Sayfa Yükleniyor...
Gelecek Partisi İzmir İl Başkanı Onur Sivaslı, yerel seçimlere ilişkin İLKSES’e konuştu. İttifak konusuna değinen Sivaslı, bazı büyükşehirlerde ittifakın zorunlu olacağını söyledi
TENZİLE AŞÇI/RÖPORTAJ
Türkiye, sancılı geçen bir genel seçim ve cumhurbaşkanlığı seçimini atlatırken seçimin ardından siyasi arenada hareketlilik artarak devam ediyor. Bir yandan partilerin kendi iç hesaplaşma ve kongre süreçleri devam ederken diğer yandan da yerel seçimler için hazırlık çalışmaları başladı.
İzmir siyasetinde de genel seçimlerin etkileriyle yerel seçime yönelik ilk adımlar atılırken Gelecek Partisi İzmir İl Başkanı Onur Sivaslı, hem genel seçimler hem de yerel seçimlere ilişkin konuştu.
Genel seçimlerin ardından özeleştiri yapan Sivaslı, CHP’den gelen eleştirilere de yanıt verirken yerel seçilerde ittifaka ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.
- Sancılı bir genel seçim süreci atlattık. Siz bu seçimleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Gelecek Partisi İzmir bazında öz eleştiri yapsanız ne söylersiniz?
14 Mayıs ve 28 Mayıs’tan sonra gelen eleştirilerin farkındayız. Çünkü kaybedilmiş bir seçim var. Bunu da anlayışla karşılıyoruz. Yeni kurulan siyasi partilerin ne getirdikleri ne götürdükleri de çok konuşuluyor. Zor bir seçim atlattık. Karşımızda bir devlet vardı. Biz bir partiyle değil, devletin tüm imkanlarını kullanan siyasi oluşumla seçime girdik. Montaj kasetler, basın organları, TRT’si devreye girdi. Bunları maalesef yaşadık. Devletle seçime girmek zordu. Tabii bunlar mazeret değil. İzmir ölçeğinde konuşursak… Biz 7/24 sahadaydık. Uyumadık, sürekli çalıştık. Diğer il başkanlarıyla da uyumlu çalıştık. Ama sonuç beklediğimiz gibi olmadı. Korku üzerinden bir seçim atmosferi yaşadık. Vatandaş korkutuldu, güvenlik kaygıları had safhaya getirildi. Bunlardan biz de kendimize yönelik eleştirileri aldık. Vatandaşımızdan şunu görmesini istiyoruz. Normal bir seçime girmedik. Yeni kurulan siyasi partiler çok zor şartlarda, fedakarlıklar yapılarak seçime girildi. CHP kendi listesini açarak tabanına karşı zor durumda kaldı. Bizler de CHP’nin listesinden girerek kendi tabanımıza zor durumda kaldık. Bunu muhafazakar camiaya anlatmak gerçekten kolay değildi. 20 senedir CHP’nin karşısında olan bir camiadan Kemal Kılıçdaroğlu’na oy istedik. Bizler elimizden geleni yaptık. Geçenlerde ‘CHP listesinden girmek en son tercihimdi’ demişti Sayın Genel Başkanımız. Bunu CHP oy getirmez anlamında dememişti Son seçimlerde muhafazakar kesimin bir defansı olduğunu gördük bu defansı engellemek amacıyla ittifak içinde üçlü ittifak olarak girelim anlamındaydı bu. Tabii bu kabul edilmedi. Bizim amacımız Kemal Bey’i cumhurbaşkanı seçtirmek, muhalefet olarak da en fazla milletvekilini çıkarmaktı.
- Muhalefetin vatandaşları ikna etmesi noktasında sıkıntı yaşandı mı sizce?
Biz bu seçilerde 1946’daki seçimlerden beri ilk kez 8.2 milyon seçmen sandığa gitmedi, 1.2 milyon kişi de geçersiz oy kullandı. Biz belki bu kişileri de sürece dahil edebilirdik. AK Parti’den rahatsız olan ama muhalefete oy atmaktan imtina eden bir kesim vardı. Bunlar ciddi rakamdı. Kemal Bey, yüzde 2’lik farkla kaybetti. Belki 15-20 yıl önce olsaydı bunu yaşamazdık ama devlet gücünün olduğu yerde seçime giriyorsan muhafazakar camianın tedirginlikleri ve milliyetçilik ürerinden giden bir seçimde bunları egale etmek zorundaydık.
- Seçimden sonra CHP kanadından ‘6’lı masanın CHP dışındaki bileşenleri oy getirmedi’, ‘Seçim için çalışılmadı’ eleştirileri oldu. Bu eleştirilere ne söylemek istersiniz?
