Öğretmenleri bekleyen tehlike ‘Öğretmen hastalığı’

MEHMET EMİN YENİAY/ANKARA

Çocuklarımızı emanet ettiğimiz öğretmenlerimizin sıkıntısı bitmiyor. Eğitim kurumlarımızda zor şartlarda görev yapan eğitmenlerin uzun yıllardır devam eden sağlık sorunları da gündemden düşmüyor. Öğretmen hastalığı ise gittikçe yaygınlaşıyor. Hizmetini dolduran ve yaş haddini bekleyen öğretmenlerin çoğu emekli olmak istiyor.

Daha önce Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, öğretmenlerin sağlık sorunlarını ve hizmetini doldurup emekli olmak istediklerini belirtmiş ve hizmetini dolduran ancak yaşı bekleyen öğretmenlerin emekli olmasına sıcak bakmadığını söylemişti. Öğretmenler, özellikle yoğun iş temposu içinde sesini sürekli kullanmak zorunda olan öğretmenlerde, farenjit, larenjit, ses teli nodülleri, ses teli polipleri ve kistleri, alerji, reflü en sık karşılaşılan ve tedavisinde geç kalındığı takdirde kronikleşen önemli hastalıklarla boğuştuklarını ifade ediyor.

Mesai saatleri içerisine fast food ile beslenme, sık sık çay ve kahve tüketimi, alerjik tahta kalemlerinin etkisine, sigara kullanımı da eklendiği takdirde ses tellerinde olumsuz değişiklikler hızla ilerleyerek ses teli hastalıklarına yol açtığına dikkat çeken öğretmenler, bakanlık yetkililerine, “Öğretmenseniz bu önerileri dikkate alın!” diye konuştular.

ÖĞRENCİLERİN DİKKATİNİ DAĞITAN OLMAMALIYIZ

Ses talleri zarar gören ve isimlerinin verilmemesi koşulu ile gazetemize konuşan öğretmenler, “Ders anlatırken sesinizin kullanımını ders süresi ile orantılı ayarlıyamıyoruz. Sesinizi tempolu ve heyecanlı değil; daha düşük tonda ve yormadan kullanmaya çalışmamıza rağmen öğrencilerin dikkati dağılıyor. Bunu görüyoruz ve üzülüyoruz.  Kısık sesle konuşmamız da ses telleri için zararlı bir konuşma şeklidir. Doktorlar bize, ‘yeterli solunum desteği sağlamadan konuşmak, boyundaki ve ses tellerini kontrol eden kaslara ilave yük getirir ve sesin etkinliğini azaltır. Konuşma sırasında bir nefeste gerektiğinden fazla kelime söylemeye çalışmak zararlıdır.onuşma sırasında cümleleri bölmeden, önemli kelimelerden önce duraklayarak, yazılı metinleri okurken virgüllerde yeni bir nefes almaya özen göstererek konuşun. Bu işlemleri çok sık tekrarlayarak alışın ve konuşmanın anlamını ve akışını bozmayacak şekilde nefesinizi kullanmayı öğrenin. Güzel ve doğal bir ses için, ses tellerinin titreşmesi yanında güçlü ve doğru bir solunum desteği gerekir. Ders anlatırken oda sıcaklığında su içerek boğazınızı ıslak tutun. Bu önemli oranda koruyucudur. Ders aralarında ılık bitki çayı ya da ıhlamur tüketin. Reflüye neden olacak çikolata, kuruyemiş ve asitli içeceklerden uzak durun. Sigara kullanmayın’  diyorlar. Bizler ses tonumuzla öğrencilerin dikkatini çekmemiz gerekiyor. Ama yaşadığımız meslek hastalığı hemen hemen bütün öğretmenlerde var. Dönem dönem bu sorunu yaşayan meslektaşlarımızın bu durumunu bakanlık yetkilileri de çok iyi biliyor ve bir çoğu bu hastalığı da yaşamış insanlar. Öğretmenleri bekleyen ve hızla yayılan bu soruna başta Bakan Avcı olmak üzere  yetkililerin  bir an önce el atmasını istiyoruz” diye konuştu.