- Siyaset
- 21.05.2025 19:45
MHP İzmir İl Başkanı Şahin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yerel yönetimler çıkışına destek vererek, “Mevcut Büyükşehir Belediyesi modelini bize uygun bir model olarak görmüyorum” dedi
SEMİ TEKTAŞ / Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çağrısıyla başlayan sürecin, PKK’nın kendini lağvedeceklerini açıklamasıyla devam etmesine ilişkin olarak, “Kimse beklemiyordu. Büyük liderler, büyük olayların altına imza atar” dedi. Ara seçim tartışmaları hakkında ise sert ifadeler kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yerel yönetimler çıkışında destek veren Şahin, mevcut modelin Türkiye’ye uygun olmadığını ifade etti.
PKK’nın kendini lağvetmesiyle ilgili konuşan Şahin, “Büyük lider olmanın bedelleri vardır. Devlet Bahçeli bu bedeli ödedi. Milleti, memleketi ve insanı için 50 yıldır devam eden bir kardeş kavgasını sona erdirdi. Böyle büyük bir sorunun altına birinin el koyması gerekiyordu. Devlet Bahçeli gövdesini koydu; oy hesabı, gelecek hesabı yapmadı. Memleketin hayrına bir iş yaptı. Severek, isteyerek yapınca sonucu da böyle güzel oldu. 50 yıldır kavga sürüyor ama bin yıldır birlikte yaşıyoruz. Memleketimizde Kürtlerle akraba olmayan, kız alıp vermeyen kimse yok. Bir yanda bin yıldır birlikte yaşadığımız kardeşlerimiz, diğer yanda ise PKK var. PKK’yı dış güçler mi, AB mi kullanıyor? Kimse net bir şey söyleyemiyor çünkü hepsi kullanıyor. Türk milletinin aleyhine olan emperyalistlerin hepsi PKK’yı kullanıyor. Böyle bir ortamda, ancak böyle bir lider, böyle bir devlet adamı, böyle bir parti bu adımı atabilirdi. Şükürler olsun, PKK silahlarını teslim edeceğini açıkladı. Süreç doğru işlerse herkes için çok iyi olacak. Türkiye bugün dünyanın merkezine oturmuş durumda. Dünya iki gündür ‘İstanbul’da ne oluyor?’ diye bakıyor. Türkiye küresel bir güç olma yolunda ilerliyor ama hâlâ yakamızdan, paçamızdan çekenler var” dedi.
Türkiye’nin gelişmesini engellemek isteyen dış güçlerle iş birliği yapan siyasiler olduğunu savunan Şahin, şöyle konuştu: “Türkiye’yi aşağı çekenler küresel emperyalistlerdir ama esas konuşmamız gereken yerli işbirlikçilerdir. Farkında olmadan emperyalistlerin değirmenine su taşıyanlar; yeni kurulmuş küçük partiler ve CHP’dir. Asıl sorun burada. CHP ve şürekâsı... Bunlar Kürtleri sevmiyor; sadece Kürt PKK’lı olursa seviyorlar. Çünkü PKK’yı ülke aleyhine kullanabiliyorlar. Seçimlerde kullanıyorlar, başka zaman da işlerine geliyor ama silah bırakıldığında hoşlarına gitmiyor. CHP kerhen 'Evet' dedi. Diğerleri ise zaten karşı çıkıyor. Hepsi bir anda milliyetçi oldu. PKK ile uzlaşı yapanlar, PKK sayesinde milletvekili olanlar şimdi en milliyetçi geçinenler. Biz ise parti olarak gelinen noktadan memnunuz. Kardeşlik ikliminin sonuna kadar devam edeceğine inanıyoruz.”
PKK’nın dağılması sonrası YPG ve DHKP-C gibi yapıların durumuyla ilgili soruları da yanıtlayan Şahin: “Biz terörle mücadeleden vazgeçmiş değiliz. Tehlike ve risk her zaman var ama Türk devleti bundan korkmuyor. Biz silah gömmeyeceğiz; PKK’nın elinden silahları alacağız. Profesyonel ordumuz, dünyaca takdir edilen askerimiz ve polisimiz var. Özel birliklerimiz var. Silahlar teslim edilecek ve biz bunun gerçekten gerçekleştiğinden emin olacağız. Bundan sonra ne yapılacaksa, o zaman yapılacak. Pazarlık söz konusu değil. Sarılacağız, kucaklaşacağız. Suçu olanlar yargıya teslim olup cezasını çekecek, suçu olmayanlar halkın içine karışacak” değerlendirmesinde bulundu.