İki kişi var. Öncelikle sahada çalıştık. Biz hem İzmir’de hem de Türkiye genelinde çalıştık. Hatta pek çok ilde CHP, Gelecek Partisi sahada daha iyi diye il SKM’sini partimize verdi. Şu anda CHP’de bir parti içi hesaplaşma var. Birbirlerini yıpratmak için bu ittifaklardan vuruyorlar. Kemal Bey de ittifaklara destek vermek için Kemal Bey’i vurmanın kolay yolu oldu. Bir kısmı ‘Kemal Bey başarısız değil, ittifaklar başarısız’, bir kısmı da ‘Kemal Bey ittifaklardan dolay partiyi başarısızlığa uğrattı’ algısıyla bir alan yaratmaya çalışıyor kendine. Bunlar hem İzmir hem de Türkiye ölçeğinde doğru değil. Kemal Bey yüzde 48 oy almış. Bu oy nereden geldi? CHP’nin oyu belli. Bunu tartışmak lazım. İzmir ölçeğinde de Millet İttifakı yüzde 52, yüzde 31 Cumhur İttifakı almış. AK Parti yüzde 4 oy kaybetti Bu oylar nereye gitti? MHP oy kaybetti. Nereye gitti bu oylar? Aradaki farklar bizden geldi. Tabii bu seçimde partiler başka logoların altında seçime girdiği için partilerin aldığı oyları hesaplamak imkânsız hale geliyor. Ancak diğer partilerin oy oranlarını çıkardığımızda bunu görüyoruz. Mesela Şırnak’ta CHP’nin yüzde 2,5 oyu vardı. 1. Sıra adayı Gelecek Partisi’nin adayı. CHP’nin oyu yüzde 10’a çıktı. Nasıl oluyor bu Şırnak gibi yerde? Bizi adaylarımızın olduğu her yerde oy artışı var. CHP’den TİP’e, Yeşil Sol’a, Muharrem İnce’ye ya da Sinan Oğan’a giden çok fazla oy var.
- İttifak Partilerinin vekil adaylarının CHP listelerinden girmesine CHP kanadında bazı isimlerden ‘Biz kaybettik’ eleştirileri geldi. Parlamento seçiminde kaybeden sizce de CHP miydi?
CHP’nin kaybettiği oy belli. Bizler bu ittifakta olmasaydık milletvekili sayıları daha da düşecekti. Seçimi kaybettik ama CHP’nin oyunu artırdık. Milliyetçilik üzerinden yapılan bir seçim yarışı vardı. Bu da CHP seçmeninde bir erozyon yarattı.
- Önümüzde kritik bir yerel seçim süreci var. Gelecek Partisi İzmir olarak seçimlere yönelik ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
Teşkilatlarımızda sahaya yönelik çalışmamız var. Çünkü vatandaş demoralize olmuş durumda ve motive edilmesi lazım. Biz bunu İzmir ölçeğinde daha çok görüyoruz. Bizi korkutan sandığa gitmeyecek küskün seçmenler. Biz bu vatandaşları tek tek ikna etmeye çalışıyoruz. Bir yandan da ekonomik krizi ortada. Bu ortamda özellikle gençlerde umutsuzluk, ‘andığa girmeyeceğiz. Bu iktidar değişmez’ diyenler çok fazla. Bu ataletin üzerimizden atılması lazım. Bunun için çalışıyoruz. Zaten Saadet Partisiyle bir grup kurduk. Bu sahaya da yansıyacak.
- Yerel seçimlerde ittifak olacak mı?
Yerel seçimlerde ilçeler bazında herkes kendi listelerinden girecek. İttifak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine yönelik bir ittifaktı. Yerelde tabii ki de ittifaklarımız olur. Ama her ilçe bazında ayrı gidilecek. Şu an Saadet Partisiyle bir grup kurmuş olmamız diğer siyasi partiler kapımızı kapattık demek değil. Bir ilçede Gelecek Partisi, diğer ilçede başka bir parti güçlüdür. Bunlar oturulur konuşulur. Büyükşehirler anlamında bazı şehirlerde ittifaklar zorunlu olacak. Çünkü bazı şehirler iki kişi arasında karpuz gibi bölünüş. Mecburen bir bloğu desteklemek zorundasınız. Bu tarz şehirlerde muhalefet bloğu tekrar birleşecek. Türkiye genelinde iki partinin tüm şehirlerde ortak aday çıkarması gibi bir durum olmaz. Ama şehirler ve ilçeler bazında olur. Bu konuda CHP ile de İYİ Parti ile de masaya oturulabilir.
- Gelecek Partisi İzmir’in hangi ilçelerinde aday çıkaracak? Kesin alırız dediğiniz yerler var mı?
