Sayfa Yükleniyor...
İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi’nin (İZSU) tarifeye yaptığı yüzde 45’lik artışın ve yine İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı ulaşım zamlarına gelen tepkiler sürüyor. Zamlara tepkisini ilk günden beri dile getiren Türkiye Komünist Partisi (TKP) İzmir İl Örgütü “Vaat ve Lütufların bittiği yer” diyerek bir açıklama yaptı
Muhabir - Berkay Erden / İzmir’de yapılan ulaşım ve su zamlarına daha öncede tepki gösteren TKP İzmir İl Örgütü, yapılan zamlar hakkında yaptığı açıklamalara bir yenisini daha ekledi. Yaptıkları açıklamada CHP’den yapılan zam ile ilgili yapılan açıklamaları eleştiren TKP İzmir, Başkan Cemil Tugay’ın başkanlık performansını da eleştiriler getirdi.
Açıklamaların benzerliği tesadüf değil
CHP’li isimler tarafından yapılan zam savunmalarının; AK Parti’den yapılan açıklamalar ile çok benzediğini iddia eden TKP İzmir; “İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi (İZSU) Genel Müdürlüğü'nün 28 Haziran 2024 tarihinde yaptığı Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı'nda su ve atık su tarifelerindeki ücretlerde düzenleme yapıldığı ve 1 Temmuz 2024 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, tarifeye göre 1. kademe haricindeki kademelerde yüzde 45 artış yapıldığı basına duyuruldu. CHP'li İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi üyeleri de, alınan zam kararının AKP iktidarının yarattığı enflasyonist ortamdan kaynaklı zorunlu hâle geldiğini, elektriğe yapılan yüzde 38'lik son zammın da İZSU'nun zam kararında etkili olduğunu belirten bir açıklama yaptı. AKP iktidarının konutlarda yüzde 38'lere varan elektrik zammını gerekçelendirirken "maliyetler çok yüksek" şeklindeki mazereti ve ardından sarf ettiği "hiçbir koşulda halkın mağdur olmaması için elimizden geleni yapıyoruz" sözleri ile CHP'li İzmir Büyükşehir Belediyesi ve CHP'li meclis üyelerinin paylaştığımız açıklamalarının benzerliği tesadüf değildir” dedi.
Cemil Tugay benzer bir sicile sahip
AK Parti’nin 22 yıldır ülkeyi yönettiği gibi CHP’nin de 20 yıldır İzmir’i yönettiğini belirten TKP İzmir CHP’nin ve Cemil Tugay’ın emekçiden yana olmak konusunda sınıfta kaldığını söylediği açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “AK Parti iktidarının halkı değil, büyük holdingleri ve bir avuç para babasını temsil ettiği, emekçilere ise düşman olduğunu 22 yıla yaklaşan iktidarı boyunca fazlasıyla yaşadık, biliyoruz. Öte yandan, CHP'li İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin de yaklaşık 20 senedir devam eden yerel yönetim pratiğinde halkçı ve emekten yana bir belediye olma konusunda mutlak olarak sınıfta kaldığını söylemek durumundayız. Cemil Tugay'ın Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminin de daha şimdiden benzer bir sicile sahip olacağının işaretleri fazlasıyla verilmiş bulunuyor”
Tugay’a özel görsel
Yapılan zam haberlerine tepki açıklamasında Başkan Cemil Tugay için ayrı bir pencere açan TKP İzmir, Başkan Tugay’ın Karşıyaka Belediye Başkanlığı döneminden bugüne kadar olan sürecini aktardı. Karşıyaka Belediye Başkanlığı döneminde Tugay’ın Mavişehir’i Cengiz İnşaat’a peşkeş çektiğini iddia eden TKP İzmir; “Cemil Tugay listeleri hazırladı, İzmir'de belediye şirketlerinde işten çıkarmalar başladı. Haklarını arayan kamu çalışanlarına "Toplu sözleşme imzalanmazsa kazanılmış haklar da tehlikeye girer" diyen Belediye Başkanı Cemil Tugay'ın açıklaması tepki çekerken, emekçiler yine eylemdeydi. Cemil Tugay'ın tehdit ettiği kamu emekçilerinden yanıt: İzmir halkı için çalışıyoruz” şeklinde açıklamalarını sürdürdü.
İzmir emekçiler için yaşanmaz halde
Yapılan zamların ve yerel yönetim anlayışının emekçiler için şartları zorlaştırdığını aktaran TKP İzmir önceliğin temel haklar olduğunu savunduğu açıklamasını şu cemleler ile sonlandırdı; “Bu, CHP'nin ve İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin tercihidir. Tıpkı AKP iktidarının büyük holdinglerden ve bir avuç para babasından yana bir iktidar olması gibi, CHP de İzmir'in yönetiminde öncelik ve tercihlerini İzmir'in büyük holdinglerinden ve patron örgütlerinden yana yapmakta, onların sözünden çıkmamaktadır. Bunu da, yeri geldiğinde İzmir'in kalkınmasına katkı yeri geldiğinde İzmir için para kaynakları yaratma gerekçeleriyle açıklamaktadır. Ancak bu tercihin İzmir'in emekçi insanlarına yarar sağlamayacağı, aksine İzmir'i emekçiler için daha yaşanmaz hâle getireceği çok açıktır. İzmir'in geçmişi, benzer yerel yönetim politikalarının İzmir'i nasıl adım adım emekçiler için yaşanmaz hâle getirdiğinin açık delilidir. Toplu ulaşım ve suya yapılan art arda zamlar, piyasacı politikaları savunan bir yerel yönetim anlayışında zorunlu olabilir ama emekçi halka karşıdır ve hak gaspıdır. Emekçiler için her geçen gün pahalılaşan İzmir'de ayakta kalabilmenin koşulları zorlaşmaktadır. Sosyal belediyecilik sözleri ve makyaj misali kimi göstermelik uygulamalarla ya da sadaka niyetine ortaya saçılan yardım vaatleriyle bu zorluklar ne ortadan kaldırılır ne de üstleri örtülür. Ulaşıma ve suya yapılan zamlar derhal kaldırılmalıdır. Bugün İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin önceliği emekçi halkın su ve ulaşım gibi temel haklara sahip olmasını sağlamak olmalıdır”
BERKAY ERDEN