Sayfa Yükleniyor...
Peruda San Ignacio De Loyola Üniversitesi tarafından Fahri Doktora unvanı verilen Cumhurbaşkanı Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, Siz niye toplanıyorsunuz? Dünyayı oyalamak için mi bir araya geliyorsunuz? Dünya sizden cevap bekliyor dedi
Peruda San Ignacio De Loyola Üniversitesi tarafından Fahri Doktora unvanı verilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, törende gerçekleştirdiği konuşmada dünyanın gündem maddelerine değindi.
Konuşmasında dünyadaki herkesi etkileyen küresel sınamaları ve Türkiyenin bu konulara dair temel dış politika yaklaşımlarını paylaşacağını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın etkileri derinden hissedilen güçlü bir değişim ve dönüşüm sürecinden geçtiğine dikkat çekti ve Kitle imha silahları, yoksulluk, gelir dağılımındaki adaletsizlik, iklim ve çevre sorunları, uluslararası terörizm ve mülteci krizi gibi pek çok konu için küresel düzeyde çözümlere ihtiyaç var dedi.
ETNİK VE MEZHEBİ AYRIMLAR KIŞKIRTILIYOR
Türkiyenin, dünyayı saran ve yeni tehditleri de beraberinde getiren değişim süreçlerinin en fazla etkilediği Avrasya coğrafyasının merkezinde yer aldığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan, Kafkasya Ukrayna, Kırımda yaşananları aktararak Türkiyenin tüm yakın çevresinin, buhranlar sarmalı içinde olduğunu ve Türkiyenin bu sorunlarla yakından ilgilenmek durumunda olduğunu kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bu olumsuzluklara rağmen tüm dünyayla birlikte bölgemizdeki kardeşlerimizi de, daha iyi bir geleceğin beklediği konusundaki ümidimizi muhafaza ediyoruz diye konuştu.
Türkiyenin güneyinde yaşanan sorunların çözümü yerine, işleri daha da karmaşık hale getiren müdahalelerin kendilerini üzüntüye sevk ettiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, etnik ve mezhebi ayrımların kışkırtıldığı, bölgesel iş birliği dinamiklerinin derin yara aldığı bir ortamda çözüm yerine çatışmaların tarafı haline gelen her ülkenin, yaşanan ölümlerin sorumluluğuna ortak olduğunu dile getirdi.
OYALAMAK İÇİN Mİ BİR ARAYA GELDİNİZ?
Konuşmasında, Suriyedeki tarafları bir araya getiren ve krizin çözümü ile ilgili başlatılan toplantının ertelendiğini haber veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantıyı düzenleyenlere hitaben, Siz niye toplanıyorsunuz? Dünyayı oyalamak için mi bir araya geliyorsunuz? Sizden dünya cevap bekliyor; Cenevrede niçin bir araya geldiniz? diye sordu ve değerlendirmelerine şöyle devam etti: Tarih boyunca bu hep böyle olmuştur. Hep toplanmışlardır, bir araya gelmişlerdir, yemişlerdir, içmişlerdir, ondan sonra da dağılıp gitmişlerdir. Şimdi Şubatın sonuna bir tarih verdiler. Hep beraber takip edelim. Göreceksiniz, Şubatın 28i geldiği zaman tekrar tehir edecekler. Verilen tarihten ümidi olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantı ile ilgili olarak İlgili ilgisiz herkes oraya geliyor. Kapıların arkasında da başka şeyler konuşuluyor. İşin gerçeği orada konuşulmuyor. Orada olması gerekenler oraya alınmıyor, olmaması gerekenler oraya davet ediliyor. Örneğin muhalifler oraya son anda kabul edildi. Muhalifler de, Terör örgütlerini buraya alırsanız, biz buraya girmeyiz dedi. Son anda terör örgütlerine, Gelmeyin biz burada işi öyle veya böyle bir noktaya getiririz, sizinle de daha sonra konuşuruz dediler. Şimdi Erdoğan böyle konuştuğu için kötü oluyor. Fakat biz gerçekleri dillendirmeye mecburuz açıklamalarını yaptı.
Suriye halkının, rejimin ve onu destekleyen güçlerin saldırıları ile can verirken önce bu acılara son vermeden görüşmelerden bir netice çıkmasının beklenemeyeceğine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriyedeki muhaliflerin bombalamaların durdurulduktan sonra görüşmelerin başlaması yönündeki taleplerini hatırlatarak, Suriyenin temsilcisi orada duruyor. Ama öbür taraftan Rusya Suriyede insanları öldürmeye devam ediyor. Böyle bir barış masası olabilir mi? Böyle bir barış görüşmesi olabilir mi? Ama ne yazık ki bu dünyada bunlar oluyor. Çocukların öldürülmeye devam ettiği bir ortamda bu tür girişimler maalesef sadece zalimin işini kolaylaştırmaktan öte işlev görmüyor yorumlarında bulundu.
DÜNYANIN EN FAZLA MÜLTECİ BARINDIRAN ÜLKESİ
Bölgedeki çatışma ortamının, Türkiyeyi örneği görülmemiş büyüklük ve yoğunlukta bir düzensiz göç hareketine maruz bıraktığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vicdani sorumluluğumuzun gereği olarak ve büyük bir özveri ile 2,7 milyondan fazla Suriyeli ve Iraklıya ev sahipliği yapıyoruz. Türkiye bugün dünyanın en fazla sayıda mülteci barındıran ülkesidir. Ağır maliyetlerine rağmen açık kapı politikamızı, sadece ve sadece insani mülahazalarla devam ettiriyoruz şeklinde konuştu.
MÜCADELEMİZ SÜRECEKTİR
Türkiyenin Birleşmiş Milletler bünyesinde İspanyayla birlikte başlattığı Medeniyetler İttifakını, Finlandiyayla birlikte başlattığı Barış için Arabuluculuk Girişimini, ABD ile eş başkanlığını yaptığı Terörizmle Mücadele Küresel Forumunu ve G-20 Zirvesi dönem başkanlığında gündeme getirdiği temaları hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında şu açıklamaları yaptı: Huzurunuzda terörü bir kez daha lanetliyorum. DAEŞ gibi terör örgütlerinin İslam karşıtlığını körüklemek suretiyle, en çok Müslümanlara zarar verdiği gerçeğinin altını bir kez daha çizmek istiyorum. Türkiye olarak DAEŞi, bir millî güvenlik tehdidi olarak görüyoruz. Bu terör örgütüyle kararlı bir şekilde mücadele ederken, bu yöndeki uluslararası çabalara da aktif destek veriyoruz. Türkiye, kuruluşundan bu yana DEAŞla Mücadele Uluslararası Koalisyonunun içinde yer alıyor. Türkiye, hiçbir ayrım yapmaksızın, DEAŞ ve PKK başta olmak üzere tüm terör örgütleriyle mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir.(DHA)
Haber Merkezi