Siyasi partiler bütün ilçeleri kazanmak için yola çıkar. Biz şu an tüm ilçelerde aday çıkarmayı düşünüyoruz. Tabii SP ile kurduğumuz bir grup var, belki başka ittifaklar da olacak. Tabii önümüzdeki süreçte göreceksiniz yeni siyasi partiler de kurulacak. Bunlar ilçelerde aritmetiği nasıl etkileyecek ona bakacağız. Ama tabii ki de iddialı olduğumuz ilçeler var. Bunların başında da Menderes var. Menderes güçlü olduğumuz bir yer. İddialıyız. Bunun dışında Seferihisar, Çiğli, Karabağlar ve Konak’ta kuvvetliyiz. Belki Karabağlar adayını önceden açıklayabiliriz bile. Aritmetik gösteriyor ki pek çok ilçede başa baş çıkacağız. İttifak yaptığımız partilerle görüşmelerimiz devam ediyor. Belki İzmir büyükşehirde de aday çıkarırız. Ama İzmir’de de 2 aday arasında geçecek gibi. Bir bloğu desteklemek zorunda kalabiliriz.
İZMİR TUNÇ SOYER’İN DE GÖRMEK İSTEDİĞİ NOKTADA DEĞİL
- İYİ Parti’nin İzBB’de aday çıkarması durumunda İzmir’de nasıl bir tablo öngörüyorsunuz?
İYİ Parti ve CHP’ tabının kesiştiği çok fazla yer var. İYİ Parti’nin büyükşehirde aday çıkarması CHP’yi zora sokar. CHP en son yerel seçimi 500 bin oy farkla kazandı. Bu demektir ki 250 bin kişi yer değiştirse seçim konusunda sıkıntı var. Bu 500 binin içinde İYİ Parti’nin oyu da var. Bu seçim zor bir seçim olacak. Bir genel seçim atladık ama 1991’de SYP, DYP seçimleri kazandı ama 1994 yerel seçimlerinde ellerindeki tüm belediyeleri Refah Partisi’ne kaptırdı. 2018’de de AK Parti genel seçimi kazanırken 2019’da öneli büyükşehirleri CHP kazandı. AK Parti seçimlerde vatandaşa büyük bir çek yazdı ama bu çek karşılıksız çıktı. Vatandaş da bu yerel seçimlerde bunun faturasını çıkarabilir.
- Yerel seçimler yaklaşırken görev süresinin sonuna yaklaşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in performansını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bunun yanında İzmir’in çözü noktasında vaat olabilecek sizce en önemli sorunları neler?
İzmir’de bugüne kadar temel sorun hep ekonomiydi ama bugün ekonomi ikinci sırada. İlk sırada konut problemi var. 15 bine yakın şu anda kiralanmamış, insanların boş tuttuğu daireler var. Bunlar kira sorununu ciddi anlamda çözer. Yabancılara konut satışı ve kirasının sınırlandırılması lazım. Aynı zamanda yabancılarda ikinci konutun kiraya verilesi şartı olması lazım. Daha önce Bayraklı’da gördüğümüz bu sorun diğer ilçelere de sirayet etti. Yabancılar konut alıyor ama kiraya vermiyorlar. Yeni konutlar yapılmadı. İzmir’de arsa sorunu var. Arsa yaratılması lazım. 1/25 binliklerin ivedi şekilde planlanmalı ki araziler yaratılsın. Çözülmesi gereken en büyük sorun konut sorunu. Bunu TOKİ ile mi çözerler yoksa kooperatifle mi… Biz kooperatifleşmeye her ne kadar geçenlerde tevatürler de çıksa biz bu modeli doğru yapıldığı sürece destekliyoruz. İzmir’in çok sorunu olduğunu biliyoruz. Biz en başından beri İzmir’in baştan planlamasını yapmak istediğimizi söylüyoruz. Biz sorunu AK Parti ya da CHP’de görmüyoruz. İzmir 150 yıllık bir belediye. CHP kurulmamıştı İzmir’in belediyesi vardı, AK Parti kurulmamıştı, Türkiye Cumhuriyeti kurulmamıştı İzmir’in bir belediyesi vardı. 150 yıllık belediyesi olan bir şehrin geldiği nokta İzmir gibi olmaz. Demek ki bir şeyler baştan sona yanlış yapılış. CHP başarısız ya da AK Parti ödenek vermiyor dersek bu şehrin asıl sorunlarını görmezden gelmiş oluruz. Böyle bir şehirde bu kadar altyapı ve yapısal sorunlarının olması kabul edilebilir değil. Bunda AK Parti ya da CHP noktasına getirmek kayıkçı kavgasına benzer. Tunç Bey’in performansı… Tunç Bey entelektüel bir insan. Çalışıyor da. Ama yapmaya çalıştığı şetlerle geldiği nokta farklı. İstediği noktaya gelemediğin kendisi de kabul ediyor. İzmir şu anda hiç kimsenin istediği bir noktada değil. Bu anlamda da yapılacak çok şey var. İzmir’de herkesin elini taşın altına koyması gerekir.
Haber Merkezi