Mansur Yavaş: Yasal ve demokratik haklarınızı sonuna kadar kullanın

Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Mansur Yavaş, “Belediye başkanları susturulmak isteniyor. Bu topraklarda adalet yeniden filizlenecek. Yasal ve demokratik haklarınızı sonuna kadar kullanın" dedi.


  • Oluşturulma Tarihi : 21.03.2025 20:55
  • Güncelleme Tarihi : 21.03.2025 20:55
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Mansur Yavaş: Yasal ve demokratik haklarınızı sonuna kadar kullanın

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından Ankara Güvenpark'ta konuşan ABB Başkanı Mansur Yavaş, "Belediye başkanları susturulmak isteniyor. Bu topraklarda adalet yeniden filizlenecek." dedi.

“Halkın oylarıyla seçilmiş belediye başkanları görevden alınıyor”

Mansur Yavaş şöyle konuştu;
“Nevruz dayanışmayı ve kardeşliği simgeler. Bizim için Nevruz, sadece doğanın canlanışı değil, aynı zamanda milletçe yenilenmenin, ayağa kalkışın, birliğin ve özgürlüğün adıdır.  Bugün Nevruz’u kutlarken, bu bayramı coşkuyla karşılamamız gerekirken, yüreğimizde bir burukluk var. Çünkü ülkemiz, demokrasinin temel değerlerinin her geçen gün biraz daha örselendiği bir dönemden geçiyor. Halkın oylarıyla seçilmiş belediye başkanları görevden alınıyor, susturulmak isteniyor. Millet iradesini temsil eden bir isim, Ekrem Başkanımız, günlerdir gözaltında tutuluyor.  

“Adaletsizliğin duvarlarını hep birlikte halkın gücüyle aşacağız”

Oysa kendisi, ne zaman çağrıldıysa ifade vermeye gitmişti. Bir davetle götürülebilirdi, ancak öyle yapılmadı. Sabahın erken saatlerinde, yirmiden fazla polis aracıyla, adeta bir terörist yakalanır gibi evinden alındı. Bu, halkın iradesine, demokrasiye ve hukuk devletine yönelmiş açık bir tehdittir.  Oysa Nevruz, tutsaklığa karşı direnişin, zorluklara karşı yeniden doğuşun simgesidir. Nasıl ki atalarımız Ergenekon’dan çıkarken demir dağları eritmişse, bugün de baskının, korkunun, adaletsizliğin duvarlarını hep birlikte halkın gücüyle aşacağız. Çünkü bu millet iradesine sahip çıkar. Çünkü bu millet, baharın önünü kesmeye çalışanlara karşı, her seferinde toprağın altından yeniden yeşeren bir umuttur.  Bugün, Nevruz’la birlikte şunu söylüyoruz: Bu topraklarda adalet yeniden filizlenecek. Halkın iradesi yeniden yükselecek. Kardeşlik, özgürlük ve demokrasi yeniden büyüyecek. Bundan hiç şüphemiz yok.  

“Hukuk olmayınca ekmek de olmuyor”

Sevgili Ankaralılar, biliyorsunuz ki ülkede hukuk olmayınca, demokrasi olmayınca ekmek de olmuyor. Ekmek olmayınca huzur olmuyor. Gençlerin geleceği olmuyor, umudu olmuyor. Umudu tükenmiş gençlerin olduğu bir ülkenin geleceği de olmaz. O ülkeye yazık olur.  

Üniversiteler özgür ortamlardır. Bilim, ancak bu özgür ortamlarda gelişir, yaşar ve topluma katkı sağlar. Üniversitelerin gerçek sahipleri öğrencilerdir. Öğrencisi olmayan bir yere üniversite denmez. Ankara, bir üniversite kentidir. Hayat, burada üniversite öğrencileriyle birlikte akar, anlam bulur. Bizler, seçilmiş insanlar ve kamu görevlileri olarak, bu öğrencilerin rahat etmeleri, en iyi şartlarda eğitim almaları, ülkelerine yararlı bireyler olarak yetişmeleri için onlara en uygun imkânları sağlamakla sorumluyuz. Bu çocukların her şeyinden bizler sorumluyuz.  

Üniversite öğrencileri, tüm yurttaşlarımız gibi anayasal haklarını kullanarak itiraz ediyor. Taleplerini ve düşüncelerini anayasal çerçevede dile getiren her birey, devletin güvencesi altındadır. Anayasamız bunu açıkça söylüyor. Burada, devleti yönetenlere düşen görev, öğrencileri engellemek değil, onları dinlemek, anlamak ve mümkünse taleplerini yerine getirmektir.  
Sokağa çıkanları engellemek değil, onları sokağa çıkaran nedenleri ortadan kaldırmak, devletin asli görevidir. Demokrasi ve özgürlükler ancak bu şekilde gelişir.

“Yasal ve demokratik her hakkınızı sonuna kadar kullanın”

Gençler meydanlarda, insanlar sokaktalar; Çünkü memlekette hukuksuzluk yaşanıyor. Demokrasi yok sayılıyor. Gençler, siz de size yakışanı yapın. Haklıyken haksız duruma düşmeyin. Yasal ve demokratik her hakkınızı sonuna kadar kullanın. Ancak hak arayışınızın provokatörler tarafından kullanılmasına asla izin vermeyin.  Provokatif çevrelere karşı mutlaka dikkatli olmalıyız. Çünkü onlar da sizin hakkınızı çalacaklar.  

“19 Mart’ta Türkiye 2 yıl geriye gitti”

Ve gençler, sizler size yakışanı yapın. Demokratik haklarınızı sonuna kadar kullanın. Ama amacınızın önüne geçecek her türlü eylemden uzak durun.  Çünkü 19 Mart günü yaşananlardan sonra Türkiye iki yıl geriye gitti. Neden mi?  
İki yıldır uygulanan acı reçete, dar gelirli insanlar üzerinden yapılan tasarruflar ve ağır vergi yükü, bir günde yaşanan hukuksuzluk nedeniyle bir anda boşa gitti. Hükümet, yapmak istediği tüm tasarrufları çöpe atmış oldu.  
Yıl sonu enflasyon verilerini yeniden güncellemek zorunda kaldılar. Bankalar risk alamaz hale geldi, kredi vermekten çekinir oldular. Bunun tek sebebi var: hukuka aykırı uygulamalar ve ülkede yaşanan hukuksuzluk.  
Var olan işsizlik artık katlanarak artacak. Maalesef, hukuksuzluk devam ettikçe bu durum daha da kötüleşecek. Bütün bunların sebebi hukuksuzluktur. İşte tam da bu yüzden insanlar, üniversite öğrencileri meydanlarda. Çünkü bu gençler, üniversite mezunu işsizler listesine adlarını yazdırmak istemiyorlar.  

Yazarımız Kim ?

HABER MERKEZİ