Siyaset bilimci Gülsunar’dan İmamoğlu değerlendirmesi: Demokrasi kapısı kapandı

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yolsuzluk ve terör soruşturması kapsamında gözaltına alınmasını değerlendiren siyaset bilimci Dr. Emrah Gülsunar, “İmamoğlu’nun gözaltına alınması bir tür darbe” dedi.


  • Oluşturulma Tarihi : 19.03.2025 11:08
  • Güncelleme Tarihi : 19.03.2025 11:08
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Siyaset bilimci Gülsunar’dan İmamoğlu değerlendirmesi: Demokrasi kapısı kapandı haberinin görseli

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve CHP’nin Cumhurbaşkanı aday adayı Ekrem İmamoğlu, sabah saatlerinde gözaltına alındı. Terör ve yolsuzluk soruşturması kapsamında gözaltına alınan İmamoğlu dışında 100’den fazla kişi için de gözaltı kararı çıkarılırken, 98 kadar isim de gözaltına alındı. Bununla birlikte dün diploması iptal edilen İmamoğlu hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada “suç örgütü lideri” tanımının kullanıldığı görüldü. Ön seçim sürecine giren ana muhalefetin cumhurbaşkanı aday adayı olan İmamoğlu’nun gözaltına alınması, muhalefetin ve kamuoyunun da tepkisine neden oldu. Siyaset bilimci Dr. Emrah Gülsunar, yaşananlara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

GÜLSUNAR: TÜRKİYE İÇİN KARA BİR GÜN

Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasını bir tür darbe olarak nitelendiren Gülsunar, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “İmamoğlu’nun gözaltına alınması bir tür darbe aslında. Bu yaşanan artık Türkiye’de seçimle bir iktidar değişimi kapısının kapandığını gösteriyor. Çünkü kendisine en güçlü rakibini, bırakın seçime girmesini bu şekilde suç örgütü ismi altında kendisini ve çevresindekileri apar topar gecenin bir yarısı içeri alan bir siyasi iktidar, seçimle bir iktidar değişimi olmaması için de akla gelebilecek her türlü şeyi yapar. Yani bu saatten sonra Türkiye’de demokrasicilik oyunu varmış gibi hareket etmenin hiçbir anlamı yok. O kapı kapanmış durumda. Ama belki muhalefet ne yapabilir? İktidarın ne kadar otoriter ve demokrasiden saptığını gösterebilmek için toplum belki siyasal sistemde kalmaya devam edebilir. Ama bu da nereye kadar gider bilmiyorum. Venezuela’da bir noktadan sonra muhalefet sistemden tamamen çekilmişti. Türkiye’de de oraya doğru bir gidişat başladı. Çünkü bir iktidar değişimi olmayacaksa eğer, bir iktidarın değişme şansı yoksa o zaman zaten seçime girmenin ne anlamı var? Seçime girmek için zaten mevcut iktidarın demokratik meşrutiyet kazandırmış oluyorsunuz. Türkiye için kara bir gün. Türkiye siyasi tarihi için, Türkiye demokrasi tarihi için çok kara bir gün. Askeri darbeler nasıl anılacaksa, bu yapılan da aynı o şekilde anılacak Türkiye siyasi tarihinde. Bununla birlikte kısa vadede Türkiye için gidişat hiç de iyi görünmüyor.” 

MANSUR YAVAŞ’A ADAYLIK YOLU MU GÖRÜNDÜ? 

Gülsunar, yaşananlar ışığında, daha önce de cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışmalarında adı geçen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın aday adayı olma ihtimalini değerlendirdi. Mevcut durumda Yavaş’ın adaylığının bir anlam ifade etmeyeceğini belirten Gülsunar, “İmamoğlu’nun kazanacağını düşündüğü için bunu yapan bir iktidar Mansur Yavaş’ın seçim kazanmasına izin verir mi? Aday olsa ne olacak, olmasa ne olacak? Bu saatten sonra bunu tartışmanın hiçbir önemi yok. ‘O olmazsa bu olabilir mi?’ Olsun. O kazanabilecekse, onun kazanabileceğini anlıyorlarsa ona da başka bir şey bulur. Bunu bulan iktidar ona da başka bir şey bulur. Eğer ki kazanamayacağını anlarsa, geçtiğimiz seçim Kemal Kılıçdaroğlu’nda olduğu gibi, ona demokrasi dışı hiçbir şey yapma gereği duymadı. Karşısında kazanamayacağını düşündüğü bir rakip varsa tiyatrodan bir seçim yapılır. Ama Mansur Yavaş kazanabilecekse ona da aynıları yapılır” açıklamasında bulundu. 

Yazarımız Kim ?

HABER MERKEZİ