Maarif modele karşı STK’larla birlikte çalışmaya hazırız

Ata Partisi İzmir İl Başkanı Sema Ünal MEB maarif model eğitimi reddettiklerini belirterek, “Sesimizi duyuramıyoruz, biz bu müfredata karşı çıkan STK’larla ve derneklerle birlikte çalışmak için hazırız “dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 03.07.2024 14:40
  • Güncelleme Tarihi : 03.07.2024 11:40
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Maarif modele karşı STK’larla birlikte çalışmaya hazırız

SÜMEYYE ALMAS / Ata Partisi İzmir İl Başkanı Sema Ünal, Eğitim müfredatının MEB tarafından STK olarak değerlendirilen cemaatlerin girişimleri ve bunu destekleyen Türkiye yüzyılı maarif model eğitim müfredatı ile Türk milleti üzerinden asimilasyon yapılmak istenmesine ilişkin açıklamalarda bulundu. Ünal maarif modeli karşı olduklarını belirterek, “Sesimizi duyuramıyoruz biz bu müfredata karşı çıkan STK’larla ve derneklerle birlikte çalışmak için hazırız” dedi.

TÜRKİYE FABRİKA AYARLARINA GERİ DÖNMELİ

Türkiye’nin genleriyle oynanmış yıpratılmış ulus devlet anlayışından uzak yönetiminin sonlanması ve insanların yaşam düzeyini yükseltmek için bulunan, kaotik durumdan toplum olarak çıkabilme adına yeni bir soluğa, yönetime ve siyasi bir anlayışa ihtiyaç olduğunu belirten Ata Partisi İzmir İl Başkanı Ünal, “Biz bu açığı kapatmak üzere Ata Parti’yi kurduk. Partimiz, Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’e sahip çıkmak, kurulduğu ilk yıllardaki fabrika ayarlarına geri getirmek üzere bir program oluşturmuştur. Türk devrimi karşıtlarının büyüyüp çoğalıp Türkiye’yi ele geçirmeleri Atatürk’ten sonraki sapmalar yüzündendir. Partinin hedefi Atatürk’ün devrimlerini bilimin ışığında olacak şekilde hayata geçirmektedir. İlkemiz beş adımda güçlü Türkiye olmakla birlikte Türklük bilincinin güce çevirmek, çağdaş demokrasiye ulaşmak, ilerici eğitimi yerleştirmek sarsılmaz adaleti tesis etmek, adil paylaşım sağlamak adına beş büyük alanda devrim hedeflenmektedir. Bunlar yeniden çağdaş devlet devrimi, yeniden çağdaş eğitim devrimi, yeniden toplumcu kalkınma devrimi, ileri demokrasi devrimi ve bilgi toplumu devrimidir. Türkiye Cumhuriyeti’nin yeniden köklerine dönebilmesi için Türk devlet geleneğine uygun şekilde en büyük yetkinin kurultaya yani Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde olmasıdır. Devletin dini yoktur. Laiklik tam anlamıyla her alanda uygulanacaktır. Devlet din dağıtırsa din çürür, devlet çöker” ifadelerini kullandı.

MAARİF MODEL MÜFREDATI REDDEDİYORUZ

Geçtiğimiz eylül ayında ümmetçi, şeriatçı, millilikten uzak maarif eğitim müfredatına geçilmesi konusuna değinen İzmir İl Başkanı Ünal, “Biz bu programı ulusçu, akılcı, bilimci, Atatürkçü ideolojiye göre eleştiriyoruz ve reddediyoruz. Türkiye’nin geldiği bu nokta, mevcut siyasi sistem ve bunu yöneten iradededir. Eğitim müfredatının MEB tarafından STK olarak değerlendirilen cemaatlerin girişimleri ve bunu destekleyen Türkiye yüzyılı maarif model eğitim müfredatı ile Türk milleti üzerinden asimilasyon yapılmak isteniyor. ‘On yıldır hazırlanıyoruz’ dedikleri müfredatı tarikatlara sipariş üzeri yaptıkları çok net bilinmektedir. On yıldır hazırlandıkları projeyi, oldu bittiye getirip hayata geçirerek din görevlilerini okul içerisine soktular. İzmir, Eskişehir olmak üzere bazı pilot illerde uygulanan bu proje hayata geçti. Veliler ve STK’lar bu duruma karşı çıktı ama bir şeyin önüne geçemedik, sesimizi çok fazla duyuramıyoruz, biz bu müfredata karşı çıkan STK’larla ve derneklerle birlikte çalışmak için hazırız” diye konuştu.

SIĞINMACI SORUNU TÜRKİYE İÇİN TEHDİT

Bugün ülkemizin birçok tehditle karşı karşıya olduğunu ve ikinci bir yurt savunması yapıldığını ifade eden İl Başkan Yardımcısı Umut Tutçu ise, “Bugün bir ülkenin diğer ülkede hegemonya kurması için, yumuşak güç kullanarak bunu yapabilirsiniz. Yumuşak güçten kastım şu; o ülkelerin değerleriyle çatışarak, kurumsal düzenini bozarak güvenlik tehlikesi oluşturabilirsiniz. Biz bugün sığınmacı yükü altında olan ülkelerden biriyiz, ne yazık ki siyasal erkin ihvancı siyasal anlayışı yüzünden bu insanlara kapımızı açtık. Bugün Türkiye için güvenlik tehlikesi haline geldiler” dedi.

TARIMA DAYALI SİSTEM ÇÖKERTİLDİ

“Üretimi olmayan ülke milliyetine uzak düşer, özgürlüğünü kaybeder” ifadelerini kullanan İzmir İl Başkan Yardımcısı ve Ege Bölgesi Örgütlenme Sorumlusu Nedim Önen, “İşin başı üretim, tarım bilinçli olarak ülkemizde yok edildi. Tükettiğimiz ekmekleri biz Meksika’dan alır olduk, bunun yanında tarıma dayalı paralel sanayiyi de yok etmiş olduk. Bu, Türkiye’yi çökertmek üzerine sistemli olarak çökertme politikası olarak yapıldı. Ekim ayında bir tarım çalıştayı düzenleyerek, milli tarıma dayalı bir üretim yaparak, üniversite kooperatiflerinin katılımıyla Türkiye’nin yeniden yapılanmasında rol oynamasını sağlamak istiyoruz” ifadelerini kullandı.

HABER MERKEZİ

Yazarımız Kim ?

HABER MERKEZİ