- Siyaset
- 03.05.2025 23:09
null
7 Haziran seçimleri sonrasında gerçekleştirilen koalisyon görüşmeleri hakkında değerlendirmede bulunan Gül, NTV canlı yayınında, iki büyük partinin bir araya gelerek hükümet kurmasını faydalı gördüğünü belirterek "Ben doğrusu güçlü bir hükümetin kurulmasını bugünkü Türkiye şartlarında çok faydalı görmüştüm. Güçlü bir hükümetin olması için de iki büyük partinin bir araya gelmesinin, oradaki tek düşünce şuydu. Her iki taraftan da liyakat esaslı insanlardan kurulacak bir hükümet ancak, bakanlar çok partizan olursa koalisyon hükümetleri yürümez, eğer liyakat esaslı insanlardan bakanlar konursa o zaman çok faydalı olurdu. Türkiye'deki gerginliği de giderirdi. Güzel hizmetler yapılabilir, birçok polemik konusu olan konular; polemik konusu olmaktan dışarı çıkar düşüncesinde, teşvik etmiştim arkadaşlarımızı da. Tabi işin içini bilmiyorum. Neler görüşüldü, nasıl oldu. Neticede geride kalmış oldu" dedi.
"KÜRT AİDİYETİ OLAN VATANDAŞLARIMIZIN DEVLETE VE MİLLETE BAĞLILIĞINI ZAYIFLATMAMAK GEREKİR"
Artan terör olayları ve son dönemde yaşanan gelişmeler hakkında değerlendirmede bulunan Gül, "Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarımızın içerisinde Kürt aidiyeti olan vatandaşlarımızı devlete ve millete bağlılığını zayıflatmamak gerekir. Terörle mücadele ederken Kürt vatandaşlarımızı herhangi bir şekilde rencide edecek ve onların aidiyetini zayıflatacak bir tarz olursa en büyük tehlike ile o zaman karşılaşırız. Bazen yanlışlar, yanlış söylemler, yanlış davranışlar, farkına varmadan başka gelişmelere yöneltir" dedi.
"TERÖRİSTİN SİLAHI NE KADAR GÜÇLÜ OLURSA OLSUN DEVLETİN SİLAHI DAHA GÜÇLÜ OLUR"
Devletin silahının, teröristin silahından daha güçlü olduğunu söyleyen Gül, "Şu anda Türkiye'de terörle ilgili hiçbir haklı gerekçe gösterilemez. Dolayısıyla şiddetle terörün karşısında durmamız gerekiyor. Bir söz vardır masallarda; az gittik, uz gittik, dere tepe düz gittik, bir arpa boyu yol gitmişiz, derler. Türkiye'nin birden bire tekrar böyle bir ortama girmiş olmasını gerçekten büyük bir üzüntüyle karşılıyorum. Bugün buna bir gerekçe yok. PKK'nın ne yaptığının farkında mı değil mi, kim tarafından, nasıl kullanılıyor; bunlar çok sorgulanacak şeyler. Sadece Türk ailelerinin ocağına ateş düşmüyor. Sadece Türk aileleri ağlamıyor. Kürt aileleri de ağlıyor. Herkesi ağlatıyorlar. Bu asla kabul edilebilir bir şey değil. Terörle açıkçası mücadele son ana kadar devam eder. Terörle, teröristin silahı ne kadar güçlü olursa olsun devletin silahı daha güçlü olur" diye konuştu.
Siyasete dönüp dönmeyeceği konusunda Gül, "Gerçekten bir ihtiyaç, gerçekten benim daha yapabileceğim bir şey söz konusu olursa o zaman onlara bakarım. Ama kariyer açısından değil bu. Gerçekten bir ihtiyaç söz konusu olursa ayrı bir mevzu, o doğal gelişir" dedi.
"HER ŞEYDE MUHAKKAK BEN OLAYIM, ŞEKLİNDE BİR SİYASET TARZIM OLMADI"
Aktif siyasete katılıp katılmayacağı sorulan Gül, konuşmasında şunları kaydetti: "Siyasi kariyer varsa bu kariyerde Cumhurbaşkanlığı'ndan daha öte bir kariyer yok. Benim bütün hayatım siyasetle geçti. Ben ihtiraslı bir siyasetçi olmadım hiç. Her şeyde muhakkak ben olayım, şeklinde bir siyaset tarzım olmadı benim. İhtiras benim motivasyonum olmadı hiç. Cumhurbaşkanlığı'ndan sonra o günkü şartlar içerisinde baktım. Bu şartlar içerisinde olmamın doğru olmadığını söyledim. Benim birikimlerim kendime ait kalamaz. Bunları gayet samimi şekilde paylaşmak aynı zamanda vazife. Bunları yapmaya devam edeceğim. Ama ileride ne gözükür, ona bakmak lazım. Ben siyaseti bir hırs ve büyük bir makam-mevki için yapmadım." (DHA)