatırım yapsın, istihdam sağlayalım, üretim gerçekleştirelim ardından rekabet imkanını verelim. Ondan sonra da parayı gerçekten kazanma fırsatını yakalayalım. Bunun için er veya geç adımlarımızı atacağız ve bu işi inşallah gerçekleştireceğiz dedi. (İHA/İSTANBUL)