PKK’nın Lozan Antlaşması hakkındaki söylemleriyle ilgili olarak Şahin, “Beni tahrik etmeyin, itlerin ne dediğinin önemi yok. Söylemlerine bakarsanız her şeyi söylerler. Lozan’ın tartışmaya açılması gibi bir şey söz konusu bile olamaz. Bizim devletin bekasından başka planımız olamaz. 2071’e hazırlanıyoruz. 2071 geliyor, hem de bağıra bağıra; dünya da bunu görüyor” ifadelerini kullandı.
CHP’den gelen erken seçim çağrılarına yönelik Şahin, “Yenilen pehlivan güreşe doymaz derler. CHP istiyor diye seçim olmaz. Artık o dönem geçti. Sokaktaki vatandaşın böyle bir talebi yok. CHP mi iktidara gelecek? Daha dün yapılan ankette oy oranı yüzde 22. Ara seçim formülüne gelince: Aç tavuk kendini darı ambarında görür” diye cevap verdi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın bir yıllık performansını değerlendiren Şahin: “Reklamlardan, televizyondan etkilenmiyorum. Bizim tevellüdümüz eski. Görmeden, dokunmadan anlayamıyorum. Yapılmış bir şey göremedim. 1 yıllık faaliyet raporu görüşüldü ama ben bir şey bulamadım. Evet, 4. fazın yapılması gerekiyordu, biz hâlâ 5. fazı bekliyoruz. Bu projenin ilk 3 fazı 1999’da tamamlanmıştı. 25 yıldır 4. fazı yapamadılar. Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yerel yönetim açıklamalarına tamamen katılıyorum. Mevcut Büyükşehir Belediye modeli bize uygun değil. Alsancak’ta oturanla Kiraz’ın Haliller köyündeki vatandaşın aynı su tarifesinden yararlanmasını doğru bulmuyorum. İzmir zaten Türkiye’nin en pahalı suyunu kullanıyor” dedi.
Cemil Tugay’ın ikinci çevreyolu, körfez kirliliği ve sanayi denetimiyle ilgili açıklamalarına yanıt veren Şahin, “Gemilerin gelişini ve denetimini de Cemil Bey mi yapsın? Körfez neden kirleniyor? Evsel atıklar, sanayi atıkları, arıtma tesislerinin tam kapasite çalışmaması, yağmur suyu hatlarının ayrılmaması... Gemiler etkili olabilir ama etkisi yüzde 3 bile değildir. Körfeze 13 ayrı noktadan kirlilik geliyor. Karabağlar’da kanalizasyon var mı? Varsa, nereye akıyor? Denize…” şeklinde konuştu.
Körfezdeki kokuya ilişkin Şahin, “4. faz elbette katkı sağlar ama öncelikle Körfez'in temizlenmesi lazım. Şu an balıklar ölüyor. Her sabah vapurla Balçova’ya geçiyorum, 10 kilometre açıkta bile kirlilik görünüyor. Kokuyor. Saklayamazsınız bu durumu. Dereler hâlâ körfeze akıyor. Bir profesör getirmişler, ‘Kirliliğin sebebi orman yangınları’ diyor. Pes artık” açıklamasında bulundu.
Şahin, kentsel dönüşümle ilgili şu değerlendirmeyi yaptı: “İstanbul’da İmamoğlu gelince başlatılan kentsel dönüşümler iptal edildi, İzmir’de de durum farklı değil. Deprem gerçeği ortada, binaların yüzde 70’i riskli. Ama dönüşüm yok. 93 katrilyon bütçesi olan belediye, kentsel dönüşüm ya da trafik rahatlatma adına ne yaptı ne yapacak? 4 bin kilometre yağmur suyu hattı lazım, şu anda 500 kilometredeyiz. Bu ne zaman tamamlanacak? Arıtma ünitesi çalışıyor ama yağmur yağınca kanalizasyon taşıyor ve pis su denize akıyor. Belediye bunları ne zaman yapacak? Belediyenin görevi hükümeti denetlemek değil, şehri yönetmektir. Kendi sorumluluklarını yerine getirmiyor ama hükümete işaret ediyor. İkinci çevreyolunu hükümet yapmalı diyorsun ama bu senin görevlerini aksatmana gerekçe olamaz.”
Şahin, CHP’den gelen “Cumhurbaşkanı Erdoğan rakiplerini cezaevine atıyor” eleştirisine yanıt olarak: “Suç işleyen cezasını çeker. Biz PKK teslim olsun, Kürtlerle kucaklaşalım derken suçluları affedelim demiyoruz. Suçlular cezasını çekecek. Suçsuz yere içeride olan var mı? İmamoğlu suçsuz mu? Firmasına aktarılan paralar, aldığı villalar, CHP genel başkanlığı için harcadığı paralar yalan mı?” dedi.